"İçtihat Metni" Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih : 16.09.2009 Nosu : 45-1090 Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine 01.04.2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesine dayalı olarak icra takibi yaptığını, süresinde itiraz edilmediği için takibin kesinleştiğini, sözleşmenin davalı ile dava dışı şirket arasında yapıldığını, müvekkilinin sözleşmeyi şahit olarak imzaladığını ileri sürerek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
Değerlendirme Somut olayda, davacı dava konusu taşınmazı kardeşi olan davalı ...’den satın alarak kira alacağına dayalı icra takibi başlatmış ise de, davalı icra takibine itiraz dilekçesinde eldeki davanın cevap dilekçesinde ve kira alacağının ödenmesine ilişkin ihtarnameye verdiği cevapta taraflar arasında muvazaalı bir satış olduğunu, kira ilişkisi olmadığını belirterek mülkiyet iddiasında bulunmuştur. Taraflar arasında yazılı bir kira sözleşmesi de bulunmamaktadır. Hâl böyle olunca, davanın tarafları kira ilişkisini inkar ederken mahkemece taraflar arasında kira ilişkisi olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, 2....
Menfi tespit davasının kabulü halinde borcun bulunmadığı karar altına alınmış olacağından, aynı alacak için alacaklı tarafından açılan alacak davasında kesin hüküm oluştursa da, menfi tespit davasının kısmen kabulü halinde, menfi tespit davasında reddedilen kısım yönünden eda hüküm içermeyeceğinden, menfi tespit davası, alacak davasına kesin hüküm oluşturmaz. Somut olayda taraflar arasında görülen menfi tespit davasında mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiğinden, reddedilen kısım yönünden menfi tespit davasında verilen karar, temyize konu edilen alacak davası yönünden kesin hüküm oluşturmayacağından, mahkemece davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....
İcra Hukuk Mahkemesinin ...Esas sayılı dava dosyası, ... 5. İcra Hukuk Mahkemesinin ... Esas sayılı dava dosyası celp edilmiş, incelenmiştir. Eldeki dava dosyası, Mahkememizin 2022/742 Esas sayılı dosyanın 1. celsesinin (2) nolu ara kararı gereğince, "Asıl dava dosyasında davalının cevap dilekçesi ile birlikte dava konusu çekteki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığını kabul etmesi ve açılan menfi tespit davası yönüden davacının davasını kabul ettiklerini beyan etmesi karşısında, asıl dava dosyası yönünden davalının "davayı kabul" beyanı nazara alınarak menfi tespit davası için dosyanın tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine " şeklindeki ara karar doğrultusunda tefrik edilerek bu esasa kaydı yapılmıştır. Mahkememizin 2022/742 Esas sayılı dava dosyasında; yargılamaya yalnızca çek istirdat talebi yönünden kaldığı yerden devam olunmaktadır. Dava, çekteki sahtelik (imza inkarı) iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir....
GEREKÇE : Dava, taraflar arasında kira sözleşmesi bulunduğu ve bu sözleşmenin teminatı olarak senetler verildiği iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Ankara Batı İcra Dairesi'nin ... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklının ... Şti. olduğu, borçlularının ... ve ... Şirketi olduğu, takibin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olduğu, takibe konu senedin 20/12/2013 tanzim ve 01/01/2018 vade tarihli 87.846,00TL bedelli bono olduğu anlaşılmıştır. Ankara ... İcra Dairesi'nin ... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklının ... Şti. olduğu, borçlularının ... ve ... Şirketi olduğu, takibin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olduğu, takibe konu senedin 20/12/2013 tanzim ve 01/01/2019 vade tarihli 96.630,00TL bedelli bono olduğu anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine iki adet senede dayalı icra takibi yaptığını, senetlerde müvekkilinin imzasının bulunmadığını belirterek, müvekkilinin icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Mahkemece iddia, cevap ve toplanan deliller doğrultusunda davacının davalıya takibe konu çeke ilişkin olarak 9.000.TL ödeme yaptığı, ancak ödeme tarihleri itibariyle istirdat davasının İİK'nun 72/7. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre sonunda açıldığı, bu nedenle istirdat davasının dinlenemeyeceği, bu durumun menfi tespit davasını da etkileyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, icra takibi nedeniyle sahtecilik iddiasına dayalı açılan menfi tespit ve ödenen bir kısım paranın istirdatı talebine ilişkindir.İİK'nun 72. maddesinin 7 ve 8.fıkrası "istirdat davasının bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılacağı, bu sürenin borç olmayan paranın tamamen ödendiği tarihten itibaren başlayacağını" düzenlemektedir. Borcun kısım kısım ödenmesi halinde süre son kısımın ödenmesinden itibaren başlayacaktır(Baki Kuru,İcra İflas Hukuku Ders Kitabı, 9.bası, s.191)....
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkilleri hakkında bonoya dayalı icra takibi başlatıldığını, icra takibinin yenilenerek gönderilen yenileme emrinde alacaklının başkası göründüğünü, yenilemenin geçersiz sayılması halinde dayanak bononun zamanaşımına uğrayacağını, bonoda malen kaydının bulunduğunu, davalı ile müvekkilleri arasında hukuki ilişki mevcut olmadığını, bononun miktar kısmında tahrifat yapıldığını, bononun bedelsiz olarak ya da bedelinin çok üstünde icra takibine konu edildiğini, müvekkili ...’nin bonoda hem borçlu hem de kefil olarak gözüktüğünü, müvekkilinin kefil sıfatıyla bonoyu imzaladığını, asıl borçlular tüketilmeden müvekkili hakkında takibe geçilemeyeceğini, müvekkilinin bu senet ile ilgili tanıklar huzurunda...
bedelsiz çeki, icra takibine konu etmesi bu yükümlülüğe de aykırılık olacağını, böyle bir durumun gerçekleşmesi hayatın olağan akışına uygun olmadığını, davalının çekin bedelsiz olduğunu bilmesine rağmen müvekkil aleyhine hareket ederek çeki devralması ve ihtiyati hacze konu etmesi karşısında bedelsizlik iddiasının davalıya karşı da ileri sürülebileceğini, çek lehtarı tarafından müvekkil şirket ile kurulan sözleşme ilişkisi nedeniyle ayıp iddiasında bulunulmuş bunun---- keşide edilerek müvekkile tebliğ edildiğini, söz konusu ayıp iddiasının süresi içinde bildirilmediğini, davalı tarafından cebri icra takibi başlatılmasının önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, ihtiyati hacze cebri icra olarak devam edildiyse dosya borcunun alacaklıya ödenmemesi için uygun görülen teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, dava konusu teminat çekinin sözleşmenin ifası ile bedelsiz kalmış olması ve davalının senedi müvekkili zararına hareket ederek devralması nedeniyle müvekkil...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/118 Esas KARAR NO : 2023/273 DAVA : Menfi Tespit (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 23/02/2023 KARAR TARİHİ : 24/04/2023 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 18/12/2015 tarihli Finansal Kiralama Sözleşmesi'nin akdedildiğini, müvekkili ...'nin ise iş bu sözleşmeye kefil sıfatı ile imzasının alındığını ve aynı zamanda sözleşme kapsamında alınmış olan bonolara iişkin olarak yine müvekkili ...'...