Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit Taraflar arasındaki davada Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi ile Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Bakırköy 7. Asliye Hukuk Mahkemesince, "... Dava İ.İ.K.’nun 89/III maddesine istinaden gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle ihbarnameye muhatap olan üçüncü kişi tarafından açılan menfi tespit davasıdır. İhbarnamenin gönderildiği takip, davalı alacaklı şirket tarafından, takip borçlusuna karşı kambiyo senedine istinaden yapılmış bir takiptir. Bu itibarla ticari iş niteliğindeki takip dosyasından gönderilen ihbarnameye karşı açılan menfi tespit davasının Ticaret Mahkemesinde görülmesi ..." gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesince, "......

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçeyle, davanın reddine karar verilmiştir. Dairemizce istinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin ..... esas, ... karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere "İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir." İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir. (Dairemizin ... Esas ... Karar ve ... Esas ... Karar sayılı ilamları). Açıklandığı üzere İİK'nın 89....

      Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 16/11/2022 KARAR TARİHİ : 18/11/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının takip alacaklısı tarafından dava dışı icra takibi borçlusu .... .... Ve Maden İşletmeciliği San. Ve Tic. A.Ş.'ye karşı olan fatura alacağı olduğunu, davacıya 89/1 Haciz ihbarnamesi gönderildiğini ve süresinde itiraz edilemediğini bu sebeple ikinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini fakat bu ihbarnamede de itiraz sürelerinin kaçırıldığını, yine bu sebeple 89/3 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, son yapılan ihbarnamenin davacıya 02.11.2022 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının takip borçlusu .... .... Ve Maden İşletmeciliği San. Ve Tic....

        Huzurda görülmekte olan davaya konu icra takibinde, Tebligat Kanunu ve ilgili sair mevzuata uygun şekilde Madde 21/2 uyarınca tebligat yapılmıştır.Davacı, Haciz ihbarnamelerine itiraz etmemiş, hak düşürücü süre içerisinde menfi tespit davası ikame etmemiştir. Hal böyle olunca borcun, davacının zimmetinde sayılması kesinleşmiştir.İşbu nedenle, ... 1. İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası kapsamında, usulüne uygun olarak, Müvekkil Şirket'in borcu, davacıdan tahsil edilmek üzere taşınmaz üzerine haciz konmuştur. Davacının, kendisine usulüne uygun olarak tebliğ edilen haciz ihbarnamelerine itiraz etmemiş olması, menfi tespit davasını hak düşürücü süre içerisinde ikame edilmemiş olması nedenleriyle; usule ve yasaya uygun olarak gerçekleştirilen haciz işleminin hukuka uygun olması neticesinde, ihtiyati tedbir talebinin reddi ile başkaca araştırma yapmaya gerek olmaksızın davanın usulden ve esastan reddi gerekmektedir..." talep etmiştir....

          Huzurda görülmekte olan davaya konu icra takibinde, Tebligat Kanunu ve ilgili sair mevzuata uygun şekilde Madde 21/2 uyarınca tebligat yapılmıştır.Davacı, Haciz ihbarnamelerine itiraz etmemiş, hak düşürücü süre içerisinde menfi tespit davası ikame etmemiştir. Hal böyle olunca borcun, davacının zimmetinde sayılması kesinleşmiştir.İşbu nedenle, ... 1. İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası kapsamında, usulüne uygun olarak, Müvekkil Şirket'in borcu, davacıdan tahsil edilmek üzere taşınmaz üzerine haciz konmuştur. Davacının, kendisine usulüne uygun olarak tebliğ edilen haciz ihbarnamelerine itiraz etmemiş olması, menfi tespit davasını hak düşürücü süre içerisinde ikame edilmemiş olması nedenleriyle; usule ve yasaya uygun olarak gerçekleştirilen haciz işleminin hukuka uygun olması neticesinde, ihtiyati tedbir talebinin reddi ile başkaca araştırma yapmaya gerek olmaksızın davanın usulden ve esastan reddi gerekmektedir..." talep etmiştir....

            - K A R A R - İİK.nun 89/3.maddesi uyarınca menfi tespit davası açılabilmesi için 1.ve 2.haciz ihbarnamelerine itiraz edilmemiş olması ve 3.haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 gün içinde mahkemeye başvurulması gerekmektedir. Her dava açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilir. Somut olayda 1.haciz ihbarnamesinin tebliğine rağmen itiraz edilmediği, 2.haciz ihbarnamesine yapılan itirazın ise süresinde olmadığı görülmüş, dava tarihi itibariyle henüz 3.haciz ihbarnamesi tebliğ edilmeden dava açıldığı saptanmıştır. Bu durumda olayımızda İİK.nun 89/3.maddesinde hükme bağlanan menfi tespit davasının koşullarının dava tarihi itibariyle oluşmadığı ve böylece davacının dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı gözetilmeden mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmaması nedeniyle hükmün bozulması gerekirken, ilamda yazılı nedenlerle onandığı anlaşıldığından, davalı .......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili müvekkiline davalının, dava dışı borçlusu hakkında yaptığı icra takibi kapsamında İİK.nun 89. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi tebliğ edildiğini, buna ilişkin tebligatların usulsüz olmasının yanında müvekkilinin borçlu ile herhangi bir alacak verecek ilişkisinin bulunmadığını ileri sürerek müvekkilinin ... İcra Müdürlüğünün 2012/15529 sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespitini ve müvekkiline gönderilen haciz ihbarnamelerinin iptalini talep ve dava etmiştir....

                Dava, İİK.nun 89.maddesine dayalı menfi tespit davasıdır. İİK.nun 89, III.c.3.maddesine göre; üçüncü haciz ihbarnamesini alan üçüncü şahsın 15 günlük sürede menfi tespit davası açması gerekir. Bu süre hak düşürücü süre olup, re'sen nazara alınması gerekir. Somut olayda; davacı üçüncü şahsa haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun tebliğ edildiği, 3.haciz ihbarnamesinin de 06.06.2007 tarihinde tebliğ edildiği ve ancak iş bu menfi tespit davasının yasal 15 günlük kesin süreden sonra 16.7.2007 tarihinde açıldığı bu suretle süresinden sonra açıldığı dikkate alınarak davanın bu nedenle reddi gerekirken, “konusu kalmadığından reddi” doğru görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin ve davalılardan ...Rest.Kafeterya Büfe ve Gıda Mad.İşl.Tur. Tic.Ltd.Şti.nin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Dairemizce yapılan değerlendirmede; Dava, İİK'nun 89/3. maddesi uyarınca açılmış menfi tespit istemine ilişkin olup, davacıya 89/3 haciz ihbarnamesinin 21/03/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 05/04/2022 tarihinde süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Kayseri Genel İcra Dairesinin 2020/258190 E sayılı dosyası incelendiğinde, alacaklı T3 vekili tarafından borçlu Seria Mobilya ... A.Ş aleyhine Kayseri 4. İş Mahkemesinin 2019/237 Esas 2020/569 Karar sayılı ilamına dayalı olarak ilamlı takip başlatıldığı, alacaklı vekilinin 24/01/2021 tarihinde alacaklı olma ihtimaline binaen davacının da içinde bulunduğu 3. kişilere haciz ihbarnamesi gönderilmesinin talep edildiği, davacı T1 adına düzenlenen 89/1 haciz ihbarnamesinin 03/02/2022 tarihinde tebliğ edildiği, 89/2 haciz ihbarnamesinin 23/02/2022 tarihinde tebliğ edildiği, 89/3 İhbarnamesinin 21/03/2022 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır ....

                  Davalı vekili, davacının davasını resmi belge ile isptalaması gerektiğini, davacı vekilince 11.11.2002 tarihinde haciz ihbarnamesi gönderilmesi talebine ilişkin olarak İcra Müdürlüğü’nce verilen haciz ihbarnamesi gönderilmesi kararlarının İcra Mahkemeleri’nce iptal edildiğini, bu nedenle artık bu işlemlerin yok hükmünde olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere göre, 15.05.2002 ile 21.01.2003 tarihleri arasında dava konusu icra dosyasının işlemsiz bırakıldığı, bu tarihler arasında altı ay dolmadan 11.11.2002 tarihinde İİK.nun 89/1. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi gönderilmesi talep edildiği ve üçüncü kişilere haciz ihbarnamesi gönderilmesine karar verildiği, ancak kesinleşen İcra Mahkemesi kararıyla haciz ihbarnamesinin iptaline karar verildiği, bu itibarla zamanaşımını kesen bu işlemin hiç yapılmamış sayıldığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu