Kural olarak süresiz olarak düzenlenen Genel Kredi Sözleşmeleri uyarınca kullandırılan kredilere ilişkin borcun bir noktada sıfır olması sözleşmenin taraflarının sorumluluklarını sona erdirmez. Aynı sözleşmeye dayanılarak tekrar kredi kullandırılması mümkündür. Nevarki yeni kredi sözleşmesi düzenlenerek yeniden kredi verilmiş olması ve ilk sözleşmenin tarafı olan kefilin kefaletten vazgeçme beyanında bulunması durumunda ise vazgeçen kefil sonradan yeni sözleşmeye dayalı olarak kullandırılan krediden sorumlu tutulamaz. Bu durumda mahkemece talep ve dava konusu alacağın hangi kredi sözleşmesinden doğduğunun tespit ve açıklanın kural ve istisna gözetilerek konusunda uzman yeni bir bilirkişi veya bilirkişi kurulundan rapor alınarak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekir....
Somut olayda, davacının kefaletinin bulunduğu kredi nedeniyle hesabın kat edildiğine ve ihtarname düzenlendiğine dair dosya kapsamına yansıyan bir delilin bulunmadığı, davacıya karşı icra takibi yapılmadığı, alınan bilirkişli raporunda dava dışı asıl borçlu şirketin davalı bankaya dava tarihi itibariyle borcunun bulunmadığının tespit edildiği anlaşıldığından bu aşamada davacıyı menfi tespit davası açmaya zorlayacak bir tehlike ve belirsizlik bulunmadığından davacı borçlunun İİK.nun 72.maddesi hükmüne dayalı olarak menfi tespit davası açmakta hukuki yarar bulunmadığı değerlendirildiğinden davanın usulden reddine karar verilmiştir....
Bankalarca Genel Kredi Sözleşmeleri ile çerçeve sözleşme imzalanmakta ve bu çerçeve sözleşme kapsamında bir veya birden fazla krediler kullandırılabilmektedir, kefil kefalet verdiği Genel Kredi Sözleşmesi ve çerçeve sözleşme kapsamında kullandırılmış olan kredilere kefaleten sorumludur, TBK 582.maddesi uyarınca bu şekilde doğmuş ve doğacak borçlara kefalet mümkündür, ancak kefilin hangi çerçeve sözleşmeye kefil olduğunun belirli olması gerekir. Davacının ... San. A.Ş 'ye vermiş olduğu kefalette 2.maddede sözleşmenin konusu kapsamında hangi Genel Kredi Sözleşmelerine kefalet verildiği açıkça belirlenmiştir. Bu genel Kredi Sözleşmeleri uyarınca kullandırılacak tüm kredilere ve bunlardan doğmuş ve doğacak tüm borçlara kefil kefaleten sorumludur. Sözleşmenin bu maddesine göre kefalet sözleşmesinde hangi borç için kefalet verildiği belirlenmiş olduğundan belirlilik ilkesi sağlanmıştır. Ancak sözleşmenin 3.1 maddesi uyarınca kredi alanın ......
(HGK. 23.10.2002 19-866/845).Borç sıfırlandıktan sonra borçluya tekrar kredi kullandırılması yeni bir borç ilişkisi niteliğinde olmadığından, sözleşmeden doğan kefalet sorumluluğunun devam edeceği kuşkusuzdur. Bu nedenle davacı banka ile kredi borçlusu arasındaki kredi ilişkisinin henüz tamamen sona ermediği hallerde, sözleşmede belirtilen limitle sınırlı kalınmak kaydıyla borca kefalet etmiş ve B.K.'nun 493. ve 494. maddesinde yer alan haklardan feragat etmiş bulunan kefil bir tarihte hesabın sıfırlanması nedeniyle sorumluluktan kurtulmaz. Somut olayda davalı tarafından imzalanan 14.04.2010 tarih ve 60.000.-TL tutarlı kredi sözleşmesi süresiz genel kredi sözleşmesi olup, bu kredi sözleşmesine istinaden dava dışı borçluya kredi kullandırıldığı anlaşılmaktadır....
Mahkemece, davacının Genel Kredi Taahhütnamesi gereğince, dava dışı firmanın kullandığı ve kullanacağı kredilere kefil olduğu, 09.10.2006 tarih ve 400.000,00 TL. bedelli Genel Kredi Taahhütnamesinin 40. maddesine göre de taahhütnamenin, daha önce imzalanmış ve bundan sonra imzalanacak kredi sözleşmelerini de kapsadığı, yeni kredi sözleşmesinin imzalanmasının davacı kefilin imzalamış olduğu önceki sözleşmeyi geçersiz hale getirmeyeceği, davacı kefilin doğmuş ve doğacak borçlara kefil olduğu, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarıyla sorumlu olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Genel Kredi Sözleşmesindeki şahsi kefaletin sona erdiği iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı Genel Kredi Taahhütnamesi hükmü gereği doğmuş ve doğacak borçlara kefil olduğundan davanın reddine karar verilmiştir....
Şti.nin asıl borçlusu olduğu 6 adet genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinden 07.05.2009 ve 24.12.2009 tarihli kredi sözleşmelerini asıl davada davacı birleşen davada davalı olan ...'...
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davalı ile dava dışı şirket arasında 27/02/2007 tarihli, 112.638,89 TL limitli, davacıların kefil olarak imza attıkları kredi sözleşmesi imzalandığı, davacıların sözleşmenin her sayfasında ve kredi limitinin yazılı olduğu sayfada imzalarının bulunduğu, hesabın kat edilerek ihtarnamenin tebliğ edildiği, davacıların kredi sözleşmesindeki imzalarını inkar etmedikleri bu nedenle kredi ve kefalet limitini bildiklerinin kabul edilmesi gerektiği, aksi halde durumun TMK 2.maddesi uyarınca hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olacağı, davacıların imza attıkları kredi sözleşmesinin geçerli olduğu gerekçesiyle davanın reddine, tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 19/06/2019 KARAR TARİHİ : 01/02/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 15/02/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ASIL DAVADA : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan ... Bankası tarafından davacı müvekkili ve diğer davalılar aleyhine Bursa 11. İcra Müdürlüğünün 2019/... E. Sayılı dosyası ile Kredi Çerçeve Sözleşmesi ve Hesap Kat ihtarı dayanak gösterilerek takip başlatıldığını, davacı ...'in Kredi Çerçeve Sözleşmesinin imzalandığı dönemde %20 (azınlık pay) sahibi olan davalı ... tarafından şirketi kefil yapma yetkisi bulunmaksızın ve hakim ortağın (%80 pay sahibi ...) bilgisi olmaksızın kefil olarak dahil edildiğini, aynı zamanda o tarihte ...'ün yetkilisi olduğu ... Metal Ltd. Şti. mevcut olduğu ve bu şirketin ... Bankası A.Ş....
in Genel sözleşmeleri doğrultusunda müteselsil kefil olduğunun kabulü durumunda; davacının Genel Kredi Sözleşmesi'nde belirtilen kefalet limitleri doğrultusunda söz konusu borcun 100.000,00 TL'lik kısmından sorumlu olacağının tespit edildiğine..."dair görüş sunulmuştur. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; her ne kadar davacı tarafça genel kredi sözleşmesinden kaynaklı olarak ... 34.İcra Müdürlüğü’nün ... E....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2021 NUMARASI : 2020/477 ESAS 2021/496 KARAR DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan icra takibine ilişkin menfi tespit talebine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddi yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin bir dönem dava dışı HYZ Genç Girişimciler Plastik Kalıp Gayrimenkul İnş. Taahhüt San. Ve Tic. Ltd....