Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, genel kredi sözleşmesine kefaletten dolayı menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, Yargıtay (kapatılan) 19. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak karar verilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 20/01/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/322 Esas KARAR NO : 2021/811 DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 22/07/2020 KARAR TARİHİ: 27/10/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilleri ile davalı banka arasında dava dışı ...'nın ...bank A.Ş. ... Şubesinden ... tarihli ve ... numaralı genel kredi sözleşmesi ile çekeceği 15.000,00 TL'lik kredi için dava dışı ... lehine davalı ile müvekkiller arasında 50.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere ...kefalet sözleşmesi imzalandığını, müvekkillerinin davalı ...... Şubesine .... Noterliğinin ... tarihli, ...Yevmiyeli istifanamesi ile ...'nın kefilliğinden istifasının ... tarihinde bildirildiğini, dava dışı ... isimli şahsın davalıdan ... tarihli ve ... numaralı genel kredi sözleşmesi ile kullandığı kredi için müvekkilinin dava dışı ...'...

      Mahkemece toplanan delillere göre, 18/09/2007 tarihli ve 300.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesindeki davacılara atfen atılmış bulunan imzaların davacıların eli ürünü olmadığının tespit edildiği, takibe konu edilen kredilerin imzası inkar olunan bu sözleşmeden kaynaklanan borçlar olduğu anlaşılmış ise de takipteki borç miktarının inkar olunmayan sözleşmedeki kefalet limiti dahilinde kaldığı, davacıların kefaletinin ise 818 sayılı BK'nın 494. maddesi uyarınca sınırlı olmayan zaman için verilen kefalet kapsamında bulunduğu, banka ile kredi borçlusu arasındaki kredi ilişkisi tamamen sona ermemişse bir tarihte borcun sıfırlanmasının kefili kefaletten kurtarmayacağı, davacıların borç sona erdiğinde kefaletten vazgeçtiklerine ilişkin davalı bankaya yapılan bir bildirimde bulunduklarını iddia ve ispat edemedikleri, sona ermemiş kefalet nedeniyle davacılarca imzalanmış olan 23/05/2006 tarihli sözleşme kapsamında davalıların kefaleti devam ettiğinden davacıların talebinin yerinde olmadığı...

        Şti arasında; 11.01.2012 tarihli 6.625.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi, 21.08.2013 tarihli 5.200.000,00 TL limitli, Genel Kredi Sözleşmesi ve eki 11.11.2013 tarihli 400.000,00 TL limitli Limit Artırım Sözleşmesi, 31.03.2014 tarihli 500.000,00 TL limitli Limit Artırım Sözleşmesi, 10.04.2017 tarihli 9.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi ve 31.10.2017 tarihli 6.900.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi, 20.02.2018 tarihli, 9.000.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmesi ve eki 08.06.2018 tarihli 500.000,00-TL limitli limit artırım sözleşmesi akdedildiği, Yine, davacı banka ile dava dışı/müflis ... Akaryakıt Otomotiv Taah. San. Ve Tic. Ltd....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ T.C. ANKARA GEREKÇELİ KARAR 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/146 Esas KARAR NO : 2021/787 DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 25/04/2018 KARAR TARİHİ : 25/11/2021 KARAR Y.TARİHİ : 02/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davanın yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA : Davacı vekili dava dilekçelerinde, Davalı Banka ile Dava dışı asıl borçlu ... arasında akdedilen 19.04.2013 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine kefil olduğunu, söz konusu borcun ödenerek sözleşmenin sona erdiğini, Dava dışı borçlu ...'e çeşitli tarihlerde kullandırılan kredilerden kaynaklanan alacağı tahsili için davalı Banka tarafından Ankara ......

            nin kullanmış olduğu 24.11.2014 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borcu kapsamında değerlendirerek, kötü niyetli olarak Ankara Batı İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, takibe dayanak yapılan bononun 2006 yılındaki kredi sözleşmesine teminat olarak verildiğini, davalı banka tarafından sonradan doldurulmak suretiyle, davacının imzası bulunmayan 24.11.2014 tarihli genel kredö sözleşmesinin teminatı olarak gösterilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, müvekkillerinin davalı bankaya borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. e-imzalı e-imzalı e-imzalı e-imzalı CEVAP :Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından 08.08.2006 tarihli genel kredi sözleşmesi, 27.08.2010 tarihli genel kredi sözleşmesi ve 24.11.2014 tarihli genel kredi sözleşmesi kapsamında, dava dışı ... A.Ş.'...

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, dava dışı şirket ile davalı arasında imzalanan kredi sözleşmesinin kefili olduğunu, kefilliği süresince kullanılan kredilerin geri ödendiğini, banka ile başka herhangi bir kefillik sözleşmesi akdetmediğini, kefaletinin son bulduğunu bildirerek, davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının kefalet limitinin 100.000.-TL olduğunu, kefaletten istifa ettiği tarihe kadar kefili olduğu şirketin borçlarından sorumlu olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir....

                Şti. ' nin ortağı ve yönetim kurulu üyesi iken 19.6.2000 tarihinde tüm şirketlerin yönetim kurulu üyeliklerinden ayrıldığını ve davalı bankayada 21.12.2000 tarihli ihtarname ile adı geçen şirketlere verdikleri kefaletinde sona erdiğinin bildirildiğini, davalı bankanın ihtara rağmen kredi borçlularını takip etmediğini, sona ... kefaletten dolayı kendilerinden bir talepte bulunamayacağını iddia ederek, kefalet sorumluluğunun sona erdiğinin tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı savunmasında, davacının 9.12.1999, 6.1.2000 ve 17.1.2000 tarihli borçlusu ... Ltd. Şti. olan Genel Kredi Sözleşmelerin müşterek borçlu ve mütesilsil kefil olarak imzaladığını, kullanılan kredinin ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek ihtarname keşide olunup alacağın tahsili için 2001/5831 esas sayılı icra takibi başlatıldığını, borç tamamen ödenmeden kefaletin sona ermeyeceğini beyan ederek davanın reddini istemiştir....

                  Borç sıfırlandıktan sonra borçluya tekrar kredi kullandırılması yeni bir borç ilişkisi niteliğinde olmadığından, sözleşmeden doğan kefalet sorumluluğunun devam edeceği kuşkusuzdur. Bu nedenle davacı banka ile kredi borçlusu arasındaki kredi ilişkisinin henüz tamamen sona ermediği hallerde, sözleşmede belirtilen limitle sınırlı kalınmak kaydıyla borca kefalet etmiş ve BK.'nun 493. ve 494. maddesinde yer alan haklardan feragat etmiş bulunan kefil bir tarihte hesabın sıfırlanması nedeniyle sorumluluktan kurtulmaz. Kredi sözleşmeleri karşılıklı taahhütleri içerdiğinden kefil tek yanlı olarak bildirdiği irade beyanı ile kefaletten vazgeçemez. Bu şekildeki bir bildirim akdin diğer tarafınca açıkça kabul edilmedikçe hukuki sonuç doğurmaz. Somut olayda davalı tarafından imzalanan 26.12.2006 tarih 50.000 TL tutarlı kredi sözleşmesi süresiz genel kredi sözleşmesi olup, bu kredi sözleşmesine istinaden dava dışı borçluya kredi kullandırıldığı anlaşılmaktadır....

                    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/11/2019 NUMARASI : 2019/31 ESAS, 2019/48 KARAR DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) KARAR : Mersin 11....

                    UYAP Entegrasyonu