Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi gereğince açılan menfi tespit davası olduğunu, iş bu kanun maddesi Anayasa Mahkemesinin 16/02/2023 tarih ve 2022/126 Esas 2023/29 karar sayılı kararı ile iptal edildiğini, iptal kararı Resmi Gazetenin 09/03/2023 tarih ve 32127 sayılı sahifesinde yayınlandığını, her ne kadar mahkeme tarafından , karar verilmesine yer oladığı yönünde karar tesis edilmiş ise de aleyhe yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedildiğini, davacının iş bu davayı açarken haklı veya haksız olduğu tespit edilmeksizin müvekkil kooperatifin külliyen haksız olduğu davacının ise davanın açılmasında haklı olduğunun kabulü ile müvekkil aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti tahmili yasaya aykırı olduğunu, yine vaki davada, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına değil davanın reddine karar verilmesi gerekip yargılama gideri ve vekalet ücretinin lehimize hükmedilmesi gerektiğini, dosya ile görülen menfi tespit davası mahkemenizce de onaylanan karara binaen yapılan icra takibine...

Mahkemece, toplanan delillere göre davacının taraflar arasındaki daha önceden görülen menfi tespit davası sırasında 4.500 YTL’lik senede karşılık 6.000 YTL değerindeki ineklerini rızasıyla verdiği ve o davada alacaklı olduğunu ileri sürmediği, davacının menfi tespit davası kesinleştikten sonra alacaklı olduğunu düşünerek takip başlatıp itirazın iptali davası açmasının hakkaniyete uygun olmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 01.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati hacze itirazın incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati hacze itiraz eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati haciz isteyen vekili, ilama dayalı alacağa istinaden ihtiyati haciz isteminde bulunmuş, talep uygun görülerek mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati hacze itiraz eden vekili, ihtiyati haciz kararına dayanak olan ilamın menfi tespit davası sonucunda verildiğini, bu nitelikteki ilamların İİK'nun 72/5. maddesi uyarınca kesinleşmeden infaz edilemeyeceğini belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali ve menfi tespit davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Kapatılan 18. Hukuk Dairesinin 26/11/2015 gün 2015/12033 E. - 2015/17322 K. sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalı ve karşı davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü: KARAR İtirazın iptali istemli asıl davada 5.841,54.-TL menfi tespit istemli karşı davada 7.000.-TL değer gösterilmiş, mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne 3.971....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)'nun “Menfi tespit ve istirdat davaları” başlıklı 72. maddesi: “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir.” düzenlemesini içermektedir. Anılan maddeden anlaşıldığı üzere borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir ve takip konusu alacağın borçlusu olmadığının tespiti isteyebilir. Borçlu, belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar; bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi iptal edilir ve borcu ödemekten kurtulur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Temyize konu davanın TMSF tarafından davalı ... aleyhine açılan bankacılık işleminden kaynaklanan alacak istemini içermesine, her ne kadar temyiz edilen görevsizlik kararının başlığında davanın türü menfi tespit yazılmışsa da bunun maddi hataya dayanmasına, davanın itirazın iptali ya da menfi tespit olmaması nedeniyle dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 11. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 13.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi Tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Taraflar arasında görülen itirazın iptaline ilişkin ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/152 Esas-2009/507 karar sayılı kararının kesinleşmesinin beklenerek, kesinleşmiş karar sureti ve dava dosyasının evraka eklenerek gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 12.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava eser sözleşmesi kapsamında verilen çeke ilişkin menfi tespit ve tedbir talebine ilişkidir. Talep, icra takibinden evvel açılan menfi tesbit davasında, icra takibinin durdurulması talebinin kabulüne dair kararın kaldırılması istemine ilişkindir. İİK’nun 72/2 maddesi, “İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.” hükmünü içermektedir. Bunun yanında menfi tespit davalarında ihtiyati tedbir koşulları değerlendirilirken İİK 72 maddesi yanında, HMK 389 vd. maddelerinin de gözönünde bulundurulması gerekir....

                Mahkemece yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, bilirkişi raporları, toplanan delillere göre, davacı tarafından davalıya satılan otomat çubuklarının ayıplı olduğu, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olup, süresi içinde ayıbın davalıya bildirildiği, ayıplı mal nedeniyle davalı zararının 119.529,21 TL olduğu, bu nedenle de davalının davacıya icra takibinden dolayı bir borcu kalmadığı, birleşen davada davacı vekilinin davanın menfi tespit davası olduğunu beyan ettiği, asıl dava dosyasında davacının davalıdan ayıp nedeniyle alacağı bulunmadığından menfi tespit davasında ileri sürülen iddiaların itirazın iptali davasında savunma sebebi olarak ileri sürülebileceğinden birleşen davacının açmış olduğu menfi tespit davasında hukuki yararı bulunmadığı gerekçeleriyle davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....

                  Hukuk Dairesi'nin 2017/3062 Esas 2019/1582 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere; yapılan bir icra takibine itiraz üzerine, alacaklı tarafından “itirazın iptali” davası açılması durumunda, menfi tespit davasında ileri sürülebilecek iddialar,itirazın iptali davasında savunma sebebi olarak ileri sürülebileceğinden, bu durumda borçlunun ayrı bir menfi tespit davası açmakta hukuki yararı yoksa da, henüz alacaklı tarafından itirazın iptali  davasının açılmamış olduğu durumda ise böyle bir imkan söz konusu olmadığından, borçlunun, itirazın iptali davasının açılmasını beklemeden menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabulü gerekir. Nitekim söz konusu bu halde, yapılan itiraz üzerine takip durmuşsa da, “ takibe itiraz” sadece takip hukuku ile ilgili bir sonuç olup, kesin hükmün sonuçlarını doğurmaz....

                  UYAP Entegrasyonu