WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Menfi tespit davası devam ederken, icra takibi konusu borcun bir kısmı ödenirse, menfi tespit davası, ödenen borç kesimi için (kısmî) istirdat davasına dönüşür; ödenmeyen borç kesimi için ise menfi tespit davası olarak kalmakta devam eder. Yani, bu halde menfî tespit davasına kısmî tespit davası ve kısmî istirdat davası olarak devam edilir. Mahkemece; verilen tedbir kararı gereği borçlu tarafından icra dosyasına yatırılan paranın alacaklıya ödenmediği, davanın istirdata dönüşmeduğu halde menfi tespit kararı verilmesi yerine istirdat kararı verilmesi, - İcra ve İflas Kanununun 72. maddesinin 5.fıkrasına göre; “Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırşa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz.”...

Mahkemece yapılan yargılama sonunda, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeni ile davacının davalıdan mal satın aldığı, mal bedelinin ödenmemesi üzerine davalının takibe geçtiği ve davacının takibe itiraz etmeden icra dosyasına ödeme yaptığı bu durumda davaya istirdat davası olarak da devam edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava İİK-72. maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Dava açıldıktan sonra davaya temel alınan borcun icra dosyasına ödendiği anlaşılmaktadır. İİK-72/6.maddesi “Borçlu, menfi tespit davası zımnında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir.” hükmünü içermektedir. Mahkemece anılan yasa hükmü gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....

    Mahkemece, bozma ilamına uyularak alınan bilirkişi raporuna göre; davanın istirdat davasına dönüştüğü gerekçesiyle kısmen kabulüne toplam 60.422,47 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Menfi tespit davası devam ederken takip konusu alacağın bir kısmı veya tamamı ödenmişse menfi tespit davası istirdat davasına dönüşür. Bu durumda taleple bağlılığa ilişkin kural uygulanmaz. Hal böyle olunca, mahkemece davacı tarafından davalıya ödenen meblağın davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiğinden mahkemece yanılgılı değerlendirme ve yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü....

        KARAR Davacı, askeri okuldan ilişik kesilmesi nedeniyle yapılan tahakkuk ettirilen eğitim-öğretim giderinden sorumlu olmadığını ileri sürerek menfi tespit ve istirdat isteminde bulunmuş; mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, askeri okuldan ilişik kesilmesi nedeniyle tahakkuk ettirilen okutma giderleri yönünden menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. 25.07.2016 tarihinde kabul edilerek 31.07.2016 günlü Resmi Gazete'de yayımlanarak karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 669 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 105/2 maddesinde, Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar herhangi bir sebeple Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı askeri okullardan ayrılan veya çıkarılan askeri öğrencilere ilgili mevzuatı uyarınca borç çıkarılmayacağı, çıkarılmış borçların tahsil edilmeyeceği ve başlatılmış işlemlerin durdurulacağı, bu amaçla yapılmış olan tahsilatların iade edilmeyeceği (Ek cümle: 15/8/2016-KHK-670/10 md.), açılmış olan...

          KARAR Davacı, askeri okuldan sağlık nedeniyle ilişiğinin kesildiğini, bu nedenle hakkında tahakkuk ettirilen eğitim-öğretim giderinden sorumlu olmadığını ileri sürerek menfi tespit ve istirdat isteminde bulunmuş; mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, askeri okuldan ilişik kesilmesi nedeniyle tahakkuk ettirilen okutma giderleri yönünden menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. 25.07.2016 tarihinde kabul edilerek 31.07.2016 günlü Resmi Gazete'de yayımlanarak karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 669 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 105/2 maddesinde, Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar herhangi bir sebeple Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı askeri okullardan ayrılan veya çıkarılan askeri öğrencilere ilgili mevzuatı uyarınca borç çıkarılmayacağı, çıkarılmış borçların tahsil edilmeyeceği ve başlatılmış işlemlerin durdurulacağı, bu amaçla yapılmış olan tahsilatların iade edilmeyeceği (Ek cümle: 15/8/2016-KHK...

            Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ : 30/04/2014 NUMARASI : 2013/340-2014/125 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve istirdat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Asıl dava, menfi tespit ve istirdat istemine; birleşen dava menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir....

              Menfi tespit davası icra takibinden önce sonuçlanmaz ve ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olması (veya ihtiyati tedbir kararının kaldırılması) nedeniyle, (menfi tespit davası görülmekte iken) borç alacaklıya (davalıya) ödenmiş olursa, menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir (md.72/6); yani menfi tespit davası (kendiliğinden) istirdat davasına dönüşür; bu halde mahkeme menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam eder. Bu durumda İİK'nın 72/6 maddesi gereğince bedele dönüşen isteminin temeli menfi tespit davasıdır. Menfi tespit davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya düşer. Davacı (borçlu), davalının (alacaklının) varlığını iddia ettiği hukuki ilişkiyi (mesela borcu) sadece inkar etmekle yetinmekte ise, yani bu hukuki ilişkinin (borcun) hiç doğmadığını ileri sürmekte ise ispat yükü davalıya düşer. Çünkü hukuki ilişkinin (borcun) varlığını iddia eden davalı olduğu için, ispat yükü davalı alacaklıya düşer (HMK. md. 190; TMK. md. 6)....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davacı vekili tarafından istenilmiş ise de, davanın niteliği gereği duruşma isteğinin reddiyle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz isteğinin incelemesinin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davaya konu taşınmazda kiracı olduğunu, kira bedellerini davalı belediyeye ödediğini, arazinin malikinin dava dışı hazineye ait olduğunu öğrendiğini, hazinenin ecrimisil talep ettiğini ve ödediğini, davalının haksız yere kira bedellerini tahsil etmiş olduğunu ileri sürerek, araziye yapılan binanın kime ait olduğunun tespiti ile ödenen kira bedellerinin istirdatına karar verilmesini istemiştir....

                  Mahkemece toplanan delillere göre; davacı tarafça asıl alacağa yönelik olarak açılan menfi tespit davasının, yargılama esnasında çek bedellerinin ödenmesi nedeniyle istirdat davasına dönüştüğü, davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın 10/04/2014 tarihinde kesinleştiği, o davada davacının faiz talebinde bulunmadığı, faizin ayrı bir dava konusu yapılabileceği, davacının faiz talebinde haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, icra takibi nedeniyle ödenen paranın faizinin istirdatı istemine ilişkindir. İİK'nun 72/7 maddesinde düzenlenen istirdat davasının, son ödeme tarihinden itibaren 1(bir) yıl içerisinde açılması gerekir. Bu 1(bir) yıllık süre, hak düşürücü süre mahiyetinde olduğundan mahkemece re'sen dikkate alınması gerekir. Somut olayda son ödeme tarihi 28/02/2012'dir....

                    UYAP Entegrasyonu