Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit DAVA TARİHİ : 07/12/2020 KARAR TARİHİ : 27/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan 3....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Talep, senede dayalı icra takibi nedeniyle açılan menfi tespit davasında takibin durdurulması yönünden ihtiyati tedbir istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72.maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir (İİK 72/2.f). İİK'nın 72/3.maddesinde ise; "İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

      Ancak, borçlunun elinde iddiasını ispata yarar yukarıda bahsi geçen kanun maddesinin aradığı belgeler yoksa, bu defa borçlu İİK 72. maddesine dayalı olarak borçlu bulunmadığının tespiti için genel mahkemelerde menfi tespit davası açabilir. Menfi tespit davası borçlu lehine sonuçlanırsa İİK 72/4 maddesi gereği takip derhal durur. Menfi tespit davasının kesinleşmesi üzerine de münderecatına göre veya ayrıca hükme hacet kalmaksızın icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Bu şekilde de borçlu takibin etkisinden kurtulmuş olur. HUMK 74. maddesi uyarınca; olayların açıklanması taraflara, hukuki nitelendirme ise hakime ait bir görevdir. Somut olayda, davacı takip öncesinde borçlarını ödediğini ileri sürerek borçlu bulunmadığının tespitini istemiştir. Davacının elinde iddiasını ispata yarar İcra İflas Kanununun 33/a maddesinde aranan belgeler bulunmadığından bu davayı açmıştır, o halde, dava niteliği itibariyle menfi tespit davasıdır....

        İncelenen davacı talebi ve tüm dosya içeriği birlikte değerlendirilmiş ve davacı talebinin İİK 89/3 maddesi uyarınca açılan menfi tespit talebine ilişkin olduğu saptanmıştır. İİK 89/3 maddesi gereğince açılan menfi tespit davalarında genel kurallara göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerekir. 6100 HMK 2. maddesinin 1. fıkrası gereğince mal varlığı haklarına ilişkin davalarla şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemeleri'dir....

          Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit Taraflar arasındaki davada İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi ile İstanbul 6. Asliye Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. İstanbul 6....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 30/06/2020 NUMARASI: 2020/234 Esas DAVA: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/03/2021 İstinafa konu uyuşmazlığın, rıza hilafına doldurulan ve bedelsiz olduğu iddiasına dayalı İİK 72. Maddesi uyarınca borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkinolup, uyuşmazlığın ticari satımla ilgili olmamasına ilişkin olduğu; Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasındaki iş bölümüne ilişkin; 02/09/2020 tarihli ve 36826 sayılı kararına göre; "İİK'nın 72. maddesine dayanan ticari dava niteliğindeki menfi tespit ve istirdat davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar " ile ilgili istinaf incelemesi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16.-44. Hukuk Dairesi'ne ait bulunduğundan dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16.-44. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir....

              İİK 72. maddesinde; " Borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir" hükmüne yer verilmiştir. Dava, İİK 72. maddeye dayalı ve icra takibinden sonra açılmış olan MENFİ TESPİT davasıdır. ----- tediye ve ödeme tarihli, --- tediye ve ödeme tarihli 4 adet bononun TTK hükümleri nezdinde geçerli olduğu anlaşılmıştır....

                Dava, İİK' nun 72. maddesine dayalı menfi tespit davası olup mahkemece HUMK'nun 74. maddesi de gözetilerek taleple bağlılık kuralı çerçevesinde davacının borçluluk durumu saptanarak borçlu olmadığı miktar yönünden menfi tespit hükmü kurulması gerekirken, borçlu olunan miktar üzerinden olumlu tespit kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına peşin harcın istek halinde iadesine, 06.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  un alacaklı kooperatife karşı, itiraza konu Meriç İcra Müdürlüğünün 2008/206 esas sayılı dosyası ile takibe konu alacakla ilgili borcunun bulunmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasının açıldığı 16.06.2008 tarihinde davanın kabulüne karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği görülmüştür. İİK'nun 72/5 fıkrası hükmüne göre menfi tespit ilamının kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Bu nedenle icra takibinin iptali için menfi tespit davasının kabul kararının kesinleşmesi gereklidir. Kesinleşmeyen menfi tespit ilamına dayalı olarak borçlu E… …. T… …. yönünden takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    ın kurumdan 40.810 TL alacağı bulunduğunun bildirildiği ve 3. kişi belediye tarafından borçlu ... ile alacaklı ... hakkında Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/434 esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açtığı, alacaklının borçlu ... yönünden borç zimmetinde sayılan 3. kişi belediye hakkındaki haciz talebinin icra müdürlüğünce 12.12.2013 tarihinde reddine karar verildiği görülmektedir. Borcun 3. kişinin zimmetinde sayılması ve haciz işleminin yapılabilmesi için İİK.'nun 89. maddesindeki usulün tamamlanması gerekmektedir. Bu durumda, takip borçlularından ... yönünden İİK. 89/1-2-3 haciz ihbarnamelerinin usule uygun tebliğine rağmen adı geçen borçlu yönünden 3. kişi ....nın bir itirazı bulunmadığından borç belediyenin zimmetinde sayılmıştır. Karar gerekçesinde de yazılı olan menfi tespit davası takibin diğer borçlusu ... aleyhinde olup bu dava borçlu ... yönünden zimmette sayılan alacağın tahsiline engel değildir....

                      UYAP Entegrasyonu