"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki karşılıklı menfi tespit- itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı esas davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı- karşı davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Asıl dava, banka kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan borçtan dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin, birleşen dava banka kredi kartı sözleşmesi nedeniyle girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....
Davacı dava dilekçesinde borçlu olmadığının tespitini talep ederek menfi tespit davası açmış olduğuna göre mahkemece davacının borçlu olmadığı miktarın tespiti suretiyle hüküm kurulması gerekir. Bu yön gözetilmeden davacının borçlu olduğu miktar tespit edilmek suretiyle müspet tespit hükmü kurulmuş olması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü'nün ...esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde ... vade tarihli ve 1.718,00TL miktarlı çeke istinaden icra takibi başlatıldığı, kesinleşen icra takibi kapsamında eldeki davada davacı ...'a 1., 2. ve 3. Haciz ihbarnamelerinin gönderildiği anlaşılmıştır. Dava, dava konusu ... İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyası kapsamında, davacı adına gönderilen 3. Haciz ihbarnamesinden dolayı borçlu olmadığının tespiti talebine yöneliktir. Her ne kadar .... Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından, ... tarih, ... esas, ...karar sayılı ilam ile, davanın kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit davası olduğu belirtilmiş ise de, somut olayda davacı tarafından açılan davanın, icra takibine konu kambiyo senedi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti niteliğinde değil, davacıya gönderilen 3. haciz ihbarnamesine konu edildiği şekilde davacının, icra takibinde borçlu konumunda olan ...Tarım Gıda Ltd. Şti'ye borcunun olmadığının tespiti talebinden ibarettir....
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece gönderilen muhtıra gereği davalının gider avansını süresi içinde yatırdığı anlaşılmakla, mahkemenin temyiz talebinin reddine dair 27/05/2015 tarihli ek kararının kaldırılması gerekmiştir. Davalının hükmün esasına yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava, ortak gider alacağına ilişkin başlatılan icra takibinde borçlu olunmadığının tespitine ilişkin olup, gerek anataşınmazın ... ili, ... ilçesinde bulunduğunun dosya kapsamından anlaşılması, gerekse menfi tespit taleplerine dayanak icra dosyalarının ... icra daireleri olması sebebiyle Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesi uyarınca, bu Kanunun uygulanmasından kaynaklanan davalarda, kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulu ana taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir. Davanın türünün, yetkili mahkemenin tayininde etkisi bulunmamaktadır. Anılan yetki, Yargıtay uygulamalarıyla kesin yetki olarak kabul edilmektedir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, davacının boş olarak kaybettiği çekin doldurularak bankaya ibrazı nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davalı ..., davaya cevap vermemiş, diğer davalılar vekili yetkili mahkemenin müvekkillerinin ve diğer davalının yerleşim yerindeki ... Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu bildirerek yetki itirazında bulunduğu gibi davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın icra takibinden önce açılan menfi tespit davası olup, yetkili mahkemenin HUMK.nun 9.maddesi gereğince davalı yanın yerleşim yeri mahkemesi olduğu, davalılar ... ile ......
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, takibe konulan 15.06.2004 tanzim tarihli 2.500.000.000 TL’ lik bonodan dolayı borçlu olmadığı ve keşideci imzasının davacıya ait olmadığı gerekçesiyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davalı vekili, bononun teminat bonosu olarak müvekkili bankaya verildiğini, iyiniyetli hamil olduğunu belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Başka bir anlatımla; kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir. Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233). 15....
Asliye Ticaret Mahkemesi hükmündeki yabancı para alacaklarına kamu bankalarınca uygulanan en yüksek döviz faizi uygulanmasından kaynaklanan miktar olduğunu, takipte uygulanması gereken faiz oranının kamu bankalarınca 1 yıl vadeli mevduat hesaplarına fiilen uygulanan faiz oranı olması gerekirken , kamu bankalarınca Merkez Bankasına bildirilen , banka yetkili organlarınca belirlenen faizin en yüksek oranı üzerinden hesaplanıp talep edildiğini ileri sürerek müvekkilinin muhtıra ile talep edilen 77.488,16-TL'den borçlu olunmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, İcra İflas Kanununun 33/4 maddesi uyarınca ilama dayalı takiplerde borçlunun menfi tespit davası açamayacağını , borçlu olmadığı parayı ödemesi halinde istirdat davası açabileceğini bildirerek davanın reddini istemiş, ayrıca icra takibinde faiz hesaplamasının icra müdürlüğünce yapıldığını ve buna karşı icra hakimliğine şikayet yolu ile iptal davası açması gerektiğini ve daha önce aynı icra takibinde İzmir 4....
Davacı kiracı tarafından açılan dava ile takipte istenen kira parasından dolayı borçlu olunmadığının tespiti istenmiş olup, her ne kadar mahkemece, davacının talebinin, kiralanandaki ayıp nedeni ile kira bedelinin indirilmesine ilişkin olduğu belirtilerek hüküm kurulmuş ise de, kiracı tarafından usulüne uygun bir kira parasının tenzili davası açılarak kira parasından indirim sağlanmadan, geçmişe dönük olarak kira parasının tenzili nitelikli menfi tespit davası açılamayacağından, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.’’ gerekçesi ile verdiği bozma kararına karşı mahkemece “Eda davası açılması gereken hallerde aynı konuda tespit davası açılmasında -kural olarak- hukuki yarar olmadığı ancak, borçlu olunmadığının belirlenmesine ilişkin davalarda, borçlu olduğu iddia edilen ve kendisine yönelik bir yasal işlem başlatılan kişinin, bu konuda bir tespit davası açmasında...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, davalı tarafından ZMMS ile sigortalı aracın karıştığı kaza nedeniyle zarar görenlere yapılan ödemelerden, davacıların sorumlu olduğundan bahisle yapılan ödemenin rücuen tahsili istemli icra takibi nedeniyle borçlu olmadıklarının tespiti istemidir. Mahkemece, davalı tarafından, davacılar hakkında yapılan icra takibinde; icra mahkemesi kararı ile ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi sonrasında icra takibine yapılan itirazın davadan sonra süresinde olduğunun tespit edilmesi ve icra takibinin durmuş olması nedeniyle menfi tespit davasının konusuz kaldığına karar verilmiştir. Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır....