Bu durumda fesihte haklı kabul edilen ... sahibi uğradığı menfi zararın ödetilmesini yükleniciden isteyebilir. (BK.108/II mad.) Menfi (olumsuz) zarar, kısaca sözleşme akdedilmiş olmasaydı uğranılmayacak olan zarar olarak tanımlanabilir. Menfi zarar, “a-Fiili zararlar (sözleşmenin kurulması ve işin görülmesi için yapılan giderler), b-Feshedilen sözleşmeye göre edimin yerine getirileceği düşüncesiyle daha elverişli koşullarla sözleşme yapma imkanından yoksun kalındığı için –kaçırılmış fırsat nedeniyle- doğan zararlardan ibarettir. Davacı da (b) şıkkında açıklanan zararını dava etmiştir. Hükme dayanak bilirkişi kurulu raporunda, menfi zarar 127.160.724.095 TL müsbet zarar 279.551.725.895 TL hesaplanmış, mahkemece menfi zarar tutarına hükmedilmiştir. Oysa bilirkişilerin müsbet zarar ismiyle hesapladıkları tutar yukarda açıklanan menfi zarar hesabına ilişkin yönteme uygundur....
Mahkemece, davacının tahliye tehdidi altında kendisine sunulan sözleşmeyi imzalamayarak, KDV ödemekten ve tahliye tehlikesinden kurtulmakla görülen davayı açmakta hukuki yararının olduğu, taraflar arasında ek sözleşme imzalandığı takdirde davacının yasal olarak KDV ödemek zorunda kalacağından bir daha ... davası açmasının mümkün olmayacağı, görülen davada, davacının ek sözleşme imzalamamak için menfi tesbit davası niteliğinde, ek sözleşme düzenlenmesinin gerekli bulunmadığının tesbitini istemekte haklı olduğu, taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesi hükümlerinde KDV'nin ek olarak ya da kira bedelinden hariç olarak alınacağına ilişkin hüküm bulunmadığından kararlaştırılan kira bedeli içinde KDV'nin bulunduğu, bundan ayrı olarak KDV talep edilemeyeceği, KDV'nin sorumlusunun mülkiyet sahibi olan belediye olduğu gerekçesi ile bozmaya karşı direnme kararı verilmiştir....
Mahkemece, davacının tahliye tehdidi altında kendisine sunulan sözleşmeyi imzalamayarak, KDV ödemekten ve tahliye tehlikesinden kurtulmakla görülen davayı açmakta hukuki yararının olduğu, taraflar arasında ek sözleşme imzalandığı takdirde davacının yasal olarak KDV ödemek zorunda kalacağından bir daha ... davası açmasının mümkün olmayacağı, görülen davada, davacının ek sözleşme imzalamamak için menfi tesbit davası niteliğinde, ek sözleşme düzenlenmesinin gerekli bulunmadığının tesbitini istemekte haklı olduğu, taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesi hükümlerinde KDV'nin ek olarak ya da kira bedelinden hariç olarak alınacağına ilişkin hüküm bulunmadığından kararlaştırılan kira bedeli içinde KDV'nin bulunduğu, bundan ayrı olarak KDV talep edilemeyeceği, KDV'nin sorumlusunun mülkiyet sahibi olan belediye olduğu gerekçesi ile bozmaya karşı direnme kararı verilmiştir....
Mahkemece, davacının tahliye tehdidi altında kendisine sunulan sözleşmeyi imzalamayarak, KDV ödemekten ve tahliye tehlikesinden kurtulmakla görülen davayı açmakta hukuki yararının olduğu, taraflar arasında ek sözleşme imzalandığı takdirde davacının yasal olarak KDV ödemek zorunda kalacağından bir daha ... davası açmasının mümkün olmayacağı, görülen davada, davacının ek sözleşme imzalamamak için menfi tesbit davası niteliğinde, ek sözleşme düzenlenmesinin gerekli bulunmadığının tesbitini istemekte haklı olduğu, taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesi hükümlerinde KDV'nin ek olarak ya da kira bedelinden hariç olarak alınacağına ilişkin hüküm bulunmadığından kararlaştırılan kira bedeli içinde KDV'nin bulunduğu, bundan ayrı olarak KDV talep edilemeyeceği, KDV'nin sorumlusunun mülkiyet sahibi olan belediye olduğu gerekçesi ile bozmaya karşı direnme kararı verilmiştir....
Mahkemece, davacının tahliye tehdidi altında kendisine sunulan sözleşmeyi imzalamayarak, KDV ödemekten ve tahliye tehlikesinden kurtulmakla görülen davayı açmakta hukuki yararının olduğu, taraflar arasında ek sözleşme imzalandığı takdirde davacının yasal olarak KDV ödemek zorunda kalacağından bir daha ... davası açmasının mümkün olmayacağı, görülen davada, davacının ek sözleşme imzalamamak için menfi tesbit davası niteliğinde, ek sözleşme düzenlenmesinin gerekli bulunmadığının tesbitini istemekte haklı olduğu, taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesi hükümlerinde KDV'nin ek olarak ya da kira bedelinden hariç olarak alınacağına ilişkin hüküm bulunmadığından kararlaştırılan kira bedeli içinde KDV'nin bulunduğu, bundan ayrı olarak KDV talep edilemeyeceği, KDV'nin sorumlusunun mülkiyet sahibi olan belediye olduğu gerekçesi ile bozmaya karşı direnme kararı verilmiştir....
Mahkemece, davacının tahliye tehdidi altında kendisine sunulan sözleşmeyi imzalamayarak, KDV ödemekten ve tahliye tehlikesinden kurtulmakla görülen davayı açmakta hukuki yararının olduğu, taraflar arasında ek sözleşme imzalandığı takdirde davacının yasal olarak KDV ödemek zorunda kalacağından bir daha ... davası açmasının mümkün olmayacağını görülen davada, davacının ek sözleşme imzalamamak için menfi tesbit davası niteliğinde, ek sözleşme düzenlenmesinin gerekli bulunmadığının tesbitini istemekte haklı olduğu, taraflar arasında imzalanan kira sözleşmesi hükümlerinde KDV'nin ek olarak ya da kira bedelinden hariç olarak alınacağına ilişkin hüküm bulunmadığından kararlaştırılan kira bedeli içinde KDV'nin bulunduğu, bundan ayrı olarak KDV talep edilemeyeceği, KDV'nin sorumlusunun mülkiyet sahibi olan belediye olduğu gerekçesi ile bozmaya karşı direnme kararı vermiştir....
Ancak, sözleşme gereğince arsadan çıkarılan ve komşu parsele dökülen hafriyatın kaldırılma bedeli ise menfi zarar kapsamında olup, davacılar sadece bu bedeli isteyebilir. Bu durumda, asıl davada, sadece hafriyatın temizlenme bedelinin kabul edilmesi gerekirken hatalı hesaplama yöntemiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Öte yandan, davacılar vekili, dava dilekçesinde tapu kayıtlarının iptali ve tescili talep hakkını saklı tuttuğu, üstelik tapuda kayıt maliki olan kişiler davada taraf olarak yer almadığı halde, davalıya ve ondan da üçüncü kişilere geçen tapu kayıtlarının iptali ve davacılar adına tescili de usul ve yasaya aykırı olmuştur. Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, ticari satım akdinden kaynaklanan menfi tesbit ve itirazın iptali istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 19.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 04.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan menfi tesbit ve itirazın iptali istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 19.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 2.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kambiyo senedine dayalı yapılan takibin iptali ve menfi tesbit istemine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 19.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 12.3.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....