Hakkında yapmış olduğu haciz talebinin kabulüne dair işlemin hukuka aykırı olduğunu, bu kararın kaldırılması için yapmış oldukları "memur muamelesini şikayet" mahkeme tarafından "memurun alacaklının haciz talebini reddetme yetkisi bulunmadığından" bahisle reddedildiğini, Mahkeme gerekçesinin hatalı olduğunu, Dava konusu olaya uymadığını, somut olayda icra takip dosyasından borçlu sıfatı olmayan 3. Kişi hakkında haciz talep edildiğini, taşkın haciz konusundaki taleplerine ilişkin mahkemece takip alacaklısına haciz konulan gayrimenkullerin kıymet takdirlerini yaptırmak üzere süre vermesi ve bunun sonucunda alınacak bilirkişi raporuna göre karar vermesi gerektiğini belirterek Adana 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/175 E - 2020/79 K sayılı dosyası üzerinden 14.02.2020 tarihinde verilmiş olan kararın kaldırılmasını ve davanın kabulünü talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir. Somut olayda, ilk derece mahkemesince borçlu T1'ın takip dosyası içerisinde mevcut bulunan ve el yazısı ile yazılı T1 imzalı evrak örneği ile dosyadan fotokopi aldığı, davanın ise borçlunun dosyadan fotokopi alarak dosyada taşınmazlara haciz konulmasını öğrendiği tarihten itibaren 7 gün geçtikten sonra süresinde açılmadığı gerekçesiyle, davanın süreden reddine karar verilmişse de, bahsedilen ve dava konusu taşınmazın haczinden (14/10/2020) sonra dosyaya sunulmuş T1 imzalı evraka dosya içerisinde rastlanılmamıştır. Bu durumda, ilgili evrak mevcut ise dosyaya eklenilmesi, bulunamaması halinde ise şikayetin süresinde yapıldığı kabul edilerek davanın esasının incelenmesi gerektiği sabittir....
tarihine göre Zonguldak 1.İcra Dairesinin 2021/4713 esas sayılı dosyasında süresinde yetkiye, borca ve borcun tüm ferilerine (yersiz ödeme,işlemiş ve işleyecek faiz,toplam alacak, faiz, faiz oranları,icra giderleri ve vekalet ücreti) itiraz ettiklerinin tespitine, konulmuş haciz varsa kaldırılmasına, masraf ve vekillik ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Tebligat yönetmeliğinin 21.maddesinde de tüzel kişi adına tebligatı kabul edecek kişi herhangi bir sebeple mutat iş saatlerinde bulunmadığı, veya o sırada evrakı bizzat alamayacak olduğu takdirde tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş biri olması lazım geldiği, bunların da bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edilmek şartıyla o yerdeki diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı hüküm altına alınmıştır....
DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı alacaklı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı alacaklı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı üçüncü kişiye İİK'nın 89. maddesi gereğince birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin gönderildiğini, üçüncü kişinin itirazının bulunmadığını, bunun üzerine dosyaya borçlu olarak eklendiğini, adına kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulduğunu, akabinde satış talep edildiğini, icra müdürlüğünce haciz ihbarnamelerinde alacak miktarının farklı olduğu ve tebligatların usulsüz olduğu gerekçesiyle satış talebinin reddine karar verildiğini, bu kararın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek işlemin iptalini talep etmiştir. CEVAP: Davalı üçüncü kişi cevap vermemiş, katıldığı duruşmada şikayetin reddini talep etmiştir....
Dosyamızın incelenmesinde; haciz mahalinde borçlu Firma yetkilisi /çalışanlarından kimsenin hazır bulunmadığı, yapılan evrak araştırmasında borçlu firmaya ait her hangi bir evraka rastlanmadığı, haciz adresinin borçlunun ödeme emri tebliğ edilen adresi olmadığı, borçlu firma adına evrak bulunmadığı hususları dikkate alındığında; Karar : 1- Alacaklı vekilinin 3.şahsın istihkak iddiasına karşı dosyanın İİK'nun 97.maddesine göre İcra Mahkemesine gönderilmesi yönündeki talebinin REDDİNE, 2- İİK. 99. Maddesine göre alacaklı vekiline istihkak davası açması için iş bu kararın tebliğ veya tevhimden itibaren 7 gün süre verilmesine, Dair İİK' nun 16. Maddesi uyarınca İcra Mahkemesi' ne memur muamelesini şikayeti haiz olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi" denilmektedir....
Yine, haciz işlemi talimat yoluyla değil de, doğrudan resmi kuruma haciz müzekkeresi yazılarak yapılmış ise, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi şikayetleri incelemeye yetkilidir. Somut olayda, alacaklı, İstanbul 33. İcra Dairesi'nin 2018/24139 E. sayılı takip dosyasından icra takibi başlatmış olup, ilgili icra dosyasından Silifke Tapu Müdürlüğü’ne doğrudan yazı yazılarak, borçlu adına kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulmasının istendiği, 14/08/2018 tarihinde taşınmaz üzerine haciz şerhi işlendiği görülmüştür....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; terditli olarak açtıkları memur muamelesini şikayet yönünden karar verilmediği gibi inceleme dahi yapılmadığını, tebligatın doğru adrese tebliğ edilmediğini, borçlunun hazır olmadığını, evrak arama yetkisinin icra müdüründe olduğunu, alacaklı vekilinin veya beyan ettiğine göre alacaklı vekili stajyerinin evrak arama yetkisi olmadığını, menkul malların marka ve seri numaralarının tutanağa geçirilmediğini, haciz tutanağının tüm sayfalarının imzalı olmadığını, 2- 3- 4.sayfalarda imza bulunmadığını, menkul mallar üzerindeki haczin yok hükmünde olduğunu, icra memuru haciz mahallinde tarafsız olması gerekirken tüm evrakların 3. kişi müvekkiline ait olduğunun tespitini de yapmadığını, icra memuru talep ile bağlı olup 22 numarada haciz işlemi yapması gerekirken diğer katlarda mal aramaya başladığını, menkul malların nitelikleri ve markalarının belirlenmediğini, kıymet takdiri için bilirkişi kararı verilmişken bilirkişi kararı olmadan...
-K A R A R- Şikayetçi vekili, 05.03.2010 tarihinde .... plakalı aracın yediemin olarak otoparkına bırakıldığını, kendisine yedieminlik ücreti ödenmediği için ... sayılı dosyası ile hapis hakkını kullanarak icra takibi yaptığını, 17.01.2014 tarihinde fiili haciz yapıldığını, alacağın kesinleştiğini, sonrasında .... Müdürlüğü'nün 2014/371 esas sayılı dosyasının talimatı ile .......
mahkemece; haciz işlemi yapılmak istenen yerin, borçlunun fiili kullanılan kamu yeri ve menkullerinin kamuya tahsis edilmiş mallar olduğu, haczin hizmetin ifasını engelleyeceği, bu nedenle icra memurunun işleminin yerinde olduğu, kaldı ki haciz esnasında borçlunun taşınmazını da belirttiği, menkul malların haczinin istenmesinin de yerinde olmadığı gerekçeleri ile şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....