İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/03/2021 NUMARASI : 2021/80 ESAS 2021/176 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli 8. İcra Müdürlüğünün 2019/186830 esas sayılı dosyasında 09/02/2021 tarihinde satışına karar verilen 3 taşınmaz yönünden 109. Madde gereği ayrıca satış günü tayin edilmesine yer olmadığına dair memur muamelesi ve kararının kaldırılması ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Yapılan inceleme sonucunda; şikayetin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra mahkemesince verilen kararın kaldırılması talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Somut olayımız ------- tarafından verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının infazı sırasında olan memur işlemini şikayet dosyasıdır. HMK'nun 394. maddesinde, ihtiyati tedbirin infazına ilişkin itiraz ve şikayetleri inceleme yetkisinin kararı veren mahkemeye ait olduğu hükmü yer almakta olup, ihtiyati tedbir kararının, icra müdürünce uygulanmış olmasının bu durumu etkilemeyeceği, zira icra müdürünün anılan konuda ihtiyati tedbir infaz memurluğu görevini yapmakta olduğu açık olmakla, icra mahkemesince ihtiyati tedbir kararına ilişkin itirazlar hakkında re’sen görevsizlik kararı verilmesi gerekmektedir. Somut olayımızda da ------- tarafından verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının infazı için icra müdürlüğü görevlendirilmiş olduğundan ve ortada bir icra takibi bulunmadığından mahkememizin görevsizliğine (..) " şeklindeki kanaat ile ; "1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli ------ gönderilmesine,(..)...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı icra memur işlemini şikayete ilişkindir. İzmir 17. İcra Müdürlüğünün 2021/2550 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklı davacılar tarafından borçlu davalı aleyhine 258.149,91 TL toplam alacağın tahsili amacıyla İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 16/02/2021 tarih 2019/186 Esas 2021/124 Karar sayılı kararına dayalı olarak 04/03/2021 tarihinde başlatılan ilamlı takip olduğu, 10/03/2021 tarihinde icra müdürlüğünün resen dayanak ilamın kesinleşmeden takibe konu edilemeyecek olması nedeniyle takip konusu ilam kesinleştiğinde borçluya icra emri tebliğine ve takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Kesinleşmeden takip konusu yapılamayacak bir ilamın takibe konu edilmesi, ancak ilgilisince İİK'nın 16. maddesi kapsamında icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılabilir. Bu husus icra müdürünce resen dikkate alınamaz....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca takibin kesinleştirilmesi isteminin reddine ilişkin icra memur işlemini şikayettir. İİK'nın 62/1. maddesinde; "itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü yer almakla birlikte, borçluya “ödeme emri tebliğ edilemese” bile, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi mevcut bulunduğu sürece borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmemesi şikayet ve itirazda bulunmasına engel teşkil etmez. Somut olayda, Ankara 7....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, memur işlemini şikayet istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
İcra takibinin kesinleştiğinden bahisle kiralananın tahliyesi istemi ile ödeme emrinin usulsüz tebliği işlemini şikayet davaları nitelikleri itibariyle ayrı ayrı davalar olup öncelikle şikayet isteminin çözümlenmesi gerekeceğinden bunun tahliye davasında ön mesele olarak kabulü gerekir. Bu durumda ödeme emrinin usulsüz tebliği işlemini şikayete ilişkin birleşen davanın tefrik edilerek sonucuna göre tahliye isteği konusunda bir karar verilmesi gerekirken temyiz inceleme yeri farklı olan iki istek hakkındaki davanın birlikte görülmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra müdürünün işlemini şikayet İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, icra müdürünün işlemini şikayet tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun kararın ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına, 19.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, memur işlemini (haciz kaldırma işlemini) şikayete ilişkindir. Adana 10. İcra Dairesinin 2018/6951 esas sayılı dosyası incelendiğinde; 30/07/2019 tarihinde müdürlükçe çeşitli bankalara müzekkereler yazılarak, "haciz tatbik edilen mezkur hesaplara 09.07.2019 tarihinden sonra gelen paralar yönünden haciz işleminin tatbiki mümkün olmadığından işbu dosyamıza şamil olmak üzere mezkur hesaplar yönünden 09.07.2019 tarihinden itibaren geçerli olmak kaydıyla hesaplara haciz konulmamasına ,09/07/2019 tarihinden sonrası var ise mevcut haciz ve blokelerin kaldırılmasına" karar verildiğinin bildirildiği görülmüştür. Adana 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 26/09/2019 tarih ve 2018/470 E 2019/658 K sayılı ilamı incelendiğinde; İİK'nun 170/a maddesi gereğince Adana 10. İcra Dairesinin 2018/6951 esas sayılı dosyasıyla yapılan takibin iptaline karar verildiği görülmüştür. İcra mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesi gerekmez. Somut olayda, Adana 3....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, icra memur işlemini şikayet ve muhtıra iptali talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İcra İflas Kanunu 16. madde. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
Madde ve 6698 Sayılı KVKK düzenlenen hükümler gereği yerine getirilemeyeceği bildirilmiş ise de bu sefer 22.12.2022 tarihli müzekkerenin taraflarına iletildiğini, (Ek-1:14/12/2022 tarihli müzekkere, 09/12/2022 banka cevabı, 24/12/2022 tarihli müzekkere) ancak 24.12.2022 tarihli müzekkereye konu memur işlemini şikayet ile müzekkerenin iptalini talep etme gereğinin doğduğunu, Şöyle ki; İİK 367. Maddesi uyarınca icra müdürlüklerinin bilgi talep etme yetkileri borçlunun mevcudu ile sınırlı olduğundan ve Bankacılık Kanunu müşteri sırrına ilişkin 73. Maddeye göre kurul başkan ve üyeleri ile Kurum personeli, Fon Kurulu başkan ve üyeleri ile Fon personeli görevleri sırasında öğrendikleri bankalara ve bunların bağlı ortaklık, iştirak, birlikte kontrol edilen ortaklıkları ve müşterilerine ait sırları bu Kanuna ve özel kanunlarına göre yetkili olanlardan başkasına açıklayamaz ve kendilerinin veya başkalarının yararlarına kullanamazlar....