e düğün hediyesi ve mehir olarak bağışladım” diye 01.09.1992 tarihli mehir senedi düzenleyip imzalamış babası ... da kefil olarak imzalamıştır. Davacı bu mihir senedine dayalı olarak ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1993/617-1994-115 sayılı dosyasında 02.08.1993 tarihinde alacak davasının yargılama açmıştır. Daha sonra davacı 28.02.1994 tarihli dilekçesi ile eşi ... ile tekrar birleştiğinden açmış olduğu mehir senedinden dolayı alacak davasıdan feragat ettiğini bildirmiş, dava feragat nedeniyle 28.02.1994 tarihinde reddedilmiştir. Davacının bu davadan evlilik birliğinin yürütülmesi amacıyla kocası ile birlikte yaşamaya başlamış olması sebebiyle davasından vazgeçtiği anlaşılmaktadır. Davacının o zamanki davranışı tartışılmayacak derecede hayatın olağan akışına uygundur. Zira bir kimsenin kısa bir süre önce fiilen bozulmuş evliliğini bir taraftan düzeltmeye çalışırken diger yandan aile birliği içinde sürtüşmeye meydan verecek biçimde ziynet alacağı davasını yürütmesi beklenemez....
Taraflar arasındaki mehir senedinden kaynaklı ziynet eşyası alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı erkek vekili tarafından 01.06.2022 tarihinde istinaf edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesince 02.06.2022 tarihli ek kararı ile sürede olmayan istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Ek kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 15.09.2022 tarihli kararı ile esastan ret kararı verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince 13.10.2022 tarihli ek kararı ile kesin nitelikli verilen 15.09.2022 tarihli esastan ret kararın temyiz yolu açık olmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) DAVA TÜRÜ : Alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz ve ziynet eşyasının aynen iadesi ya da bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, ziynet eşyalarına yönelik istemin reddine, çeyiz eşyaları yönünden 4.950 TL'nin tahsiline karar verilmesi üzerine, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlenirken düzenlenen mehir senedi ile davalının 200 gram 22 ayar altını mehir olarak vermeyi kabul ettiğini ancak bunun hiçbir zaman ifa edilmediğini, düğünde takılan ziynet eşyaları ve paranın ise davalı tarafından iş yerinde bulunan kasada muhafaza edileceği söylenerek müvekkilinden alınıp iade edilmediğini belirterek mehir ve düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla mehir alacağı için şimdilik 1.000,00 TL, düğünde takılan altınlar için şimdilik 4.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de dava değerini 186.142,50 TL olarak ıslah etmiştir....
TL manevi tazminata, ziynetlerin, mehir alacağının ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün değilse parasal karşılığının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
Somut olayda; 26.04.2014 tarihli "Mehir Senedidir Başlıklı " belgede; davalılar, mihri muaccel bedel tazminatı olarak 10.000 TL ödemeyi kabul ettiklerini , senette yazan menkul malları ve 100 gram altını teslim aldıklarını, herhangi bir vukuunda ve ayrılık durumunda eşyaları noksansız olarak teslim edeceklerini, eşyalar istenildiği anda teslim etmeye, altınlarını, bedellerini ve değerler üzerinden parasal borçlanmayı kabul ettiklerini belirtmişlerdir. Eldeki dava, mehir senedinden dolayı ziynet eşyalarının ve çeyiz eşyalarının teslimi veya bedellerinin ve tazminatın ödenmesi istemine ilişkin olduğuna göre; konunun ispat hukuku açısından ele alınması gerekir. Dava konusu eşyalar taraflar arasında senede bağlanmış olup davalıları bağlar. Taraflar arasında düzenlenen mehir senedinde çeyiz eşyalarının ve 100 gram altının açıkça davalılara teslim edildiği belirtilmiştir....
dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir . Davalı, davacı mehir olarak verilen ziynet eşyalarını davacının evi terk ederken götürdüğünü, mehir senedinde yazan eşyaların yarısının kendisine ait olduğunu, düğünde takılan altınlar davacının rızası ve iradesi doğrultusunda bozdurularak düğün masraflarının karşılandığını; ev eşyası aldıklarını, düğünde iddia edildiği miktarda altın takılmadığını, 57 adet çeyrek altın, 5 adet yarım altın, 1 adet büyük altın takıldığını; her ne kadar, annesi davalı olarak gösterilmiş ise de, mehir senedinden anlaşılacağı üzere annesinin tanık sıfatıyla imzasının bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davacının mehir senedinde yer alan ziynet ve ev eşyaları yönünden davasının kısmen kabulü ile, değerinin 1/2'si olan 12.102,50TL'nin davalılar ........
ın evlendikten sonra yurt dışına çıktıklarını, ziynet eşyalarının gümrükte el konulur diyerek davalı tarafça alındığını, sonrasında ise kendisine iade edilmediğini ileri sürerek, dava dilekçesinde cins,nitelik ve bedelleri ayrı ayrı belirtilen çeyiz ve ziynet eşyalarının davacıya aidiyetinin tespiti ile bunların mevcutsa aynen,mevcut değilse çeyiz ve ziynet eşyalarının bedeli olan 13.000 TL'nin işlemiş faizi ile birlikte davalılardan müşterek müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Temyiz Sebepleri Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebeplerini tekrarla Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; davanın kabulü yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, mehir senedinden kaynaklanan ziynet talebinin kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 220 nci, 222 nci, 226 ncı madesi, 6100 sayılı Kanun’un 6 ncı ve 190 ıncı madde, 352 nci maddesi, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi. 3....