Dava konusu uyuşmazlıkta, mahkemece ispat külfetinin davacı tarafta olduğu gözetilmeden; ispat külfetinin davalıda olduğunu kabul edip davalı tarafından mehir senedine karşılık aynı nitelikte bir belge ile iddiasını ispatlayamadığı, tanıklarının dinlenilmesine davacı tarafça muvafakat edilmediği ve davalının yemin deliline dayanmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. O halde; mehir senedinde yazılan ziynet eşyasının, davacının rızası dışında elinden alındığını ispat külfeti davacıda olduğu kabul edilerek, dosya içerisinde mevcut boşanma dosyası ve bu dosyadan tefrik edilen karşı davadaki tanık beyanları ile tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ve eksik inceleme ile davacının çeyiz senedinde yazılı ziynet eşyaları yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi Taraflar arasındaki “çeyiz eşyası alacağı” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Cihanbeyli Asliye Hukuk Mahkemesince (Aile Mahkemesi sıfatıyla) davanın kısmen kabulüne dair verilen 23.02.2012 gün ve 2010/462 E., 2012/105 K. sayılı kararın incelenmesi taraf vekillerince istenilmesi üzerine, Yargıtay 6.Hukuk Dairesinin 21.01.2013 gün ve 2012/18221 E., 2013/530 K. sayılı ilamı ile; (... Dava, çeyiz senedi uyarınca yirmi beş kalem halinde belirlenen çeyiz ve ziynet eşyasının bedelinin ödenmesine ilişkindir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında boşanma davası ve mal rejiminden kaynaklı davanın devam etmekte olduğunu, bu davaların sonuçlarının beklenmesi gerekli olduğunu, boşanma davasında davalıya atfedilebilecek bir durum olmadığını, davacının eşinden soğuduğunu bahane ederek ortak konutu terk ettiğini, mehir senedindeki borcun davacıya ödenmiş olduğunu, davacı ziynet ve çeyiz eşyalarını ve mehir senedine konu olan 80 gram altından çok daha fazlasını alarak ortak konutu keyfi bir biçimde terk ettiğini, bu nedenle davacının mehir alacağı bulunmadığını, mahkemede aksi kanaat hasıl olması halinde altın fiyatlarındaki olağanüstü artışın göz önünde bulundurulmasını ve mehir senedinde 22 ayar ibaresinin geçmediğini bu hususta bir yerel adette olmadığını, söz konusu senedin 14 ayar olarak yorumlanması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında boşanma davası ve mal rejiminden kaynaklı davanın devam etmekte olduğunu, bu davaların sonuçlarının beklenmesi gerekli olduğunu, boşanma davasında davalıya atfedilebilecek bir durum olmadığını, davacının eşinden soğuduğunu bahane ederek ortak konutu terk ettiğini, mehir senedindeki borcun davacıya ödenmiş olduğunu, davacı ziynet ve çeyiz eşyalarını ve mehir senedine konu olan 80 gram altından çok daha fazlasını alarak ortak konutu keyfi bir biçimde terk ettiğini, bu nedenle davacının mehir alacağı bulunmadığını, mahkemede aksi kanaat hasıl olması halinde altın fiyatlarındaki olağanüstü artışın göz önünde bulundurulmasını ve mehir senedinde 22 ayar ibaresinin geçmediğini bu hususta bir yerel adette olmadığını, söz konusu senedin 14 ayar olarak yorumlanması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesinde; tarafların 2010 yılında evlendiklerini, müşterek çocuklarının olmadığını, tarafların ... ülkesinde boşandıklarını, taraflar arasında 04/09/2011 tarihli mehir senedi düzenlendiğini, müvekkilinin yurt dışında yaşadığından hiç bir eşyasını yanına alamadığını, mehir senedindeki ziynetler ve çeyiz eşyaları ile davacının şahsi eşyalarının davalının uhdesinde kaldığını belirterek; mehir senedinde yazılı çeyiz eşyalarının, mehir senedinde yazılı altınlardan 9 adet 200 gram ağırlığında altın bilezik ve 1 adet 65gram altın bileziğin ve davacının şahsi eşyalarının...
Davalı erkek istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ziynetlerin kadında kaldığını, araç ve taşınmazın alımında davacının hiçbir katkısının olmadığını, mehir borcu taahhüdünün olmadığını, katılma alacağı değer artış payı alacağı olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Açılan dava mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak davası ve mehir senedinden kaynaklanan alacak davasıdır. HMK'nın 355. maddesi uyarınca re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında, istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı kadın dava dilekçesinde 250 gram mehirinin aynen iadesini, aksi takdirde bedelini talep etmiştir. Mehri müeccel; ileriye yönelik bir bağışlama vaadidir. Bu durum Borçlar Kanunu 238. Maddesinde düzenlenmiş bağışlama vaadidir. Bağışlama vaadinin geçerliliği yazılı olma koşuluna bağlıdır....
Çeyizler bakımından ise ; Dava konusu çeyiz eşyaları senede bağlanmıştır. Davacının senette yer alan ve davalılara teslim edildiği belirtilen çeyiz eşyalarını teslim aldığına dair senette imzası ya da bir kabulü yoktur. Bu durumda ispat yükü senette yer alan çeyiz eşyaları bakımından davalılarda olup davalılar senette belirtilen yükümlü lüklerini yerine getirdiklerini ispatlamak zorundadır. Mahkemece dava konusu edilen ziynet ve çeyiz eşyaları bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmamıştır. Mahkemece yapılması gereken ziynet ve çeyiz eşyalarının değerinin tespiti için konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınması zorunluluk arzetmektedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; 1- Davanın KISMEN KABULÜ ile; Mehir senedinden kaynaklı ziynet alacağı yönüyle; 22 ayar 20 gram altının aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün bulunmaması halinde 1.000.TL 'sinin dava tarihi olan 11/02/2019 tarihi itibari ile 3.220.TL'sinin ıslah tarihi olan 13/03/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte toplam 4.220.TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2- Mehir senedinden kaynaklı eşyalar yönüyle talebin REDDİNE karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"Davacı ... ile davalılar 1-... 2-... aralarındaki ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi davasına dair .... Aile Mahkemesinden verilen 30.04.2013 günlü ve 2012/509 E.- 2013/920 K. sayılı hükmün Bozulması hakkında dairece verilen 02.04.2015 günlü ve 2014/12992 E.- 2015/5549 K. sayılı ilama karşı davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalılardan .... ile evlendiğini ve evliliklerinin 3 ay sürdüğünü, davalının müvekkili evden kovduğunu, mehir senedinde yazılı çeyiz eşyalarının ... ve ..'daki müşterek evde kaldığını; ziynetlerin ise davalıda olduğunu belirterek, mehir senedinde yazılı ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine mümkün olmaması halinde bedeli olan 60.000 TL'nin davalılardan faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Yapılan yargılama,toplanan deliller,tanık anlatımları,istinaf mahkemesi kaldırma ilamı,bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar davalı tarafça TBK 296/2. maddesine dayanılarak murisin mali durumunun bağışlamayı yerine getiremeyecek duruma geldiği,ifa yükümlülüğünün ortadan kalktığı savunmasında bulunulmuş ise de toplanan deliller ile tanık anlatımlarından murisin bağışlama sözleşmesinden sonra mali durumunun iddia edildiği şekilde kötüleşmediği,TBK 296/2 maddesi koşullarının gerçekleşmediği,davacı tarafın iddiasını yazılı mehir senedine dayandırmasına karşılık,davalı tarafın mehir senedinden kaynaklanan borcun ifa edildiğinin geçerli bir delille ispat edilemediği,davalı mirasçıların miras hisseleri oranında senette yazılı ziynet eşyaları ile çeyiz eşyalarından hiç alınmayanlar ile icra dosyasından haczedilip iade edilmeyenlerden sorumlu oldukları,istinaf mahkemesi karar sonrasında alınan bilirkişi raporu ile mehir senedinde ve dava dilekçesinde belirtilen ziynet...