İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; 1)A-Davanın KABULÜ İLE ; 1- Mehir senedinde yer alan ,ziynetlere ilişkin; davacının davalıdan 150 gr altının bedeli olan 32.400.TL alacağı olduğunun ve eşyalara ilişkin 4.825.TL alacağı olduğunun toplam mehir senedinden kaynaklı 37.225.TL alacağı olduğunun tespitine, dava değeri gözetilerek 4.000.TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine , 2- Şahsi eşyalara ilişkin davacının davalıdan 3.525.TL alacağı olduğunun tespiti ile dava değeri gözetilerek 1.000.TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, ayrıca dava dilekçesinde alacağın tespiti istemini içermeyen davada tespit yönünde karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının mehir senedindeki ev eşyalarını müşterek haneden aldığı, mehir senedindeki ziynetin ise davalılar tarafından elinden zorla alındığını ispatlayamadığı gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müşterek haneden darp edilerek ayrıldığını, mehir senedindeki ziynet ve ev eşyalarını yanında götüremediğini belirterek davanın reddini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, mehir senedinden kaynaklanan alacak davasıdır....
Bu itibarla davacının sunduğu yazılı belge geçerlidir ve tarafların açık iradelerini ifade etmektedir.Bu yönde belgenin varlığını mehir alacağı olduğunu belirten davacı ispat etmiştir. Taraflar arasında düzenlenen ancak dini nikah merasimi sırasında yapıldığı belirlenen 05/09/2013 tarihli, tarafların ve tanıkların imzalarının yer aldığı yazılı belge ile davalı tarafından davacıya mehri müeccel olarak 1.5 kg şart koşulan altın ödenmesininin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır." şeklindeki gerekçeyle; "Davanın KISMEN KABULÜNE, Davacının Mehir senedinden kaynaklanan alacağı olan 1,5 Kg (1500 gram) altının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde bedeli olan 217.500- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine," karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı tarafça davalı aleyhine açılan ziynet alacağı davasında, ziynetlerin bir kısmının davalının ailesi tarafından alındığı, bir kısmının davalı tarafından harcandığı, bir kısmının ise müşterek konutta kaldığının iddia edildiği, işbu davanın kişisel eşyanın iadesi davası olup HMK'nın 9/1 maddesi gereğince dava tarihinde davalının ikametgah mahkemesi yetkili olmakla, ziynet eşyaları yönünden verilen yetkisizlik kararı doğru olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlenirken düzenlenen mehir senedindeki ziynetlerin davalı tarafından borç olarak alındığını ancak iade edilmediğini, eşyaların davalıda kaldığını ayrıca mehir senedinde mehir tazminatı ödenmesinin kararlaştırıldığını belirterek mehir senedinde belirtilen eşya, altın ve mehir tazminatı ile düğünde takılan altın ve paraların aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 2.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 21/03/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile de, mehir senedinde yer alan ziynetler yönünden dava değerini fiili ödeme günündeki rayiç değerleri üzerinden şimdilik 559.775,00 TL olarak, mehir tazminatı yönünden ise 8.657,11 TL olarak ıslah etmiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mehir alacağına ilişkin talebin de reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle, mehir alacağına ilişkin hükmün kaldırılarak mehir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu, ziynet ve mehir alacağı talebine ilişkindir. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
Somut olayda; Taraflar arasında düzenlenen 09.11.2006 tarihli mehir senedinde, toplam 14 kalemde belirtilen altın ve ev eşyalarına ilişkin olarak "yukarıdaki eşyaları .... ya aşağıdaki şahitler huzurunda mihir olarak veriyorum" şeklinde yazıldığı, dava dilekçesinde ise davacının, ziynet eşyalarının elinden kandırılmak suretiyle alındığını iddia ettiği görülmüştür. Bu durumda; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, mehir senedinde belirtilen ziynet eşyalarının davacı kadına teslim edildiği ancak davacı kadının rızası dışında elinden alınıp alınmadığı hususunda olduğu anlaşılmıştır. Eldeki dava, mehir senedinden dolayı ziynet eşyalarının teslimi ya da bedellerinin tahsili istemine ilişkin olduğuna göre; konunun ispat hukuku açısından ele alınması gerekir. Dava konusu eşyalar taraflar arasında senede bağlanmış olup davalıyı bağlar....
Somut olayda, davacı kadın; mehir senedindeki ziynet ve diğer eşyaların kendisine teslim edildiğini, ancak daha sonra ziynet eşyalarının elinden alınarak davalı kayınpeder ....... kasasına konulduğunu, müşterek konutta kalan diğer ev eşyalarının ise kendisinin evden ayrılmasından sonra her iki davalı tarafından alınıp götürüldüğünü ileri sürmüştür. Diğer bir ifade ile davacı kadının iddiası mehir senedinde yazılı eşyaların kendisine teslim edilmediği değil, bir süre sonra eşi davalı ... ile ayrılması sonucu, davalıların yedinde kaldığıdır. Dosya kapsamında toplanan delillerden; dava konusu mehir senedindeki ev eşyalarının davacı kadına teslim ediliği ve davacı ile davalı ...'...
Aile Mahkemesinin 2020/39- 133 E-K sayılı kararı ile boşandıklarını, kararın temyiz incelemesinde olduğunu, davalının mehir senedi ile 250 gram altının müvekkiline verileceğini taahhüt ettiğini ancak edimini yerine getirmediğini, 250 gram altının aynen olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesini istediklerini, müvekkiline nişan ve düğünde ziynet eşyası takıldığını, ziynet eşyalarından 5 adet çeyrek altın ve 125,86 gram ağırlığında 5 adet 22 ayar bileziğin 24/12/2018, tarihinde 22 ayar zincirin 01/01/2019 tarihinde davalı tarafından bozdurulduğunu, 14 adet çeyrek altının da davalı tarafından bozdurulduğunu, davalının 24/12/2018 tarihinde bozdurduğu ziynet eşyaları ile aynı gün 34 XX 417 plaka sayılı aracı satın aldığını, diğer ziynet eşyalarından elde ettiği kazançla bedelli askerlik borcunu ve düğün salonu borcunu ödediğini, ziynet eşyalarından araç alınan kısma ilişkin değer artış payı talepleri olduğunu, geriye kalan zincir ve 14 adet çeyrek altının aynen iadesine, mümkün...
Davacı, dava dilekçesine ekli tarihsiz mehir senedine dayalı olarak talepte bulunmuş olup, mehir senedinde açıkça senetteki ziynet ve çeyiz eşyalarının davacıya bağış edildiği belirtildiğinden, Mahkemece, bu senedin kapsamı gözetilmek suretiyle ziynet eşyaları yönünden de talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yalnızca çeyiz eşyalarına yönelik kabul kararı verilmekle çelişkiye düşülmüş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 3-Davaya dayanak tarihsiz mehir senedinde kefil olarak görünen davalı ... davacının eski eşidir. Hal böyle olunca, her iki davalının birlikte, mehir senedinde belirtilen ziynet ve çeyiz eşyalarını davacıya teslim etmeyi taahhüt etmiş olmalarının kabulü zorunludur....