Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre dava konusu mehir alacağının mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel ) bir alacak mı yoksa bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak mı olduğunun tespiti gerektiği, zira sunulan belge içeriğinden bu ayrımın yapılamadığı, bu ayrımın yapılabilmesi için delillerin toplanıp tartışılmasının gerektiği, taraflar arasında mehir senedinden kaynaklanan bir sözleşme ilişkisinin bulunduğu ve Yargıtay uygulamalarına göre uyuşmazlığın mehri muaacelden (Aile Hukuku) kaynaklı ise Aile Mahkemesi'nin, mehri müeccelden (BK/TBK) kaynaklı ise Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu, bu konudaki tespitin öncelikle Aile Mahkemesince yapılması gerektiği, yine davacının evliliğin yıpranma bedeli adı altında manevi tazminat talebinin de bulunduğu göz önüne alındığında sonuç olarak ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir....

tarafından düğünde takılan altınlar ile 200 gram mehir altını ve mehir eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, 17/07/2020 tarihli dilekçesi ile de dava değerini 94.605,00 TL olarak ıslah etmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2021 NUMARASI : 2020/388 ESAS - 2021/50 KARAR DAVA KONUSU : Mehir Senedinden Kaynaklı Alacak KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında Ankara 7. Aile Mahkemesi'nin 2020/294 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açıldığını, 300 gram altın yazılı mehir senedi olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi KARAR Uyuşmazlık, eşler arasında imzalanan mehir senedinden kaynaklanmakta olup incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 3.Hukuk Dairesine aittir. Dosyanın, Dairemize geliş tarihi ise 03/4/2015 dir. 6644 Sayılı Yargıtay Kanuu İle Hukuk Muhakemelerİ Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 2.maddesi ile 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60.maddesinde yapılan ve 11.04.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren değişiklik kapsamında görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İş bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir 24/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R - Dava, alacak hukukuna ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın çözümünde TMK.'nun 2. kitabının uygulanacağı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, tarafların evli olmadığından uyuşmazlığın Borçlar Kanunu kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Bir uyuşmazlığa TMK.'nun 2. kitabında düzenlenen evlenme hukukunun uygulanabilmesi için, yasanın öngördüğü şekliyle taraflar arasında geçerli bir evlilik ilişkisinin bulunması gerekmektedir. Somut olayda ise davacı vekili, müvekkili ile aralarında gayrı resmi evlilik yaşanan davalının mehir senedinden kaynaklanan borçlarını ödemediğini belirterek, senette yazılı eşya bedeli ile senette yer alan 50.000 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiştir....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Mehir Senedinden Kaynaklı Alacak-Eşya alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından taşınmazdan kaynaklı aleyhe hükmedilen alacak yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar “78.630,00 TL” olarak belirlenmiştir....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan Ramazan'ın müvekkilinin eski eşi olduğunu, davalıların müvekkilinin mehir senedinden kaynaklı alacağını ödememeleri neticesinde davalılar aleyhine icra takibine başlandığını, davalıların haksız itirazı neticesinde takibin durduğunu belirterek davalıların Cihanbeyli İcra Müdürlüğünün 2018/46 E sayılı dosyasına yaptıkları itirazın iptali ile haksız ve kötü niyetli davalılar aleyhine % 40'tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, mehir senedinde bulunan imzaların müvekkillerine ait olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın kabulüne karar verilmiştir....

        , mehir senedinin hukuken hükümsüz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

        , mehir senedinin hukuken hükümsüz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

        Yukarıdaki açıklamalar ışığında yapılan değerlendirmede, davaya konu mehir senedinin 29/04/1984 tarihinde düzenlendiği, senette herhangi bir ifa zamanı kararlaştırılmadığı, bu nedenle genel kural gereği borcun doğduğu anda muaccel olduğu ve dolayısıyla zaman aşımı süresinin bu tarihte işlemeye başlayacağı anlaşılmaktadır. Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nun 125. Maddesi hükmüne göre alacak 10 yıllık zaman aşımına tabidir....

        UYAP Entegrasyonu