WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(BK m.238/1) Somut davanın dayanağını, taraflar arasında düzenlenen 03/10/2010 tarihli mehir senedi oluşturmaktadır....

Davacı iddiasını varlığı inkar edilmeyen adi yazılı belge niteliğindeki mehir senedi ile kanıtlamıştır. Davalı bunun aksini iddia ettiğine göre, 6100 sayılı HMK.nun 201. maddesi gereğince, (Mülga HUMK.nun 290. maddesi) senede karşı senetle ispat kuralı gereğince savunmasını tanıkla ispat edemez. Yine aynı kuvvette yazılı belgeyle ispat etmesi gerekir. Davalı böyle bir belge ibraz edememiştir. Davalı delil listesinde yemin deliline de dayanmadığından mehir senedindeki taahhüdünü yerine getirdiğini hiçbir yasal delil ile kanıtlayamamıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru değildir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar evlenirken hibe senedi adı altında Noter'de düzenlenen 06/11/2002 tarihli senet ile 500 gram altının davalı tarafından davacıya hibe edildiğinin yazıldığı, senedin davalı tarafından hibe eden sıfatı ile davacı tarafından ise hibeyi kabul eden sıfatı ile imzalandığı, işbu senedin evlenme nedeni ile düzenlenen bir mehir senedi olup senetteki edimin yerine getirilmediği iddiası ile açılan işbu davanın TMK'nın 226. Maddesi gereğince kişisel malların iadesine ilişkin olup aile hukuku hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiğinden İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen görevsizlik kararında isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar evlenirken hibe senedi adı altında Noter'de düzenlenen 06/11/2002 tarihli senet ile 500 gram altının davalı tarafından davacıya hibe edildiğinin yazıldığı, senedin davalı tarafından hibe eden sıfatı ile davacı tarafından ise hibeyi kabul eden sıfatı ile imzalandığı, işbu senedin evlenme nedeni ile düzenlenen bir mehir senedi olup senetteki edimin yerine getirilmediği iddiası ile açılan işbu davanın TMK'nın 226. Maddesi gereğince kişisel malların iadesine ilişkin olup aile hukuku hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiğinden İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen görevsizlik kararında isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

    CEVAP: Davalı vekili 06/02/2018 tarihli dilekçesinde özetle; Tarafların 2007 yılında evlendikten sonra aralarında çıkan şiddetli geçnimsizlik sonucu 2017 yılında boşandıklarını, davacı yan tarafından taleplerinde mehir senedine dayanıldığını, bu mehir senedinin geçersiz olduğunu, mehir senedinin 18/06/2007 tarihinde taraflarca imzalanmış oduğunu, genel hükümlere göre 10 yılık zamanaşımının dolduğunu, davanın esasına girilmeden önce zamanaşımı yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlenirken düzenlenen mehir senedi ile 22 ayar 200 gram altının mehir olarak belirlendiğini, ancak mehir ediminin ifa edilmediğini belirterek aynen iade, olmadığı takdirde tahsil tarihindeki bedelinin ödenmesine karar verilmesini talep etmiş, 1.000,00 TL bildirdiği dava değerini ıslah dilekçesi ile 88.400,00 TL olarak ıslah etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mehir ediminin eksiksiz ifa edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile dava dışı Adem'in 01/07/2010 tarihinde evlendiklerini, dava dışı Adem ile davalı babası Mehmet Kaya'nın müvekkiline mehir senedi ile taahhütte bulunduklarını, davalının, müvekkilinin boşandığı eşinin babası olup müvekkiline dava konusu mehir senedi ile yazılı olan altın ve eşyaları vermeyi taahhüt ettiğini, ancak 100 gram altının hiçbir şekilde alınmadığını, müvekkilinin mehir senedinde yazılı olan diğer eşyaları alamadan baba evine dönmek zorunda kaldığını belirterek mehir senedindeki eşyaların aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte şimdilik 12.600,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de dava değerini 34.100,00 TL olarak ıslah etmiştir....

    (BK m.238/1) Taraflar arasındaki davanın dayanağı olan sözleşme (mehir senedi) yazılı olarak düzenlenmiş olup, mehirde belirlenen bedelin ne zaman ödeneceğine ilişkin bir kaydın bulunmadığı, davacının talebi, mehir olarak ödenmiş olan (mehri muaccel) bir alacak değil, bağışlama vaadi şeklinde (mehri müeccel) niteliğinde mehir senedinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olduğu, bila tarihli şahitler huzurunda düzenlenen ve dosyada sureti bulunan mehir senedinde de "mihri müeccel" ibaresinin yazılı olduğu, dava dilekçesi ekinde olan sözleşmedeki ziynetlerin ise mehir alacağı olmayıp, ziynet eşyalarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı İbrahim evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, diğer davalının da senedi kefil olarak imzaladığını, ancak senet ediminin ifa edilmediğini belirterek mehirde belirtilen ziynet ve eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 10.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş, 10/11/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile de dava değerini 191.480,00 TL olarak ıslah etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya mehir senedinde vadedilen ziynet eşyalarının düğünde takıldığını, halen davacının zilyetliğinde olduğunu, mehirdeki eşyaların da tamamının alınarak davacıya teslim edildiğini, davacının, davalı eşi aldatması ardından davalı eşin müşterek haneden ayrıldığını, mehir senedindeki tüm eşyaların da davacıda bulunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlenirken düzenlenen mehir senedi ile davalının 200 gram 22 ayar altını mehir olarak vermeyi kabul ettiğini ancak bunun hiçbir zaman ifa edilmediğini, düğünde takılan ziynet eşyaları ve paranın ise davalı tarafından iş yerinde bulunan kasada muhafaza edileceği söylenerek müvekkilinden alınıp iade edilmediğini belirterek mehir ve düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla mehir alacağı için şimdilik 1.000,00 TL, düğünde takılan altınlar için şimdilik 4.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de dava değerini 186.142,50 TL olarak ıslah etmiştir....

    UYAP Entegrasyonu