WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dilekçesinde dava değerinin 1.000,00 TL üzerinden açıldığı, 250,00 TL'nin hiç ifa edilmediği iddia edilen mehir altınına, 750,00 TL'nin ise düğünde takılan ziynet ve paraya ilişkin olduğu ancak 50 gram mehir altını yönünden ıslah yapılmadığı, kararda 50 gram mehir alacağı için hiç hüküm kurulmadığı, HMK 305/A maddesi gereğince hüküm kurulmayan hallerde mahkemenin hükmünü tamamlayabileceği hususu da birlikte gözetilerek yukarıda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere davalının istinafının kısmen kabulü ile HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; evlenirken düzenlenen mehir senedinde belirtilen 100 gram altından 32 gram altının satılmadığını, mehir senedinde yer alan eşyaların ise davalı Mustafa'da kaldığını belirterek ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı taktirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 31.500 TL 'nin davalılar T7 Raif'tan faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; mehir senedindeki 100 gramın eksiksiz olarak alındığını, ziynet eşyalarının davacı da olduğu belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı T8 vekili cevap dilekçesinde özetle; davada davalı sıfatının olmadığını, 100 gram mehir altının davacıya eksiksiz olarak takıldığını, bağıştan rücu edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2023 NUMARASI : 2022/731 ESAS, 2023/53 KARAR DAVA KONUSU : MEHİR ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Boşanma ,ziynet ve mehir talebinde bulunulduğu, mehir talebinin tefrik edildiğini, mehir alacağı ile ilgili, erkeğin ,kadına; mehir olarak 1 adet 22 ayar 40 gram bilezik, 1 adet 22 ayar 4 gram altın alyans, 1 adet 22 ayar 3,5 gram tektaş yüzük vermeyi taahhüt ettiğini bu nedenle belirtilen ziynetlerin tarafına verilmesini talep ve dava etmiştir ....

Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, mehir senedinde yazılı olan 22 ayar 210 gr. altının davalıdan aynen alınarak davacıya verilmesine, olmadığı takdirde bedeli olan 16.894,50 TL.'...

    Eldeki dava, mehir senedinden dolayı ziynet eşyalarının teslimi ya da bedellerinin tahsili istemine ilişkin olduğuna göre; konunun ispat hukuku açısından ele alınması gerekir. Dava konusu ziynet eşyaları taraflar arasında senede bağlanmış olup bu senet davalıları bağlayıcı niteliktedir. Taraflar arasında düzenlenen çeyiz senedinde açıkça, davacı kadına ait olduğu kabul edilen ziynet ve çeyiz eşyalarının davalılara teslim edildiği ve davalılar tarafından da teslim alındığına dair tutanak imza altına alınmıştır. Dolayısıyla, çeyiz senedindeki bu beyanların aksini, ziynet eşyalarının davacıda olduğu iddiasını davalılar aynı nitelikte bir delille ispatlamakla yükümlüdür. Somut olayda; davalıların, çeyiz senedinde yazılı ziynet ve çeyiz eşyalarını teslim alarak senedi "eşyaları teslim alanlar" sıfatı ile imzaladıkları ve imzalarını inkar etmedikleri anlaşılmaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Mehir Alacağı- Alacak -Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar ile kadının kabul edilen mehir alacağı talebi ile kendi para alacağı talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması Anayasa hükmüdür (m. 141/3)....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/540 KARAR NO : 2022/527 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BÜNYAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2021 NUMARASI : 2020/20 Esas - 2021/353 Karar DAVA KONUSU : Ziynet eşya ve çeyiz eşya alacağı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, boşanma kararının kesinleştiğini, düğün öncesinde 26.08.2011 tarihinde nikah sırasında müvekkiline mehir senedi mahiyetindeki çehiz eşya senedi orada bulunan şahitlerin de imzası ile verilmiştir, söz konusu senette yer alan ziynetlerin ve eşyaların tamamı davalılarda kalmış ve bu güne kadar da müvekkiline verilmediğini...

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/899 KARAR NO : 2022/956 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BÜNYAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2021 NUMARASI : 2020/20 2021/353 DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Eşya Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, boşanma kararının kesinleştiğini, düğün öncesinde 26.08.2011 tarihinde nikah sırasında müvekkiline mehir senedi mahiyetindeki çehiz eşya senedi orada bulunan şahitlerin de imzası ile verilmiştir, söz konusu senette yer alan ziynetlerin ve eşyaların tamamı davalılarda kalmış ve bu güne kadar da müvekkiline verilmediğini...

        Davacı vekili dava dilekçesinde, mehir senedinde yazılı eşyalar ile babaevinden çeyiz olarak getirilen eşyaların ve arsanın aynen iadesini ya da bedeli olan 12.530 TL'nin tahsilini talep etmiştir. Davalı, altınların davacının üzerinde olduğunu, ,oturma grubu ve fırının evde konacak yer olmadığından davacı tarafından davacının babası evine götürüldüğünü, mehir senedinde yazılı arsa ile ilgili taaahhüdün davalının babası tarafından imzalanmadığını davalının böyle bir arsasının da bulunmadığını ,diğer eşyaları teslime hazır olduğunu savunmuştur. Davacı kadın dava konusu edilen mehir senedinde yazılı 100 gr altının, oturma grubunun, fırının davalıda kaldığını, verilmesi kararlaştırılan arsanın halen verilmediğini ve dava sırasında teslim edilmeyen tencere takımı ,ütü masası, büyük tüp ve sininin de davalıda kaldığını ileri sürmüş; dinlettiği tanıkların beyanı ile iddiasını ispat edememiştir....

          ye mehir olarak verildiğini mal kaçırma amaçlarının olmadığını, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı ..., cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, tasarrufun muvazaa ile düşük değerli işlemler ile yapıldığı ve tasarrufta bulunan davalıların borçlunun gelini ve eşi oldukları, dikkate alınarak her ne kadar ...'ye yapılan satışın yöresel örf gereği mehir olduğu iddia edilse de, borçluların yaptıkları tasarrufların iptaline ilişkin mahkemenin bu tasarruf dışında 2013/188,191 ve 190 esas numaralı dosyaların da bulunduğu, davacı tarafından borçluların mal kaçırmak amacını güttüklerinin malların çeşitli sebeplerle 3. kişilere devredildiğinin iddia edildiği görülerek davalıların taşınmazların mehir olarak devredildiği iddiasına hakkaniyet gereği itibar edilmediği, alacaklılara zarar verme kastı ile hareket ettiklerinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu