WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı iddiasını varlığı inkar edilmeyen adi yazılı belge niteliğindeki mehir senedi ile kanıtlamıştır. Davalı bunun aksini iddia ettiğine göre, 6100 sayılı ...nun 201. maddesi gereğince, (Mülga HUMK.nun 290. maddesi) senede karşı senetle ispat kuralı gereğince savunmasını tanıkla ispat edemez. Yine aynı kuvvette yazılı belgeyle ispat etmesi gerekir. Davalı böyle bir belge ibraz edememiştir. Davalı delil listesinde yemin deliline de dayanmadığından mehir senedindeki taahhüdünü yerine getirdiğini hiçbir yasal delil ile kanıtlayamamıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru değildir…) gerekçesiyle dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "...davacının mehir senedinde taahhüt edilen 100 gram 18 ayar bileziğin 6 bilezik şeklinde kendisine takıldığını ancak davalı tarafından elinden zorla alındığını beyan ettiği görülmüştür. Eldeki davada, mehir senedi ile davacıya 100 gram 18 ayar bileziğin taahhüt edildiği hususunda bir tereddüt bulunmamaktadır. Uyuşmazlık davacının kendisine teslim edilen 100 gram 18 ayar bileziğin iadesi noktasında toplanmaktadır. Davacı kadının iddiası, altınların elinden zorla alındığıdır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Taraflar evlenirken mehir senedi düzenlendiği, 500 gram altının mehir bedeli olarak ödeneceğinin vaadedildiği, her ne kadar senette 500 gram altının ayarı belli değil ise de, davacının 22 ayar olduğunu iddia ettiği, bilirkişinin de 22 ayar altın üzerinden hesaplama yaptığı, davalının rapordaki aleyhe hususları kabul etmemekle birlikte yeniden rapor alınması talebinin olmadığını belirtmesi nedeni ile 500 gram altının 22 ayar olduğunun kabul edilmesi gerektiği, her ne kadar davalı bir takım delillerinin toplanmadığını iddia etmiş ise de, dosyaya ibraz ettiği ses kaydının hukuka aykırı delil olduğu, düğünde takılan ve sonradan birikimlerle alınan altınların mehir olarak kabulüne imkan bulunmadığı, bu nedenle davalının bankalara ilişkin delilinin toplanmamasında isabetsizlik olmadığı, senet metninde 500 gram altının davacıya teslim edildiğine dair bir ibare olmadığı, senetten kaynaklanan edimi yerine getirdiği ispat külfetinin davalıya ait olup...

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nce; Dava konusu sözleşme incelendiğinde, alacaklı sıfatıyla davacı Fatma'nın, borçlu sıfatıyla ise davalı T5'in yer aldığı, kefil sıfatıyla Nasır Özdemir'in yer aldığı sözleşmenin, davacı Fatma ile davalı Mustafa'nın 23/07/2015 tarihinde evlendikleri, mehir senedinin 26/07/2015 tarihinde düzenlendiği, buna göre taraflar evliyken düzenlenen mehir senedi bakımından taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacıya evlilik nedeni ile hediye edilecek eşyaları gösteren mehir senedine dayalı olduğu anlaşılmakla; taraflar arasındaki evlilik bağı sona ermiş olsa dahi yukarıda açıklandığı üzere evlilik sebebiyle davalı koca tarafından hediye edileceklerden kaynaklı alacak talebinin aile mahkemesinin görevine girdiğinden karşı görevsizlik kararı verilmiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar evlenirken mehir senedi düzenlendiğini, mehir senedine konu ziynet eşyalarının hiç ifa edilmediğini, mehirdeki eşyaların ise müşterek hanede davalıda kaldığını belirterek mehirde belirtilen ziynet ve eşyalar için şimdilik 6.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 19/11/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile de, vakıa ıslahı yapmak sureti ile mehir senedindeki ziynet eşyalarının 80 gramının ifa edildiğini, geri kalan kısmının ise davalı tarafından harcanıp, iade edilmediğini belirterek 23,79 gram altın yönünden davasını 11.296,44 TL olarak, mehirde belirtilen diğer eşyalar yönünden davasını 13.660,00 TL olarak ıslah etmiştir....

    nin mehir senedi verdiğini, mehir dışında kendisine düğününde 6 adet bilezik ve 5 adet de çeyrek altın takıldığını, mehir olarak verilen ve düğünde takılan tüm ziynetleri düğünden 5 ay sonra davalı ... tarafından düğün borçları nedeniyle davalı ...'ten istediğini ve elden çıkarıldığını, davalı ...'in evle ilgilenmemesi üzerine çocuklarını alıp babasının evine gittiğini, bu safhada evlilik birliği içerisinde edinilen 9 kalem eşyanın davalı ... tarafından müşterek hanenin kapı kilidi kırılarak alındığını belirterek, çamaşır makinesi ve mehir olarak verilen altınların dava tarihi itibariyle değerinin tespiti ile davalı ...'den tahsiline, mehir dışında takılan diğer altınların dava tarihi itibariyle değerinin tespiti ile davalılardan birlikte tahsiline, 9 kalem eşyanın değerinin dava tarihi itibariyle tespiti ile malların tasfiyesi hükümlerine göre 1/2 sinin değerinin tespiti ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Aile Mahkemesinin 2016/538 Esas 2016/1532 Karar sayılı dosyası ile boşandıklarını, mehir senedi ile kendisine verilen eşyaların davacıya verilmediğini, 250 gram 22 ayar altının ve 1.000Euro'nun aynen iadesine, aksi kanaatte 60.782,00TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Davalı vekili cevap dilekçesi ile; öncelikle davanın görevsiz mahkemede açıldığını, görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğunu, iddiaları kabul etmediklerini, davacı tarafça delil olarak bildirilen protokolde bulunan yazılar ve müvekkilinin adına atfen atılı imzanın müvekkiline ait olmadığını, imza ve yazı incelemesi taleplerinin olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte dava konusu protokolün geçerli bir mehir senedi olmadığını, muhtar ve tanık imzası bulunmayan bu protokolün geçerli olmadığını, haksız açılan davanın reddine, alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere davacı tarafın kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava ; Alacak (Mehir Senedi Sözleşmesinden Kaynaklanan)" istemine ilişkindir. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesi'ne ilişkin iş bölümü kararının 1....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/12/2013 NUMARASI : 2010/680-2013/1055 Taraflar arasındaki mehir senedi alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 968,00 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 16.09.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı Mehmet ile müvekkilinin 08.07.2020 tarihinde evlendiklerini, evlilik sırasında mehir senedi düzenlendiğini, senede göre davalıların 30.000,34 XX 753 gram altın ve çeyiz eşyasını mehir olarak ödemeyi kabul ve taahhüt ettiklerini, davalı Hacı Hasan'ın kefil sıfatıyla senette imzasının bulunduğunu, taraflar arasında boşanma davasının bulunduğunu, mehir senedinin muacceliyet kesbettiğini belirterek senede konu ziynet eşyası ve tazminatın davalılardan tahsiline, davalılar adına kayıtlı taşınır ve taşınmazlara ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı Hacı Hasan vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazında bulunduklarını, kefaletin şekil şartlarının oluşmadığını, kaldı ki müvekkilinin mehir senedine dayalı olarak davacıya bir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

        UYAP Entegrasyonu