Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının dava tarihinden önceki beş yıllık süre zarfından dava konusu markayı iptali istenilen 43. sınıf emtialar ile ilgili KHK'nın 14. maddesi kapsamında kullandığını kanıtlayamadığı, karşı dava yönünden ise, ibareli markanın 25/06/2014 tarihinde tescil edildiği, karşı davanın ise 21/11/2013 tarihinde açıldığı, yani dava tarihinde tescilli marka olmaması sebebiyle hükümsüzlük davasının mevsimsiz açıldığı, bir başka deyişle dava tarihinde markanın hükümsüzlüğü talebi koşullarının mevcut olmadığı, markaya tecavüz edildiğine dair somut bir delilin de sunulmadığı gerekçesiyle, asıl davanın kabulü ile, davalı adına tescilli 2005/17397 sayılı markanın, 43. sınıf yönünden kısmen iptaline ve sicilden terkinine, karşı davanın ise, reddine karar verilmiştir....

    DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının 2003/22717 numaralı "BRAUMASTER" ibareli markayı adına marka olarak tescil ettirdiğini, ancak markanın esas ve tek unsuru olan "BRAUMASTER" ibaresinin ayırt edici niteliği bulunmayan, vasıf bildiren ve bir mesleğin adı olan bir ibare olduğunu, bu nedenle 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin (556 sayılı KHK) 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (a), (c), (d), (f) ve (k) bentlerine göre marka olarak tescil ettirilemeyecek işaretlerden olduğunu, ayrıca davalının anılan markayı tescil ettirdiği sınıflarda kullanmadığını ileri sürerek davaya konu markanın hükümsüzlüğü ile iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilin markasının ayırt edicilik şartlarını taşıdığını, herkesin kullanımına açık olmadığını, halkı yanıltıcı nitelikte olmadığını ve kullanıldığını savunarak davanın reddini istemiştir. III....

      Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü Taraflar arasında görülen davada Ankara 2....

        Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü Taraflar arasında görülen davada Ankara 2....

          Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 06/05/2015 tarih ve 2014/571-2015/78 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalının, müvekkili adına 11 ve 35. sınıfta tescilli 2006/261622 sayılı "..." isimli markanın hükümsüzlüğü için ... Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 2011/17 esas sayılı dosyasında dava açtığını, davalının 2003/12791 sayılı "casa" markasını kullanmadığını ileri sürerek, davalı adına tescilli 2003/12791 sayılı "casa" ibareli markanın 556 sayılı KHK'nın 14. ve 42. maddeleri uyarınca hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....

            Davalı ----- vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı ------ vekili tarafından ------ tescil sayılı markanın hükümsüzlüğü talebiyle Kurum aleyhine açılan davanın haksız ve yersiz olup reddedilmesi gerektiğini, 6769 sayılı Kanunun 25/3 maddesi uyarınca marka hükümsüzlük davasının, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılabileceğini, markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum'un taraf gösterilmeyeceğini, doktrinde belirtildiği gibi itiraz edilmediği ve----tarafından nihaî olarak karara bağlanmadığı için kesinleşmemiş ------kararları aleyhine dava açılamayacağını, kesinleşmiş ------- kararı iptal davasının dinlenme şartı olduğunu, itirazda bulunulmamasının davacının dava açma hakkından vazgeçtiği anlamına geldiğini, herhangi bir itirazda bulunulmaması üzerine tescil edilmiş markalar hakkında hükümsüzlük davası açılması durumunda da -----değil yalnız marka sahibine husumet yöneltilebileceğini, Yargıtay kararlarında da markanın...

              Davalı ----- vekili cevap dilekçesini duruşmada tekrarla; davacı ------ vekili tarafından ------ tescil sayılı markanın hükümsüzlüğü talebiyle Kurum aleyhine açılan davanın haksız ve yersiz olup reddedilmesi gerektiğini, 6769 sayılı Kanunun 25/3 maddesi uyarınca marka hükümsüzlük davasının, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılabileceğini, markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum'un taraf gösterilmeyeceğini, doktrinde belirtildiği gibi itiraz edilmediği ve----tarafından nihaî olarak karara bağlanmadığı için kesinleşmemiş ------kararları aleyhine dava açılamayacağını, kesinleşmiş ------- kararı iptal davasının dinlenme şartı olduğunu, itirazda bulunulmamasının davacının dava açma hakkından vazgeçtiği anlamına geldiğini, herhangi bir itirazda bulunulmaması üzerine tescil edilmiş markalar hakkında hükümsüzlük davası açılması durumunda da -----değil yalnız marka sahibine husumet yöneltilebileceğini, Yargıtay kararlarında da markanın...

                Maddesi gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 16/03/2020 tarihli dava dilekçesi ile, müvekkilinin 2012 yılından beri ... markasını kullandığını ve bu markanın tanınmış marka olarak tescilli olduğunu, ayrıca ... esas unsurlu birçok markasının bulunduğunu, davalının ise "..." ibareli markayı adına tescil ettirdiğini bu tescilin kötü niyetli olduğunu belirterek davalıya ait markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkinine ve ayrıca davanın etkinliğini temin etmek amacıyla, davalı şirkete ait ... tescil nolu markanın, 3. Kişilere devrinin önlenmesi hususunda TPMK kaydına teminatsız olarak tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu 17/03/2020 tarihinde tedbir talebinin kabulüne, dava konusu markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi bakımından teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmiştir....

                  Dosya içeriğindeki davalı tarafça sunulan belgelerden anlaşıldığı kadarı ile markanın ----- etkin bir şekilde kullanımı da bu tarihten sonra başlamıştır .--- itibarı ile markalar aleyhine daha önce açılmış bir dava açılmamış ve markanın tescilinden sonra ------ davalı tarafından dosyaya sunulan delillerin incelenmesi sonucunda, ------,----------- ile davalının bu markayı ------- sonra yoğun bir şekilde kullanmaya başladığı, başka kişilere -------- verdiği, dosya üzerinde yapılan bilirkişi incelemeleri sonucunda, bilirkişiler-------------- tarafından düzenlenen ------- tarihli raporda da, bu markanın tescil tarihinden devir tarihine kadar--- yapılacak şekilde kullanılmadığının tespit edildiği, bu nedenle markanın yoğun olarak kullanılmaya başlandığı --- dava tarihine kadar geçen kısa sürede davalının dava tarihi itibariyle MK m.2 kapsamında, uyuşmazlık konusu markaya dayalı korunması -- sahip olmadığı, markanın kötü niyetli olarak tescil edilmiş olması nedeniyle, markayı devralan...

                    İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/262 Esas KARAR NO : 2022/146 DAVA : Marka hakkına tecavüz, markanın hükümsüzlüğü ve tazminat DAVA TARİHİ : 19/08/2020 KARAR TARİHİ : 11/10/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka hakkına tecavüz, markanın hükümsüzlüğü ve tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının “...” markası altında tasarlamış olduğu gelinlik ve gece kıyafetleri ile lüks marka ve giyim dünyasında önemli bir konumda yer aldığını, ... no ile markasını tescil ettirdiğini, markanın gerçek sahibi olduğunu, Davalının ... nolu “...” markası altında tescil başvurusunda bulunduğunu ve ... Sınıf ürün sınıfında tescil edildiğini, sözkonusu markanın davacı markasına benzer olduğunun tespit edildiğini, davalıya, “...” markasının tüm ticari ve sosyal mecralardan kaldırılması ve marka hakkına tecavüzün sona erdirilmesine ilişkin ... 7....

                      UYAP Entegrasyonu