Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili istinaf dilekçesine cevabında; dava dilekçesi incelendiğinde görüleceği üzere davanın hem markanın hükümsüzlüğü, hem de marka tecavüzü hükümlerine dayalı olarak açıldığını, davacının taleplerinin bir kısmının reddedilmesi ve bir kısmı hakkında ise konusuz kalması nedeniyle karar verilmesini yer olmadığına karar verilerek davacı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla, istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. G E R E K Ç E : İstinaf başvurusuna konu uyuşmazlık, davacı vekilinin dava dilekçesinde, davalı markasının hükümsüzlüğü ve terkini talebinden başka, davacı markasına tecavüzün meni talebinin bulunup bulunmadığının tespitinden kaynaklanmıştır....

    İSTANBUL 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/129 KARAR NO : 2022/126 DAVA : 556 KHK - MARKANIN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ VE SİCİLDEN TERKİNİ, ALAN ADININ İPTALİ DAVA TARİHİ : 23/03/2015 KARAR TARİHİ : 06/10/2022 Taraflar arasında 556 KHK - Markanın Hükümsüzlüğü ve Sicilden Terkini, Alan Adının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda....

      DAVA :2018-M-10485 sayılı YİDK Kararının İptali ve 2017/79826 sayılı Marka Hükümsüzlüğü DAVA TARİHİ : 06/02/2019 .... DAVACI : ...... VEKİLİ .... DAVALI :.... VEKİLİ : Av.... DAVA : 6 ayrı Markanın Kullanmama nedeniyle iptali / 1 Markanın Hükümsüzlüğü ( 7 marka hakkında ) DAVA TARİHİ : 20/08/2019 Birleşen dosyada KARŞI DAVA; KARŞI DAVACI.... VEKİLİ : Av. .... KARŞI DAVALI.... VEKİLİ : Av........

        Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;Dava, davalı adına ... sayı ile tescilli “...” ibareli markanın tescilli olduğu tüm emtialar yönünden hükümsüzlüğü ve sicilden terkini taleplidir.TPMK kayıtlarına göre; ... sayılı "......

          Davalı temsilcileri, şirketin halen tasfiye halinde bulunmasından dolayı dava konusu markaların kullanılmasının düşünülemeyeceğini, markanın bir şirketin varlıklarından ve ayrılmaz parçalarından olduğunu savunarak davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının, adına tescilli markalarını dava tarihinden geriye doğru beş yıl içinde kullandığını ispatlayamadığı, davalı şirketin iflas halinde bulunmasının da markayı kullanmamada haklı bir neden olamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı şirket adına tescilli 1998/102853 ve 1999/002520 kod numaralı markaların kullanılmaması nedeniyle 556 Sayılı KHK'nin 14 ve 42 maddeleri gereğince hükümsüzlüğü ile, sicilden terkinine karar verilmiştir. Kararı, davalı temsilcileri (iflas idaresi memurları) temyiz etmiştir....

            Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi'nce verilen 19/11/2014 gün ve 2014/183 - 2014/368 sayılı kararı bozan Daire'nin 25/01/2016 gün ve 2015/6697 - 2016/741 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin CEPALAN ibareli 9, 35, 38, 41 ve 42. sınıf ürün ve hizmetleri içeren markaların sahibi olduğunu, davalının 9.sınıf ürünleri içeren CEPTEL ibareli 31.12.2008/74872 sayılı markayı adına tescil ettirdiğini, davalı markasının müvekkilinin marka tescilinden doğan haklarına tecavüz oluşturacağını ileri sürerek, davalı adına tescil olunan markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Söz konusu madde uyarınca, tescilsiz bir markaya dayalı olarak başka bir markanın hükümsüzlüğünün istenebilmesi için marka tescilinden önce tescil kapsamında bulunan mal ve hizmetler bakımından, markanın yerelden daha geniş coğrafyada ve ciddi surette markasal kullanması, bu kullanımla markaya konu işarete belirli ölçüde ayırt edici nitelik kazandırılması gerekmekte olup, önceye dayalı kullanımların, hükümsüzlüğü istenilen markanın başvuru tarihinden önce veya markanın tescili için yapılan başvuruda belirtilen rüçhan tarihinden önce olması gerekmektedir. Diğer taraftan markanın münferit kullanımları ile marka tescil kapsamı dışında kalan mal ve hizmetler yönünden kullanımlar da davacıya önceye dayalı hak sahipliği vermeyecektir (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 13/05/2019 tarih, 2018/2275 Esas ve 2019/3674 Karar sayılı ilamı)....

              tanınmışlıktan doğan hakların korunmayacağını, kullanıma izin verilmesi halinde öncelikle markanın ayırt edici karakterinin ve itibarının zedeleneceğini, markanın tanınmışlık düzeyi nedeni ile haksız yararlanma olacağını, farklı markada kullanılmasının tanınmış markanın gücünün ve etkileme alanının azalmasına sebebiyet verebileceğini savunarak reddedilen kısım yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir. 2....

                ibareli markaların davacı adına tescilli olduğunu, davalı ve davacı markalarının birbirine benzemesi ve aynı emtiaları kapsaması sebebi ile, hükümsüzlüü istenen 2011/46481 numaralı ... ibareli markanın 29/ 30 /32.sınıf emtialarının tamamında hükümsüzlüğü, hükümsüzlüğü istenen 2011/46481 numaralı ......

                  Markanın hükümsüzlüğü istemi bakımından davalı şirket vekili cevap dilekçesi ile birlikte kullanmama def'i ileri sürdüğünden, bu husus; markanın hükümsüzlüğü istemi bakımından ön sorun olarak incelenmiştir. Zira; 6769 sayılı SMK m.25/7 hükmüne göre; 6 ncı maddenin birinci fıkrası uyarınca açılan hükümsüzlük davalarında 19 uncu maddenin ikinci fıkrası hükmü def’i olarak ileri sürülebilir. Bu durumda kullanıma ilişkin beş yıllık sürenin belirlenmesinde dava tarihi esas alınır. Hükümsüzlüğü istenen markanın başvuru veya rüçhan tarihinde, davacının markası en az beş yıldır tescilli ise davacı ayrıca, söz konusu başvuru veya rüçhan tarihinde 19 uncu maddenin ikinci fıkrasında belirtilen şartların yerine getirildiğini ispatlar....

                    UYAP Entegrasyonu