Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davanın reddini savunmuş, birleşen davada, davalı adına tescilli markanın markasal kullanımının bulunmadığını ileri sürerek, davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, Dairemizin ....09.2007 tarihli bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonunda, asıl davada, davalının davacının markasını işletme adında kullanmak suretiyle tecavüz ettiği, birleşen davada davalının hizmet markasını kullanımının devam ettiği gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulü ile davalının davacının marka hakkına tecavüzünün durdurulmasına ve yasaklanmasına, 1.086,71 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, birleşen davanın ise reddine karar verilmiştir....

    Değerlendirme Dava, davacının "Kaynarca" ibareli tescilsiz markaları nedeniyle 556 sayılı KHK'nın 8 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince davalı adına tescilli 2011/36489 sayılı "Bursa Kaynarca Termal" ibareli markanın hükümsüzlüğü talebine ilişkindir. Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyulduktan sonra davanın Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilen kullanmama nedeniyle hükümsüzlük talebine ilişkin olduğu, ancak dayanılan düzenlemenin iptal edildiği, bu nedenle davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Ancak dava kullanmama nedeniyle hükümsüzlük talebine ilişkin olmadığı, 556 sayılı KHK'nın 8 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince markanın hükümsüzlüğü talebine ilişkin olduğu halde Mahkemece yazılı gerekçeyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi yerinde değildir....

      SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 16.09.2019 tarih, 2018/3901 Esas 2019/5436 Karar sayılı düzelterek onama ilamının kaldırılarak, mahkemece verilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği karar düzeltme harcının isteği halinde karar düzeltme isteyen davalıya iadesine, 06.04.2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi. KARŞI OY Dava, davalı adına tescilli markanın kullanmama nedenine dayalı iptali istemine ilişkin olup davanın hukuki nedeni, bir başka söyleyişle, yasal dayanağı mülga 566 sayılı KHK’nın 14. maddesidir. Söz konusu KHK hükmü, Anayasa Mahkemesinin 14.12.2016 tarih ve 148-189 sayılı kararı ile iptal edilmiş ve kararın RG’de yayımlanması üzerine Anayasamızın 153. maddesi çerçevesinde davanın hukuki nedeni ortadan kalkmıştır. Bu durumda, yasal dayanağı bulunmayan davanın esastan reddine hükmedilmesi gerekir....

        Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması, markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarında kullanılması ve markanın marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilir. 6769 sayılı SMK'nun 26.maddesi uyarınca kullanmama nedeni ile markanın iptali yetkisi Türk Patent Kurumuna aittir. Ancak bu hüküm SMK'nun 192/1.maddesi uyarınca kanunun yayım tarihinden itibaren 7 yıl sonra yürürlüğe girecektir. 6769 sayılı SMK'nun GEÇİCİ MADDE 4.maddesi uyarınca, SMK'nun 26. madde hükmü yürürlüğe girene kadar, iptal yetkisi, anılan maddedeki usul ve esaslara göre mahkemeler tarafından kullanılır. 26. maddenin yürürlüğe girdiği tarihte mahkemeler tarafından görülmekte olan iptal davaları mahkemeler tarafından sonuçlandırılır. Mahkemelerin bu madde hükmüne göre vermiş olduğu kararlar kesinleşmesinden sonra mahkeme tarafından Kuruma resen gönderilir. " hükümleri düzenlenmiştir....

          Markanın ayırt edici karakteri değiştirilmeden farklı unsurlarla kullanılması, markanın sadece ihracat amacıyla mal veya ambalajlarında kullanılması ve markanın marka sahibinin izni ile kullanılması da marka sahibi tarafından kullanım olarak kabul edilir. 6769 sayılı SMK'nun 26.maddesi uyarınca kullanmama nedeni ile markanın iptali yetkisi Türk Patent Kurumuna aittir. Ancak bu hüküm SMK'nun 192/1.maddesi uyarınca kanunun yayım tarihinden itibaren 7 yıl sonra yürürlüğe girecektir. 6769 sayılı SMK'nun GEÇİCİ MADDE 4.maddesi uyarınca, SMK'nun 26. madde hükmü yürürlüğe girene kadar, iptal yetkisi, anılan maddedeki usul ve esaslara göre mahkemeler tarafından kullanılır. 26. maddenin yürürlüğe girdiği tarihte mahkemeler tarafından görülmekte olan iptal davaları mahkemeler tarafından sonuçlandırılır. Mahkemelerin bu madde hükmüne göre vermiş olduğu kararlar kesinleşmesinden sonra mahkeme tarafından Kuruma resen gönderilir. " hükümleri düzenlenmiştir....

            Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, kullanmama nedenine dayalı markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı şekilde 556 sayılı KHK’nin 14. maddesi gereğince markanın kullanmama nedeniyle iptaline karar verilmiştir. Ancak, 24.07.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 09.04.2014 tarih 2013/147 esas ve 2014/75 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nin 42/1-c maddesinin iptaline, karar tarihinden sonra 06.01.2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 14.12.2016 tarihli 2016/148 esas ve 2016/189 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nin 14. maddesinin iptaline karar verilmiştir....

              Maddesinin Anayasa Mahkemesi'nce iptaline ilişkin gerekçeli kararın 06 Ocak 2017 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanması ile 6769 Sayılı SMK'nın 10 Ocak 2017 tarihinde yürürlüğe girmesi karşısında, 10/01/2017 tarihinden sonra açılan iptal davalarında, 5 yıllık sürenin hesabında aradaki bu günlük 4 günlük boşluk nedeni ile 6769 Sayılı SMK'nın yürürlüğünden önceki dönemde geçen sürenin de hesaba katılması gerekir. Zira 06/01/2017 tarihine kadar markanın kullanılmamasının bir yasal yaptırımı mevcuttur ve marka sahipleri de bunu bilmektedir. Türkiye'nin taraf olduğu Paris Sözleşmesi'nin 5/c maddesi ile TRIPS Anlaşmasının 19. Maddesinde de, markanın kullanılması koşulu düzenlenmektedir. Her ne kadar 6769 Sayılı kanunda, bir geçici madde ile 4 günlük boşlukla ilgili bir düzenlemeye yer verilmemiş ise de, 06/01/2017 tarihinden önceki kullanmama sürelerinin yok sayılması mümkün değildir....

                Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davanın kısmen kabulü ile; davalı tarafın 2000/00019 sayılı STAR markası yönünden 9. Alt sınıf ses ve görüntü kaydı reprodüksiyonları için cihazlar (02) antenler, uydu antenler, yükselticiler için (04) kullanımı söz konusu olup bu kullanım ciddi nitelikte olduğundan bu emtialar yönünden yerinde olmayan davanın reddine, bunun dışında kalan tüm sınıflar yönünden markanın hükümsüzlüğü ile TPE kayıtlarından terkin edilmesine; 2000/24119 sayılı marka yönünden herhangi bir kullanım ispat edilemediğinden davanın kabulü ile tüm sınıflar yönünden markanın hükümsüzlüğü ile TPE kayıtlarından terkin edilmesine; diğer markalar yönünden marka sahibi adına markaların hükümden düştüğü ve sahibi adına geçerliliğini yitirdiği, dava açıldıktan sonra markalar hükümsüz kaldığından ve bu markalar yönünden dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

                  Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kurum kayıtlarına güvenilerek dava açıldığını, TPMK kayıtlarının sisteme zamanında işlenmediğini, müddet olan markaların sisteme yansıtılmadığını ancak dava konusu markanın sistemde göründüğünü, yenileme yapılıp yapılmadığının anlaşılmasının mümkün olmadığını, taraflar arasında bulunan hükümsüzlük davasında davalının markanın müddet olduğunu bildirmediğini, bu halde davanın açılmasına davalının sebebiyet verdiğini ve davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kullanılmama nedenine dayalı marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 3....

                    yönde açılabilecek bir hükümsüzlük davasında alınacak kararı etkisiz hale getirmek amacıyla ve kötüniyetle yapılmış bir başvuru olduğu ve tescil edilen markanın uyuşmazlık konusu bütün emtialar yönünden hükümsüzlük koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile, TPE YİDK kararının kötüniyet nedeni ile iptaline, davalı adına tescilli 2013/15880 sayılı "PN PRONAILS" ibareli markanın tescilli olduğu 03. sınıf yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu