DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE : Dava, davalının davacının tescilli markasına yönelik tecavüzünün önlenmesi, men'i, davacının tescilli markasının kullanıldığı tabelaların sökülmesi, reklam vasıtası, basılı evrak ve ürünlerin toplatılması, davalının davacının tescilli markasını internet ve sosyal medya üzerinde kullanımının durdurulması ve verilecek hüküm özetinin ilanı taleplidir....
Satıcıları Dergisi" nin müvekkilinin markası ile iltibas yaratacak şekilde ve görselde kullanılmasının tedbiren durdurulmasını, davalıya ait web sitelerindeki ve internetteki diğer tüm mecralardaki tüm tanıtım ve kullanımının durdurulmasını, markanın web sitesinden çıkartılmasını, mümkün olmadığı takdirde web sitelerine erişimin engellenmesini, davalının müvekkiline ait markayı haksız kullandığının tespitini, tecavüzün önlenmesi ve sonuçların ortadan kaldırılmasını, "..." ve kendine has görseli olan markasının iltibas yaratacak şekilde davalılar tarafından izinsiz kullanımının dava sonuna kadar tedbiren ve dava sonunda tamamen durdurulmasını, haksız rekabet teşkil edecek şekilde üretilen derginin toplatılmasına, her türlü reklam, afiş, ambalajın ve bu ibareyi içeren her türlü araç gerecin üçüncü kişilerin elinde olsa dahi imhasına, kararın kesinleşmesinden sonra haksız rekabetin önlenmesi hususunun en yüksek tirajlı gazetede ilan ettirilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür...
Sınıf olduğu halde iştigal alanı olmayan sınıflar dahil olmak üzere neredeyse kırk beş sınıfın tamamında tescil ettirdiğinin görüldüğünü; Kanunun marka sahibine en geç beş yıllık bir serinleme süresi verdiğini; bu süre dahilinde markanın kullanılmamasının markanın iptaline sebep olacağını; anılan markanın tanınmışlığına ilişkin bir bilginin, başvurunun da Türk Patent'te bulunmadığını; markanın kullanıldığına dair ispat yükünün davalı tarafta olduğunu, buna ilişkin İstanbul ... FSHHM'nin ... E., ......
Davalı vekili 10/10/2022 tarihli dilekçesi ile, müvekkili şirketin ve markalarının, ulusal ve uluslararası tanınmışlık statüsüne sahip olduğunu, müvekkili şirketin uzun yıllardır iptali istenen markalarını fiili olarak kullandığını, özellikle saat ürünleri yoğun yönünde yoğun bir şekilde kullandığını, markanın kullanılmasında temel ölçütün, markanın, marka hukukuna özgü şekilde, işlevine uygun olarak kullanılması olduğunu, markanın farklı müşteriler tarafından talep edildiğinin ispatında faturalardan yararlanılabileceğini, faturaların tek bir tarihte toplanmayıp farklı yıllara ve aylara ait olmasının, farklı adreslere, farklı dağıtıcılar tarafından gönderilmesinin, kullanımının görünüşte kalmadığının, yaygın ve gerçek bir ticari çabanın bulunduğunun göstergesi olduğunu, somut olayda müvekkili tarafından tescil edilen markanın tescil edildiği şekilde ticari ilişkileri çerçevesinde kullanıldığını ve buna markanın kullanıldığına ilişkin faturalar düzenlendiğini, fatura içerikleri ile markanın...
, durdurulması ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına; her türlü basılı kağıt, basılı ambalaj, kutu, broşür, sair yazılı evrak, tüm materyalde kullanımının menine ve bu ürünlerin üretiminde kullanılan vasıtalara, görüldüğü her yerde el konulmasına, sosyal medya hesaplarına ve internet sitelerine erişimin, sosyal medya ve internet ortamı dahil tüm mecralarda markanın kullanılmasının menine, markanın tescil edildiği sınıflardaki tüm işlerde kullanımının menine, tecavüz oluşturan markayı taşıyan tabelaların ve bilboardların kaldırılmasına, davalının unvanında yer alan "-----" kelimesinin ticaret sicilinden terkinine, davacıda meydana gelen maddi zararın tazmini için fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla taraflarınca belirlenmesi mümkün olmayan maddi tazminat miktarından (HMK Mad.107-Belirsiz alacak davası) şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın ve 25.000,00TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesini...
yanca bilinemeyecek durumda olmadığını, bu durumun hayatın olağan akışına aykırı olması sebebiyle davaya konu markanın kötü niyetle tescil ettirildiğini, davalının markasal kullanımının davacının ticari faaliyetlerinden faydalanma, ticari çevresini doğrudan etkileme, ticari itibarından ve müşteri çevresinden faydalanma gibi haksız rekabete sebebiyet verecek eylemler olması sebebiyle davalı eyleminin haksız rekabet de teşkil ettiğini iddia ederek, davalı adına ..... sayı ile tescilli markanın hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir....
Yoksa mahkeme veya davacı markanın kullanılmadığını ispatlamayacaktır. Markanın iptal müeyyidesinden kurtulabilmesi için tescil edildiği her bir emtia için bağımsız olarak ayrı ayrı kullanılması gerekir. Buna göre bir markanın bir ürün için kullanımının diğer bir ürün için kullanım sayılmaz....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, “.....’’ markasını ihdas eden ve kullanan davacı ... olup, bu marka üzerinde gerçek hak sahipliğinin davacıya ait olduğu, markanın davalı tarafça “....’’ internet alan adında ve içeriğinde kullanımının davacıya ait markanın tanınmışlığından davalının haksız yararlanması anlamına geleceği, internet üzerindeki kullanıcıların kamu alımlarının pek çok mal ve hizmeti kapsaması nedeniyle 38 ve 41. sınıftaki mal ve hizmetler yönünden “....’’ sözcüğünün davalı ile davacı arasında bir karışıklık yaratacağı, davacı kurumun kamusal faaliyetinden, “...’’ markasıyla oluşturduğu platformdan ve internet ortamında buna ilişkin gerçekleştirdiği kullanımdan haberdar olan davalı tarafın marka tescilinin ve internet alan adı kullanımının kötüniyetli olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, davalı adına tescilli 2012/83460 no'lu markanın hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, davalının ‘‘.....’’ internet sitesinin kullanmasının durdurulmasına karar verilmiştir...
Markanın kullanımının SMK'nun 7. Maddesinin ikinci fırkasının a,b.c bentlerinde ön görülen modelde olmak üzere anılan maddenin 3. Fırkası ile 9. Maddenin 2. Ve 3. Fıkrasında açıklandığı şekilde gerçekleşmesi gerekmektedir. İptali istenen markanın kullanımının söz konusu markanın tescil edildiği mal ve hizmetler için pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla temel işlemine uygun olarak anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde gerçekleşmesi icap etmektedir. Bu kullanımın markanın tüketiciye yahut son kullanıcıya ürün veya hizmetin menşeini bu ürün yada hizmetin diğer kaynaklardan gelenlerden ayırt etmesine izin verecek ve karıştırmaya mahal vermeyecek biçimde yalnızca ilgili teşebbüs nezdinde değil piyasaya ulaşacak ve belirli müşteri çevresi yaratacak şekilde ciddi olarak gerçekleşmelidir....
Dava, davalıya ait markanın kullanılmama nedeniyle iptali talebine yöneliktir. SMK'nun markanın kullanım külfetine ilişkin 9. Maddesi hem geçmişte tescil edilen markalar için hemde gelecekte tescil edilecek markalar için kullanma külfeti getirmiştir. Dolayısıyla davalıya ait markada kullanma külfeti altındadır. Markanın kullanımının SMK'nun 7. Maddesinin ikinci fırkasının a,b.c bentlerinde ön görülen modelde olmak üzere anılan maddenin 3. Fırkası ile 9. Maddenin 2. Ve 3. Fıkrasında açıklandığı şekilde gerçekleşmesi gerekmektedir. İptali istenen markaların kullanımının söz konusu markaların tescil edildiği mal ve hizmetler için pazar yaratmak yahut mevcut pazarı korumak amacıyla temel işlemine uygun olarak anılan ürünlerin ve hizmetlerin menşeini garanti edecek şekilde gerçekleşmesi icap etmektedir....