Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hemen belirtilmelidir ki; 10.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınaî Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 6/9 maddesinde, kötü niyetle yapılan marka başvurularına itirazın nispi ret nedeni olduğu açıkça düzenlenmiştir. Ayrıca hükümsüzlük hâllerinin düzenlendiği SMK’nin 25. maddesinde nispi ret nedenlerinden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verileceği belirtilmiştir. Bu kapsamda kötü niyetli tescil 556 sayılı KHK döneminde öğreti ve uygulama ile hükümsüzlük nedeni olarak kabul edilmiş iken SMK ile birlikte artık açıkça hükümsüzlük hâli olarak düzenlenmiş bulunmaktadır. 17. Öte yandan ne 556 sayılı KHK’de ne de SMK’de hangi hâllerde kötü niyetli marka başvurusunun söz konusu olduğu belirtilmemiştir. Ancak genel olarak kötü niyetli marka başvurusu; hak sahibi olmadığını bilmesine rağmen dürüstlük kuralına aykırı şekilde tescil için başvuruda bulunulması veya başvurunun tescil ettirilmesi olarak tanımlanabilir....

    tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin TPMK nezdinde 2015/86598 sayı ile "ambians royal" ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, başvurunun TPMK Resmi Markalar Bülteninde yayınlandığını, davalı şirketin 2014/01241 sayılı "MARSHALL AMBİANCE" ibareli markasını gerekçe göstererek yaptığı itirazın Markalar Dairesi tarafından reddedildiğini, davalı tarafından yapılan ikinci itirazın ise YİDK tarafından kabul edilerek, müvekkilinin marka başvurusunun reddine karar verildiğini, red kararına gerekçe gösterilen 2014/1241 nolu “Marshall ambiance” markasının hükümsüzlük davasına konu bir marka olduğunu, “ambians” markası üzerindeki marka haklarının 2005 yılından bu yana müvekkili şirkete ait olduğunu, müvekkilinin 2005/40020 nolu “Polisan Ambians +şekil” ibareli markası ile “ambians” ibaresinin koruma altında olduğunu, kesintisiz...

      SMK'nun 6/1 md'sine göre, önceki marka ile tescil başvurusu yapılan marka aynı ya da benzer ise sınıflar da aynı ya da benzer ise bu başvuru itiraz üzerine red edilir. SMK'nun 25/1 md'si gereğince hem 5.md'de yazılı mutlak red nedenleri , hem de 6.md'de yazılı nisbi red nedenleri birer hükümsüzlük nedenidir. Marka koruma kapsamına ilişkin SMK'nun 7/1-b md'sine göre ise, marka sahibi "tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerde aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılmasını engelleyebilir ve bu durum aynı zamanda marka hakkına tecavüz olarak nitelendirilmektedir. Toplanan tüm deliller karşısında, davacının "......" markasının 09, 11, 37 ve 45.sınıflarda; "......." markasının ise 35.sınıfta tescilli olduğu, davalının ....... tescil numaralı "..........

        nın 25/3. maddesine göre, marka hükümsüzlük davasının, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılacağı, markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurumun taraf gösterilemeyeceği anlaşıldığından, mahkemece Kurum aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi yerinde ise de yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT.'nin 7/2. maddesi uyarınca davalı ... lehine, davacı aleyhine maktu vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmemiştir. Davalı ... vekilinin anılan yöne ilişen istinaf itirazlarının kabulü gerekmiştir....

          Davalı T2 vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 6769 sayılı SMK'nın “Hükümsüzlük hâlleri ve hükümsüzlük talebi” başlıklı 26'ncı maddesinin üçüncü fıkrasında, marka hükümsüzlük davasının, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılacağı, markanın hükümsüzlüğü davalarında müvekkil kurumun taraf gösterilemeyeceğini, bu nedenle huzurdaki davada T2 husumet yöneltilemeyeceğini, ve istinafa konu işbu karar usule ve hukuka uygun olduğunu, bununla birlikte, Yerel Mahkemece, müvekkili kurum aleyhine açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesine rağmen, müvekkil kurum lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasının hatalı olduğunu, yerel mahkeme kararının eksik inceleme neticesinde verildiğini, kararın vekalet ücretine ilişkin kısmı yönünden kaldırılması gerektiğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur....

          DAVA : Marka YİDK Kararının İptali, Hükümsüzlük DAVA TARİHİ : 15/04/2021 KARAR TARİHİ : 26/05/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/05/2022 Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Marka YİDK Kararının İptali, Hükümsüzlük istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dilekçeleriyle özetle, davalı başvuru sahibi adına diğer davalı Kurum nezdinde 25. sınıfta yer alan ürünlerini kapsar şekilde “...” ibaresinin tescili için başvuruda bulunulduğunu, başvurunun Kurumca yapılan ilk inceleme neticesinde yayınlandığını, müvekkilince, “...” markası üzerindeki eskiye dayalı kullanımla edinmiş olduğu öncelikli ve üstün haklarına dayanılarak Kurum nezdinde süresi içerisinde itiraz edildiğini, Kurumun, itirazın reddi yönünde karar verdiğini, süresi içerisinde yapılan ikinci itirazın da, Türk Patent ve Marka Kurumu, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK)’nun 04.02.2021 tarihli ve ... sayılı kararı ile red olunduğunu...

            İZMİR FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/148 Esas KARAR NO : 2021/108 DAVA : Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/11/2019 KARAR TARİHİ : 30/06/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ortağı olduğu dava dışı şirket .... 'nin ana üretim markası olan "..." markasını 05/10/2007 tarihinde Türk Patent ve Marka kurumu'na yapılan başvuruyla ... numarayla tescil ettirdiğini, dava dışı firmanın müdürünün ......

              Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının ticaret unvanının ve alan adının terkini talepleri yönünden uzun süreli sessiz kalma nedeniyle hak kaybına uğradığı, davalı adına tescilli bir marka bulunmaması nedeniyle de hükümsüzlük talebinde bulunamayacağı gerekçesiyle ticaret unvanı ve alan adının terkini talepleri ile hükümsüzlük talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

                Maddesinde hükümsüzlük koşulları belirtilmiş olup, belirtilen madde ile, 5. veya 6. maddede sayılan hallerden birinin mevcut olması halinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir. Menfaati olanlar, Cumhuriyet Savcıları veya ilgili kamu kurum ve kuruluşları markanın hükümsüzlüğünü mahkemeden isteyebilir. Marka hükümsüzlük davası, dava tarihinde sicilde marka sahibi olarak kayıtlı kişilere veya hukuki haleflerine karşı açılır. Markanın hükümsüzlüğü davalarında Kurum taraf gösterilmez. Bir marka, 5. maddenin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olup da kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetler bakımından hükümsüzlük talebinden önce ayırt edici nitelik kazanmışsa hükümsüz kılınamaz. Hükümsüzlük halleri, markanın tescil edildiği bir kısım mal veya hizmete ilişkin bulunuyorsa, sadece o mal veya hizmet yönünden kısmi hükümsüzlüğe karar verilir. Marka örneğini değiştirecek biçimde hükümsüzlük kararı verilemez....

                  Adına tescilli ve kullanılıyorken, 2016 yılından itibaren kullanılmamaya başlandığını, marka boşa düştüğü için tescil ettirdiğini, "..." ibaresinin "..." anlamına geldiğini ve sektörde genel ibarelerden olduğunu ileri sürmüştür. Davacı şirketin hükümsüzlük davasında dayandığı ... sayı ile tescilli "..." ibareli marka ile ... sayı ile tescilli "..." ibareli markanın daha önce ... A.Ş. Adına tescilli olduğu ve 2016 yılında yapılan marka devir sözleşmeleri ile, davacı şirkete devredildiği anlaşılmaktadır. Davalının markanın boşta olduğuna dair savunması yerinde olmadığı gibi ve genel ibarelerden olduğuna dair savunması da kendisine karşı açılan hükümsüzlük davasında savunma olarak ileri sürülemeyecektir. Davalı tarafça markanın dava dışı şirket adına tescilli olduğu biliniyorken, her iki marka ve şekil unsuru birebir kopyalanarak ve birleştirilerek, 11....

                    UYAP Entegrasyonu