Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KHK' nın, marka sahibine tanıdığı diğer talepler gibi tazminat talebinde bulunabilmek için marka hakkına tecavüz şeklindeki haksız fiillin olması ve hukuka uygunluk sebeplerinde birinin olmaması gerekir. Ayrıca maddi tazminata hükmedilmesi için tecavüz fiilin neticesinde zararın oluşması ve davalının/mütecavizin kusurunun da bulunması gereklidir. Kusur şartı, mütecavizin marka sahibinin hakkından haberdar olması, markasının kullanmasının tecavüz oluşturduğunu bilmesi ve buna rağmen tecavüz konusu markayı kullanmaya devam etmesi ile gerçekleşir....

    Yine ---- hakkına tecavüz edilen marka sahibinin fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabileceği düzenlenmiştir. ------- ise başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almanın haksız rekabet olduğu belirtilmiştir....

      O nedenle yazılı şekilde maddi tazminatın reddine manevi tazminatın kabulü ve karar verilmesi çelişkili olacağına ancak Dairemizin bozma ilamına uyulmakta davacı markasına tecavüzün oluştuğu yönünde davacı yararına müktesep hak oluşmuştur. Kaldı ki mahkemenin kabulü de bu yöndedir. Somut olayda davacı, kendi adına tescilli ''SÜVARİ'' markasının davalının kartvizit ve tabelalarında tescilli ticaret unvanında yer aldığı şekliyle değil, kendi markasına tecavüz oluşturacak şekilde markasal kullanıldığını ileri sürerek, marka hakkına tecavüz sebebiyle tazminat talebinde bulunmuş olup, 556 sayılı KHK'nın 66/b maddesine göre marka hakkına tecavüz edenin markayı kullanmak yoluyla elde ettiği kazanca göre hesaplama yapılmasını talep etmiştir....

        Hukuk Dairesinin 15/01/2019 tarih, 2017/3604 Esas, 2019/357 Karar sayılı ilamı uyarınca bu savunmaya itibar edilmemiş, marka hakkına tecavüz koşullarının oluştuğuna kanaat getirilmiştir....

          D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, marka hükümsüzlüğü, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi, manevi tazminat ve itibar tazminatı davasıdır....

            İSTANBUL 1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/410 Esas KARAR NO : 2022/59 DAVA : Marka Hakkına Tecavüzün men’i, maddi, manevi ve itibar tazminatı DAVA TARİHİ : 11/12/2019 KARAR TARİHİ : 29/03/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka Hakkına Tecavüzün men’i, maddi, manevi ve itibar tazminatı davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalının müvekkiline ait "..." markasını izinsiz kullanması nedeniyle tecavüzün önlenmesi, durdurulması, ihtiyati tedbire karar verilmesi, ... sitesine erişimin engellenmesi, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik 6769 sayılı SMK’nun 151/2-a maddesi kapsamında 5.000 TL maddi ( 20.10.2021 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat istemi 24.052.50 TL olarak talep edilmiştir) ve 50.000 TL manevi tazminatın ve itibar tazminatının davalıdan tahsili , ihtiyadi tedbir kararı verilmesi , hükmün ilanını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesi...

              Marka hakkına tecavüz sayılan haller 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 7. maddesine de atıf yapılmak suretiyle 29. maddede düzenlenmektedir. Kanunun 29/1(a) bendinde 7. maddeye atıf yapılarak, “marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmanın” marka hakkına tecavüz sayılan fiillerden olduğu belirtilmekte, daha sonra marka hakkına tecavüz sayılan diğer haller sıralanmaktadır. Bu durumda, marka hakkına tecavüz sayılan fiiller incelenirken 7. maddeyle 29. maddenin birlikte dikkate alınması gerekir....

                ve bu durumun marka hakkına tecavüz teşkil ettiğini ileri sürerek markanın hükümsüzlüğüne, marka hakkına tecavüz nedeniyle KHK’nın 66/b maddesi gereğince hesaplanacak şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminat ile 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebini 10.462,80 TL olarak ıslah etmiştir....

                  Davalının markası tescilli bulunduğu süredeki kullanımı haksız olarak nitelendirilmeyeceğinden ilgili markayı taşıyan ürün ve evrakların toplatılmasına ve imhasına karar verilmesi yerinde görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. 4- Dava dilekçesinde, tazminat kalemleri ayrı ayrı gösterilerek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, ticaret unvanına tecavüz dolayısıyla 5.000 TL maddi tazminatın, 5.000 TL manevi tazminatın, marka hakkına tecavüz dolayısıyla 5.000 TL yoksun kalınan kazanç tazminatının ve 5.000 TL manevi tazminatın, haksız rekabet nedeniyle 5.000 TL maddi tazminatın ve 5.000 TL manevi tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsili istenmişse de davada talep edilen marka hakkına tecavüz dolayısıyla 5.000 TL yoksun kalınan kazanç tazminatı ve 5.000 TL manevi tazminat ile haksız rekabet nedeniyle 5.000 TL maddi tazminat ve 5.000 TL manevi tazminat talepleri hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. 5- Bozma...

                    Bu itibarla, tarafların tacir olduğu ve davalının aşırı olduğu gerekçesiyle sözleşmedeki cezai şartın indirilmesini isteyemeyeceği gözetilmeden yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. 3-Ayrıca, davacılar vekili dava dilekçesinde 30.000 TL maddi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiş olup, maddi tazminat yönünden kesinleşen ilk karar ile tasarım hakkına tecavüz nedeniyle 22.208,30 TL, bozma sonrası verilen ikinci karar ile de marka hakkına tecavüz nedeniyle 7.791,70 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verildiğine göre, reddedilen maddi tazminat talebi bulunmadığı halde, reddedilen maddi tazminat talebi bulunduğu gerekçesiyle davalılar vekili lehine vekalet ücreti takdir edilmesi de doğru görülmemiş, kararın bu yönden de bozulmasını gerektirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu