Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

marka ticari araca ait parça değiştirilmesi, düzeltilmesi ve onarım ve bakımlarının yapılması gerektiğini, aracın tamiri .../.../2013-01/.../2013 tarihleri arasında yapılarak eski görüntüsüne kavuşturulabildiğini, müvekkilinin... ... .../ Tiyatro taksi durağında taksicilik yaptığını, aracın tamirde kaldığı sürelerde kazanç kaybının da oluştuğunu, tüm bu nedenlerden dolayı 250,00 TL değer kaybı ile 250,00 TL kazanç kaybı toplamı olan 500,00 TL nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 06.01.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 500 TL değer kaybı ve 600 TL kazanç kaybı olmak üzere toplam 1100 TL'ye çıkartmıştır. Davalılar süresi içerisinde ibraz ettikleri cevap dilekçeleri ile kazada ne kadar kusurlarının olduğunu bilmelerinin mümkün olmadığını, talep edilen miktarı ödeyecek durumlarının olmadığını, maddi durumları gözetilerek karar verilmesini talep etmişlerdir. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davalı ......

    HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/12/2018 NUMARASI : 2016/933 ESAS - 2018/527 KARAR DAVA KONUSU : Marka (Marka İtibarının Kaybı Nedeniyle Tazminat İstemli) KARAR : Davacı tarafından, davalı aleyhine Karaman Asliye 1....

    KARŞI OY 1- Dava, marka hakkına tecavüzün tespiti ve tazminat ile markanın kullanmama nedeniyle iptali istemlerine ilişkindir. 2- Davacı vekili, müvekkili adına tescilli “Kanatçı Haydarın Yeri Haydar Asan” ve “Kanatçı Haydar” markalarına istinaden, davalının “Kanatçı Haydarın Yeri” şeklindeki reklam tabelalarında ve internet alan adındaki fiili kullanımın marka hakkına tecavüz olduğunu ileri sürmüş ve ayrıca davalı adına tescilli “Kanatçı Haydarın Yeri” markasının hükümsüzlüğünü talep etmiş, Mahkemece, davalı markasının kullanmama nedeniyle iptaline, davalının “Kanatçı Haydarın Yeri ve Meşhur Kanatçı Haydarın Yeri” şeklindeki kullanımının davacının marka hakkına tecavüz teşkil ettiğinin tespiti ve men’ine, 250.000 maddi ve 15.000 TL manevi tazminata hüküm olunmuş, tarafların temyizi üzerine Dairemizin 17.12.2015 T. ve 2015/641-13585 sayılı ilamla, karara yönelik sair temyiz itirazlarının reddine ve hüküm, davacının 30.06.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebini 1.855.572...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi,gereği konuşulup düşünüldü - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin dava dışı ... Şti.'nden dava konusu ... marka kamyonu 20.03.2013 tarihinde satın alındığını,ancak aracın ABS sisteminin bulunmadığı için tescil ve muayene işleminin yapılamadığını, davalının aracı ayıplı olarak ürettiğini, müvekkilinin 20.001,00.-TL bedelle araca ABS taktırdığını, bu kapsamda 25.000,00.-TL maddi zarara uğradığını, müvekkilinin ticari itibarının zedelendiğini bu nedenlerle davalının hukuki ve ekonomik ayıplı ürettiği ve sattığı 59 UY 249 plakalı... marka kamyon nedeniyle müvekkili şirketin 25.000,00.-TL maddi ve 5.000 TL de manevi zararının olduğunu iddia ederek, 25.000 TL'si maddi ve 5.000,00....

        Sessiz kalma nedeniyle dava açılamayacağı yönündeki savunma bir def’i olmayıp itirazdır. Zira sessiz kalma yoluyla hak kaybı ilkesinin dayanağı TMK’nın 2. maddesi olduğuna göre, dava açılması açıkça hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve bu durum dava dosyasından ortaya konulabiliyorsa, sessiz kalma yoluyla hak kaybı bir itiraz olarak kabul edilip, hâkim tarafından resen dikkate alınmalıdır. Keza TMK’nin 2/2. maddesi gereğince bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında, davalının markalarını kötüniyetle tescil ettirmiş olması nedeniyle, marka hakkına tecavüz eylemlerinin tespiti ve önlenmesi için davacının 5 yıl 9 gün sonra dava açmasının açıkça hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmadığı, bu nedenle MK'nun 2. maddesi uyarınca sessiz kalma nedeniyle hak kaybından da söz edilemeyeceği, davalının davacının marka haklarına tecavüz ettiği sonucuna varılmış ve davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir....

          Sessiz kalma nedeniyle dava açılamayacağı yönündeki savunma bir def’i olmayıp itirazdır. Zira sessiz kalma yoluyla hak kaybı ilkesinin dayanağı TMK’nın 2. maddesi olduğuna göre, dava açılması açıkça hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve bu durum dava dosyasından ortaya konulabiliyorsa, sessiz kalma yoluyla hak kaybı bir itiraz olarak kabul edilip, hâkim tarafından resen dikkate alınmalıdır. Keza TMK’nin 2/2. maddesi gereğince bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz. Bu ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında, davalının markalarını kötüniyetle tescil ettirmiş olması nedeniyle, marka hakkına tecavüz eylemlerinin tespiti ve önlenmesi için davacının 5 yıl 9 gün sonra dava açmasının açıkça hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmadığı, bu nedenle MK'nun 2. maddesi uyarınca sessiz kalma nedeniyle hak kaybından da söz edilemeyeceği, davalının davacının marka haklarına tecavüz ettiği sonucuna varılmış ve davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir....

            , aynı zamanda üç çocuk babası olan ve oldukça geniş bir sosyal çevresi olan müvekkilinin, davalının neden olduğu söz konusu durum nedeniyle ailesine, sosyal çevresine ve mesleki çevresinde son derece mahcup olmuş ve bu durum nedeniyle de derin bir üzüntü duyduğunu, açıklanan ve nedenlerle davanın kabulü ile itibar kaybı ve yoksun kalınan kazanç karşılığı olmak üzere şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat ve 20.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, https://www.sikayetvar.com/uye/tugba-6080081 web sitesi linkinde yer alan paylaşıma erişimin engellenmesini ve kaldırılmasını, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            - KARAR - Davacı-karşı davalı vekili, davalı şirketten 4 adet fatura karşılığı kare çelik malzeme alındığını, 1 adet faturaya konu ürünlerin davalıya iade edildiğini, kalan ürünlerin işlenmesi esnasında ayıplı olduklarının görüldüğünü, buna ilişkin yaptırdıkları tespit neticesinde 43.056,55 TL zararın olduğunun belirlendiğini, ayıplı mallar nedeniyle alıcılara geç mal teslim etmek zorunda kaldıklarını, itibar kaybına uğradıklarını belirterek uğranılan zarara ilişkin 43.056,55 TL, tespit masrafı olarak 540,00 TL, kar kaybına ilişkin olarak 10.000 TL ile ticari itibar kaybı nedeniyle 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, karşı davanın reddini istemiştir....

              FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO: 2018/31 Esas KARAR NO: 2021/103 DAVA: Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli) DAVA TARİHİ : 29/01/2018 KARAR TARİHİ: 25/05/2021 Mahkememizde görülmekte bulunan Marka (Tecavüzün Giderilmesi İstemli), Marka (Manevi Tazminat İstemli), Marka (Maddi Tazminat İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda dosya bütünü ile incelendi: İSTEM : / Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davaya konu markaların, davacı----- neticesinde oluşturulduğunu ve ----- ibareli markaları tescil ettirdiğini,--- araştırmadan da görüleceği üzere davacı şirketin uzun yıllardır ----------- kullanmakla davacı şirketin marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil edecek şekilde faaliyet göstermekte olduğunu, somut olayda------ markanın aynı zamanda davacının ----- unvanı olup, söz konusu ibarenin ---- göre de korunması gerektiğini belirterek; davalı tarafa ait----...

                Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, "..." ibaresinin davacı adına 09.03.1999 tarihinden itibaren marka olarak tescilli olduğu, anılan ibarenin davalı tarafından 2009 yılındaki fuarda kullanıldığının tespit dosyası ile belirlendiği, tarafların aynı alanda faaliyette bulunmaları ve kullanılan ibarelerin benzerliği nedeniyle iltibasın söz konusu olduğu, davacının tazminat bedelini lisansa göre talep ettiği, ancak bu yönteme göre hesaplama yapılması için emsal sözleşme sunmadığı, davacının 12.225,05 TL kardan mahrum kaldığı, olay nedeniyle itibarının zedelendiği ve manevi zarara uğradığı gerekçesiyle, marka hakkına tecavüzün tespitine, önlenmesine, 12.225,05 TL maddi, 10.000 TL manevi ve 10.000 TL itibar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu