Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlığın çözümüne geçilmeden önce, konuya ilişkin yasal düzenleme ve ilkelerin ortaya konulmasında yarar vardır: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 24. maddesinde; “Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hâkimden, saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir. Kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kişilik haklarına yapılan her saldırı hukuka aykırıdır.” hükmü yer almaktadır. Dava konusu haksız eylemin gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun “Şahsi Menfaatlerin Haleldar Olması” başlıklı 49. maddesinde ise; “Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini dava edebilir....

    Dosya kapsamından,Davacı davasında,Türk Medeni Kanununun 24.ve 25.maddesinde sözü edilen "kişilik haklarına saldırıda bulunanlara karşı korunma, saldırı tehlikesinin önlenmesi, sürmekte olan saldırıya son verilmesi ve sona ermiş olsa bile etkileri devam eden saldırının hukuka aykırılığının tespiti istemediği,"asıl isteminin davalıya ait Web sitesindeki kişilik haklarına saldırı oluşturan yayın nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Prof Dr. Baki Kuru,Prof Dr. ... ...,Prof Dr. ... ...'ın Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı nın 140.ncı sayfasında "şahsiyet haklarına tecavüzün önlenmesi davası (MK m.24,1) asliye hukuk mahkemesinde görülür. Buna karşılık, şahsiyet haklarına yapılan tecavüz nedeniyle açılan maddi veya manevi tazminat davaları (MK m.24,ll),mamelek hukukundan doğan davalardır; bu nedenle bu maddi ve manevi tazminat davalarında görevli mahkeme,m.8,1'deki ana kurala göre belirlenir." şeklinde belirttiği görülmüştür....

      Davacı adına dava dışı kişinin yapmış olduğu görsel paylaşımın altında davalının yorumda bulunduğu, paylaşım içeriğinin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ileri sürülerek bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Tüm dosya kapsamından, Facebook isimli sosyal medya platformunda, davacı adına başkası tarafından görüşlerini içerir açıklamaların altında yorumlar kısmında davalının "Şerefsiz allah senin belani versin artik hainligin bu kadarinada pes doğrusu ama bunlardan beklenir zaten pkk lilarla el ele kol kola değilmi bu itler,toplunun allah belasını versin" şeklindeki paylaşımının davacının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği kabul edilerek bir miktar manevi tazminata hükmedildiği anlaşılmaktadır. Davacı vekili tarafından hükmedilen manevi tazminatın az olduğu ileri sürülerek istinaf isteminde bulunulmuştur. Kişilik hakları saldırıya uğrayan kimse Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi hükmü uyarınca manevi tazminat adı altında bir miktar para ödetilmesini isteyebilir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 06/11/2012 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 28/04/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedenine dayandırılan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 02/02/2015 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30/12/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istem kısmen kabul edilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          (Kahraman) ve ... vekilleri Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 02/04/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı ... yönünden davanın reddine, davacı ... (Kahraman) yönünden davanın kısmen kabulüne dair verilen 26/01/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı ... yönünden davanın reddine, davacı ... (Kahraman) yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            nın manevi tazminat istemine ilişkin temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava, kişilik haklarına saldırı nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davacıların maddi tazminat talebinin aktif husumet nedeniyle reddine, davacı ...'nın manevi tazminat talebinin reddine, davacı ...'nın manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı vekili; müvekkillerinin uzun yıllardır evlilik birlikteliği yanında iş hayatında da birlikte çalışan dürüst ve itibarlı bir yaşantıya sahip kişiler olduğunu, davalının çalıştığı bankada davacıların şirketlerinin hesabı olduğu için davalı ile tanıştıklarını, sonradan da estetik operasyonlar için davacılara müracaat etmesi sonucu hasta-doktor ilişkisine girdiklerini, bir süre sonra davalının davacılardan ... ile yakınlaşmaya başladığını, durumdan şirket adına kaygılanan davacı ...'...

              "İçtihat Metni" Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğerleri aleyhine 07/01/2014 gününde verilen dilekçe ile basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14/04/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava; basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen “manevi tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Afyonkarahisar 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne dair verilen 17.07.2014 tarihli ve 2013/441 E., 2014/457 K. sayılı karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 10.11.2015 tarihli ve 2014/15645 E., 2015/12718 K. sayılı kararı ile, “…Dava, kişilik haklarına saldırı nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş, karar davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının kendisi ile evli olduğunu bildiği halde dava dışı eşi ile birlikte olduğunu, davalının eyleminin kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunduğunu iddia ederek, uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur....

                  Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki basın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili; davalıların müvekkili hakkında iftira nitelikli haberler yaparak ticari itibarlarının zarar görmesine sebep olduklarını belirterek 150.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalılar vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu