Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in çocuğu tanıdığı, evli bir kimsenin evlilik dışı birlikteliği diğer eşin sosyal kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu gibi bu eyleme bilerek katılan kişinin de diğer eşin uğradığı zarardan sorumlu olduğu, davalı ...'ın sorumluğunun ahlaka aykırılık nedeniyle gerçekleşen haksız fiilden kaynaklanmakta olup davalıların eyleminin davacının aile birliğine ve davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 10.000,00TL manevi tazminatın 07.06.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Davacı vekili ve davalılar vekilinin ayrı ayrı temyizi üzerine karar Özel Dairece, yukarıda açıklanan gerekçelerle oy çokluğuyla bozulmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 03/04/2014 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09/07/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava; evlilik birliği devam ederken, üçüncü kişi ile birlikte olma iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalının dava dışı eşle bir birliktelik yaşadığını bu durumun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur....

      etki ve etkileşiminin önemin malum olduğunu, bu perspektifte haber verme ve eleştirme özgürlüğünün, yasal sınırlarda, doğru şekilde tasarruf edilmeyip istismar edilmesi, kişilik haklarına saldırı olduğundan himaye görmesinin düşünülemeyeceğini, davacıların kişilik hakkına ve ticari itibarlarına saldırının, hedef kitledeki konumlarını ve manevi değerlerini ağır şekilde zedelemiş olduğunu, bedeli ödenmeyen hatadan yeni hatalar doğacağından yapılan hukuksal değerlendirmelerin tazminat miktarının belirlenmesinde dikkate alınarak bozulan manevi değerlerin kayda değer ölçüde giderilmesini diliyor olduklarını beyanla; davacıların haksız rekabet ve ticari itibarına saldırı nedeniyle her bir davacı için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL manevi tazminatın, haksız fiil tarihi olan 16.08.2019 dan itibaren yargılama giderleriyle birlikte davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 02/07/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem sebebiyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/12/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılar tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı sebebiyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; davacı vekili ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir....

          Davalının kişilik haklarına saldırı teşkil eden ve sabit olan bu eylemi, davacılar yararına manevi tazminatı gerektirir. Mahkemenin gerekçesinde belirttiği husus ancak manevi tazminatın miktarını belirlemede nazara alınması gereken bir husustur. Mahkemece açıklanan yönler gözetilerek, davacı yararına uygun bir tutarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçeyle, davacıların manevi tazminat isteminin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıdaki gösterilen nedenlerle davacılar yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            aleyhine 28/06/2011 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 11/10/2013 günlü direnme kararının Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30/09/2015 gün, 2014/4-96 esas ve 2015/2030 karar sayılı ilamı ile yerel mahkemenin direnme kararı yerinde bulunmakla, davalı tarafın karar düzeltme itirazlarının incelenmesi için dosyanın Dairemize gönderilmesi üzerine temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir....

              Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, hastalıkları sebebiyle aniden sinirlenen müvekkili tarafından yapılan yorumun davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığını, aynı konuda birçok kişiye karşı dava açan davacının maddi menfaat gayesi güttüğünü, manevi tazminat şartlarının mevcut olmadığını, hükmedilen manevi tazminatın fahiş olduğunu ileri sürerek, istinaf isteminde bulunmuştur. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi gereğince, "Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir....

              İnceleme konusu karar, kişilik haklarına saldırı haksız fiil nedeniyle manevi tazminat talebine ilişkin olup belirgin şekilde 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü dava dosyasının Yargıtay 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 19.01.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

                Davacı; davalının cep telefonuyla mesaj göndermek suretiyle hakaret ederek kişilik haklarına saldırdığını, ... Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/108 esas sayılı dosyasında yargılanarak ceza aldığını belirterek, manevi tazminat isteminde bulunmuştur....

                  gerektirdiğini, müvekkillerinin unvan, ticari itibar ve kişilik haklarına yönelik hukuka aykırı, açık ve ağır, kasıtlı saldırılar oluşturduğu ileri sürülerek, "... adlı web sitesi ile ... hesabında yapılan yayınların-saldırıların durdurulmasına- yayınlara-saldırılara son verilmesine, saldırıların önlenmesine, kişilik haklarına saldırı bakımından ......

                    UYAP Entegrasyonu