Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 09/01/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat davasının kabulüne ve manevi tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen 23/02/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazına gelince; Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Davanın, manevi tazminat talebine ilişkin olduğu ve davacı tarafça, davalının gerçekleştirmiş olduğu basit cinsel saldırı, cinsel taciz ve tehdit suçlarına konu teşkil eden haksız eylemlerden kaynaklı olarak yaşadığı manevi zarar, elem ve üzüntüden kaynaklı manevi tazminat isteminde bulunulduğu, dosya kapsamında yapılan incelemede, davacı tarafından gerçekleştirilen şikayet neticesinde başlatılan ceza kovuşturması sonucunda, Gümüşhane Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/222 E.-2018/1 K. Sayılı ilamı ile, davalı T3 davacı T1 aleyhine 26.02.2016 tarihinde gerçekleştirdiği haksız eylemlerden kaynaklı olarak sarkıntılık düzeyinde kalacak şekilde basit cinsel saldırı, tehdit ve cinsel taciz suçları nedeniyle mahkumiyetine karar verildiği, ancak istinaf yasa yolu başvurusu neticesinde, Erzurum BAM 3. Ceza Dairesinin 2020/197 E.-2021/1471 K....

    Davacı, davalı ...’un kendisini öldürmeye tam teşebbüs suçundan mahkum olduğunu, haksız eylem sonucunda ağır biçimde yaralandığını iddia ederek uğradığı maddi ve manevi zararın müştereken ve müteselsilen ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı ..., eylemin davacının ağır tahriki sonucu meydana geldiğini, tazminat isteminin yersiz olduğunu savunmuştur....

      Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat, haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki muacceliyet kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Borçlunun temerrüdüne ilişkin 6098 sayılı TBK’nın 117. maddesine göre haksız eylemlerde eylemin işlendiği tarih itibariyle borçlunun temerrüde düşmüş olacağı düzenlenmiştir. Haksız eylemden kaynaklı manevi tazminat istemiyle açılan davalarda ihtiyati haciz kararı verilmesini engelleyen yasal bir hüküm mevcut olmadığı gibi, İİK’nın 257 vd. maddelerinde de bu yönde bir hüküm bulunmamaktadır. Haksız eylem nedeniyle açılan manevi tazminat davalarında İİK’nın 257 vd. maddelerinde öngörülen ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi ve mahkemenin alacağın varlığı konusunda kanaat edinmiş olması halinde, somut olayın özelliklerine ve ölçülülük ilkesine uygun düşecek şekilde ihtiyati haciz kararı verilebilmesi mümkündür. 10....

      (MK.185/III) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161 maddesine dayalı olarak zina nedenine dayalı boşanma davası açar ve bu davada MK 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açarak eşinden tazminat alan kişinin manevi zararı karşılanmış demektir. Boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmakla birlikte hangi sebeple olursa olsun eşinden bu nedenle manevi tazminat istemeyen eşin durumuda aynıdır. Davalı eş ile ilişkide olan 3. kişinin durumuna gelince; boşanma davasıyla eşinden manevi tazminat alan davacı manevi tazminatın "tekliği ve bölünmezliği" ilkesi gereğince 3. kişiden tazminat isteyemeyeceği gibi bu tazminatı "sadakat" yükümlülüğü olan eşinden istemeyen, istemeyi ihmal eden davacı elbetteki 3. kişiye yönelemez....

        Telekomünikasyon A.Ş. ve ... aleyhine 30/11/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi ve manevi tazminat davalarının kabulüne dair verilen 21/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... Telekomünikasyan A.Ş. vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ...Ş.’nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddedilmelidir. 2-Davalı ...Ş.’nin diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir....

          Mahkemece sözleşme tarihinden itibaren ecrimisile hükmedilmesi doğru olmamıştır. 2.Davacı, sözleşmenin ifa edilmemesi ve sözleşmenin feshine rağmen dava konusu taşınmazların iade edilmemesi nedeniyle manevi tazminat talep etmiş, Mahkemece 5.000,00 TL manevi tazminatın davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir (TBK 58). Buna göre, sözleşmenin ifa edilmemesi manevi tazminata hükmedilmesini gerektirmeyeceği gibi, davalının davacının kişilik haklarını saldırı içeren eylemi iddia ve isbat edilmediğinden Mahkemece manevi tazminata yönelik talebin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru olmamıştır. Kabule göre de, dava değeri, harçlandırılan değer olup, vekalet ücretinin de harcı tamamlanan bu değer üzerinden hesaplanacağı kuşkusuzdur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 16/06/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine ve birleşen ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/184 esas sayılı dava dosyasında, davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 20/07/2010 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem ve haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı ... yönünden reddine; diğer davalı ... yönünden kısmen kabulüne ve birleşen davanın reddine dair verilen 12/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi asıl davada davalı, birleşen davada davacı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 26/12/2005 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem ve haksız şikayet nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 12/10/2006 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava haksız eylem ve haksız şikayet nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

                İSTİNAFA CEVAP : Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından taraflar arasında görülen boşanma davasında davacı yararına manevi tazminat gerektirdiği sonucuna varılan haksız eylem ile eldeki davada manevi tazminat isteminin konusunu oluşturan haksız eylemin aynı olduğu, tarafları ve dava sebebi aynı olan konu hakkında ayrıca manevi tazminatın tekliği ve bölünmezliği ilkesi de nazara alındığında türk borçlar kanunu'nun 49. maddesi ve izleyen maddeleri gereğince yeniden manevi tazminat istenemeyeceğinden ve izmir 10. aile mahkemesinin 2017/460 esas 2018/517 karar sayılı dava dosyası kesinleşmiş olduğundan davacının manevi tazminat istemi yönünden kesin hüküm verilmiş olup işbu dava için dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğunu savunmuştur....

                UYAP Entegrasyonu