yerine getirmekle yükümlü olduğu, davacının da dava dilekçesi ve 31/01/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile bedelden indirim talebinde bulunduğu anlaşıldığından; açılan davanın kabulu ile; 12.891,50 TL ayıp bedelinin 100,00 TL'sine dava tarihi olan 01/03/2019 tarihinden, 12.791,50 TL sine ıslah tarihi olan 31/01/2020 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının, "satış tarihinden itibaren avans faiz" talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....
Tüketici bu dört talep hakkından herhangi birisini tercihte serbesttir.Davacı 7.5.2013 günü satın ve teslim aldığı arcın boya lekesi için 30 günlük yasal süre içinde davalıya başvurmuş,giderilmemesi üzerine aynı süre içinde ayıpsız misli ile değişimini talep etmiştir.Değişim talebinin yerine getirilmemesi nedeniyle de süresinde eldeki davayı açmıştır.Mahkemece yapılan bilirkişi incelemesinde aracın gizli ayıplı olduğu ,kullanımdan kaynaklanan bir ayıp olmadığı,ayıbın araç değerini düşürdüğü tesbit edilmiştir.Davacının talepleri dava dilekçesinde aracın ayıpsız misli ile değişimini,olmazsa aynı özelliklere sahip araç arasındaki değer farkının ödetilmesini,değişim halinde aracın bakım paketi ve ek garantinin yeni araca aktarılmasını bu mümkün değilse bakım paketi ve ek garantinin yeni araca aktarılmasını bu mümkün değilse ek garanti ve bakım paketinin bedelinin ödenmesini talep etmiştir.Davacının bedelden indirim talebi bulunmadığına göre süresinde açtığı davasındaki talepleri değerlendirilerek...
Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. 6502 sayılı Yasa 11/3. maddesinde "Ücretsiz onarım veya ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedeldenindirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır." düzenlemesi mevcuttur....
sonra iki kere ek bilirkişi raporunu aldıran mahkemece ıslah yapılamayacağına neticeten karar vererek usul ekonomisine aykırı davrandığını, ayıp oranında bedelden indirimin de hatalı olarak çıkarıldığı, müvekkilince yapılan masraf kalemlerinin ısrarla hatalı olarak indirim miktarından düşüldüğünü, aracın değişen parçaları ayıplı kısımlarının da bedelde indirim miktarına yükseltecek nitelikte olmasına rağmen bu konuda itiraz ve taleplerine rağmen bilirkişiden rapor alınmadığı gerekçeleriyle ıslah doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına istemiştir....
Ancak, bu Kanunun 58 inci maddesi uyarınca çıkarılan yönetmelik eki listede yer alan mallara ilişkin, tüketicinin ücretsiz onarım talebi, yönetmelikte belirlenen azami tamir süresi içinde yerine getirilir. Aksi hâlde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanmakta serbesttir. (5) Tüketicinin sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim hakkını seçtiği durumlarda, ödemiş olduğu bedelin tümü veya bedelden yapılan indirim tutarı derhâl tüketiciye iade edilir. (6) Seçimlik hakların kullanılması nedeniyle ortaya çıkan tüm masraflar, tüketicinin seçtiği hakkı yerine getiren tarafça karşılanır....
AYIPLI MALKUSUR HALİNDE İŞ SAHİBİNİ HAKKIKUSUR TESPİTİ 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 355 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 359 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 360 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 362 ] "İçtihat Metni" Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından duruşma istenmiş ise de davetiye masrafı bulunmadığından duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, maddi tazminatın tahsili istemiyle açılmış, mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 26.325,56 GBP'nin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili için yapılan icra takibine vâki itirazın iptâli istemine ilişkindir. Taraflar arasında akdedilen 29.11.2001 tarihli sulh ve ibra sözleşmesi uyarınca; davacı yükleniciye, yaptığı inşaata karşılık para olarak verilmesi kararlaştırılan bedel yerine 10 adet bağımsız bölüm tapusu kayden intikâl ettirilmiştir. Nevar ki, bu bağımsız bölümlerden 8 adedi, davalı iş sahibinin üçüncü şahıslara olan borcu nedeniyle icraen cebrî satış yoluyla satılmıştır. Davalı yüklenici de sulh ve ibra sözleşmesinde kararlaştırılan bedelin tahsili için icra takibine girişmiştir....
Bozma ilamında açıkça dava dilekçesinde ayıplı ifa nedeni ile bedelden indirim talep edildiği halde mahkemece nefaset farkı yerine yeniden yapım bedeline hükmedilmesinin doğru olmadığı belirtilmesine rağmen davacının KDV dahil ödediği satım bedelinden, indirim yapılacak bedelin KDV dahil bedelinin hesaplattırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yeniden yapım bedelinden nefaset indirimi yapılarak ve hüküm altına alınan bedele ayrıca KDV uygulayarak karar verilmesi doğru olmamış, bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden taraflar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 18.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde; sözleşme öncesi görüşmelerde gösterilen yerden nitelik olarak daha az değerli bir taşınmazın devredildiğinin satış sonrasında anlaşıldığı ve taşınmazın diğer hissedarı tarafından bu durum kabul edilip bedelden indirim yapılarak 25.000TL’nin geri ödendiği, davalı hissedarın ise bu bedeli ödemekten imtina ettiği iddiasıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasında; Mahkemece ilk karar ile, taşınmazın gerçek bedelinin çok üzerinde bir bedel ile satıldığı, taraflar arasında yapılan görüşmeler sonucu satışın iptal edilmeyip bedelde indirim yapılması hususunda anlaşıldığı ve davacının indirim bedeli olan 25.000TL’nin tahsili için başlattığı icra takibine davalı tarafça hakkaniyet ve nesafet ilkelerine aykırı şekilde itiraz edildiği sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
-ı maddesinde belirtilen objektif değer azaltıcı unsur olarak kabul edilmesi ve takdir edilen bedelden belirli bir oranda indirim yapılması için bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, ...-Dava konusu taşınmazın, kamulaştırmasız el atılan kısmındaki davacılara ait hisselerin arsa payı oranında tapudan terkini yerine, infazı zorlaştırıcı şekilde, davacıların paylarına isabet eden bölümlerin terkinine karar verilmesi, ...-Taşınmazdaki payının bedeline hükmedilen; davacılardan .. .... .....'...