İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen mal varlığı için tasfiye tarihine kadar yapılan ödemeler yönünden katılma alacağına, tasfiye tarihinden sonra yapılan ödemeler için ise sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacağa yönelik itirazın iptali, takibin devamı istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; davacının dava dilekçesinde davalı eş ile 1/2' şer hisseli olarak adlarına kayıtlı, evlilik birliği içinde alınan taşınmaz için çektiğini iddia ettiği banka kredi borçlarının bir kısmının boşanma davasından önce, bir kısmının ise boşanma davasından sonra kendi hesabından ve mali kaynaklarından ödendiğini iddia ederek bu miktarlar yönünden alacak talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad. 225/son)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil, Mümkün Olmaması Halinde Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak Taraflar arasındaki dava sonucu mahkemece verilen hükmün 8. Hukuk Dairesince bozulması üzerine, verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 4/1. maddesi uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu gereği görüşülüp, düşünüldü: 8. Hukuk Dairesince verilen 09.02.2021 tarih, 2020/4874 Esas, 2021/1086 Karar sayılı bozma kararı usul ve yasaya uygun bulunmuş olup, mahkemece verilen direnme kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, temyiz incelemesinin yapılmak üzere dosyanın 6763 sayılı Kanunun 43. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK'nın 373. maddesinin 5. fıkrası uyarınca görevli Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, oy birliğiyle karar verildi. 17.10.2022 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil, Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Alacak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, tavzih talebinin reddine karar verilmiş olup, anılan tavzih talebinin reddine dair 09.01.2020 tarihli kararın davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve ilâmda belirlenip dayanılan gerektirici sebeplere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 54,40 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna, 07.07.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Serik Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/218 esas sayılı ve Serik Aile Mahkemesinin 2020/79 esas sayılı dava dosyalarının incelenmesinde; davacı kadının boşanma ve fer'ileri talebi yanında 2 taşınmaz ve 3 adet araç için mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak talebinde bulunduğu, yargılama sırasında mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak davasının boşanma davasından tefrik edildiği, 16.09.2020 tarihinde ise Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 17.07.2020 tarih ve 702 sayılı kararı uyarınca Serik ilçesinde Aile Mahkemesi'nin faaliyete geçirilmesi sonucu taraflar arasındaki dava dosyasının Serik Aile Mahkemesine aktarılarak 2020/79 esas numarası aldığı, yargılamaya bu esas üzerinden devam edildiği, ne var ki boşanma dava dosyasından tefrik edilen mal rejiminden kaynaklanan alacak davasına ilişkin dosyanın oluşturulmadığı, yeni bir esas almadığı anlaşılmaktadır. Derdestlik bir dava şartı olup, hakim tarafından re'sen gözetilir (HMK m. 114/1- 1, 115)....
Davalının ...ada ... parsel 8 nolu bağımsız bölüme yapılan tadilat ve iyileştirme giderlerine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK m. 33). iddianın ileri sürülüş şekline göre dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. Tüm dosya kapsamına göre, edinilmiş mallara katılma rejimin geçerli olduğu dönemde davacı tarafından davalının kişisel malı niteliğinde olan taşınmaza yapılan tadilat ve iyileştirmeleri masraflarının edinilmiş maldan yapıldığı, kişisel maldan yapıldığının iddia ve ispat edilmediğine göre, edinilmiş mal kapsamında bulunduğunun kabulü gerekir....
Mahkemece, taraflar arasında henüz boşanma gerçekleşmemiş olduğundan dava şartı yokluğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225.maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir. Başka bir anlatımla şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel (istenebilir) hale gelmesi gerekir. Bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1560 KARAR NO : 2021/1394 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TURGUTLU AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2016/973 ESAS DAVA KONUSU : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklı Alacak KARAR : İlk derece mahkemesince verilen 03/06/2021 tarihli ara kararına karşı, davacı karşı davalı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde, mal rejiminin tasfiyesi ile davacının katkı payı, değer artış payı ve katılma alacağının tespiti ile davalıdan tahsiline, davalı adına kayıtlı araç ve taşınmazları ile bankadaki mevduatları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik katkı payı, katılma alacağı ve değer artış payı olarak 1.000 TL'nin...
olduğu, taraflar arasında boşanma davası bulunmadığı, mal rejiminin tasfiyesi davasında boşanma davası bulunmasının dava şartı olduğu, ayrıca mal rejiminin tasfiyesi davalarında bedel talep edilebileceğinden taşınmazın tapusunun iptaline karar verilmeyeceği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....
Gerekçe 1.Uyuşmazlık ve hukuki nitelendirme Dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup uyuşmazlık, anlaşmalı boşanma dava dosyasındaki protokoldeki düzenlemeye, duruşmadaki taraf beyanlarına ve boşanma kararına göre tarafların mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı hakları istemelerinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanunu'nun 29 uncu maddesi, 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 2 nci maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 225 inci maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Bu halde taraflar arasındaki dava, mal rejiminin tasfiyesinden doğan alacağın icra takibine konu edilmesinden kaynaklı, itirazın iptali istemine ilişkindir ( 2004 sayılı İİK 67). Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, özellikle Ankara 11. Aile Mahkemesi'n 01.12.2005 tarih, 2005/531 Esas, 92 Karar sayılı ilamında belirtilen ve hakim tarafından onaylanan taraflar arasındaki boşanma protokolünde '' dava konusu taşınmazın kirasının davacı ..., davalıya ait evde oturduğu sürece eskiden olduğu gibi davalı ... tarafından tahsil edileceği'' düzenlenmiş ve bu itibarla edinilmiş mal niteliğindeki kira alacağı bu şekilde tasfiye edilmiş olduğuna göre mahkemenin davanın reddine ilişkin kararı doğrudur. Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince, İ.İ.K.'...