DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddeye göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen hallerle sınırlı olarak yapılır. Dava, boşanma davasından tefrik edilen ziynet alacağı ve çeyiz eşyası nedeniyle tazminat alacağına ilişkindir. Davacı kadın dava dilekçesinde belirttiği çeyiz eşyalarının davalı tarafta kalması nedeniyle 15.000,00 TL maddi tazminat talebinde bulunmuştur. Talebin TMK'nın 174/1. maddesinde belirtilen maddi tazminata ilişkin olmadığı, çeyiz eşyası bedeli olduğu kabul edilerek, delillerin buna göre değerlendirilmesi ve belirtilen hususlar dahilinde yeniden karar verilmesi gerekmektedir. Davacının ziynet eşyası talebi nedeniyle de mahkemece yapılacak iş davacının ziynet eşyası talebi ile ilgili hüküm kurmak ve gerekçe oluşturmak olmalıdır. Mahkemece davacının ziynet eşyası talebi ile ilgili olumlu veya olumsuz karar verilmemiş olması hatalıdır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/07/2019 NUMARASI : 2018/510 ESAS 2019/534 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet Eşyası Alacağı KARAR : Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet eşyası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, Dairemizce ziynet eşyası yönünden dosya tefrik edilerek, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; düğünde takılan 19 adet bilezik, 4 adet bileklik ve 47 adet çeyrek altının davalı tarafından borçları nedeni ile elinden alındığını, bu sebeple fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 13.000,00 TL takı bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı sayılır.Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen ve götürülebilen türden eşyalardır....
Somut olayda; davacı kadın, düğünde takılan ziynet eşyalarının davalı tarafça habersizce ve rızası olmadan elinden alındığını ve ticaret yapmak için kullanıldığını iddia etmiş, davalı erkek ise; ziynet eşyalarının kadının uhdesinde olup, tarafınca alınmadığını savunmuştur. Bu bağlamda somut olayda ispat yükü davacı kadının üzerinde olup, davacı kadın iddiasını ispat etmek için tanık dinletmiş, açıkça yemin deliline ise dayanmamıştır. Davacı tanıkları Yasin Kavak'ın ziynet eşyalarına ilişkin bir bilgisinin olmayıp, diğer tanık Yaşar Çetin'in beyanları ise görgüye dayalı bulunmayıp, davacı kadından duyuma ilişkin olduğundan bu tanık beyanına Dairemizce itibar edilmemiştir. Davacı kadın, düğünde takılan ziynet eşyalarının davalı tarafça elinden alındığını dinlettiği tanıkların beyanı ile somut bir şekilde ispat edememiştir. Davacı delil listesinde açıkça yemin deliline dayanmadığından, karşı tarafa yemin teklif etmesi de mümkün değildir....
DAVA TÜRÜ : Değer Artış Payı Alacağı ve Katılma Alacağı ... ile ... ve ihbar olunan ... aralarındaki değer artış payı alacağı ve katılma alacağı davasının kabulüne ve karşı davanın kabulüne dair ...1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili ile ihbar olunan vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, dava dilekçesinde belirtilen taşınmaz nedeniyle mal rejiminin tasfiyesi ile alacak isteğinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur. İhbar olunan ... vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, asıl davada davanın kabulüne, davacı karşı davalı ...'e ait olduğu anlaşılan 47.500-TL ziynet eşyası bedelinin taleple bağlı kalınarak 36.200-TL ziynet eşyasının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı karşı davacı ...'...
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava konusu ziynet eşyası ve ev eşyaları borçlu adresinde 27.03.2006 tarihinde haczedilmiştir.İİK’nun96/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu dolayısı ile davalı alacaklı yararınadır. Bu yasal karine aksinin davacı 3.kişi tarafından kesin ve güçlü delillerle kanıtlanması gerekmektedir. Haciz tutanağının 19-20-21.sırasındaki ziynet eşyaları kadına mahsus eşya niteliğinde bulunduğundan bu malları yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, manevi tazminatın reddi, ziynet alacağı talebinin reddi, erkeğin mal varlığına tedbir konulması talebinin reddi, nafakaların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi, davalı erkek boşanmaya sebebiyet veren olaylarda ağır kusurlu olup, erkeğe kusur olarak yüklenen kadına hakaret etmesi ve sinfaklı sözler söylemesi vakıasının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğini taşımaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Alacak (Ziynet Eşyası İadesi) Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * diğer eşte ve kayınvalide de kalan ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedellerinin tahsili isteğine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 29.01.2007 tarihli kararının 2. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay * 6. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 21.04.2008...
Taraflar arasında TMK uyarınca kurulmuş bir evlilik birliği olmadığı, TMK'nın Aile ve mal rejimine ilişkin hükümlerin tatbikini gerektiren bir husus bulunmadığı anlaşıldığından, davada görevli mahkeme aile mahkemesi değil, genel mahkemelerdir. Bu durumda uyuşmazlığın, dava tarihinde geçerli 1086 sayılı HUMK uyarınca dava değerine göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 04/11/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Aile Mahkemesi'nden verilen 11.12.2012 gün ve 84/979 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, evlilik birliği içerisinde dava konusu 143 ada 3 parsel sayılı taşınmazın satın alındığını ve üzerine ev yaptırıldığını, otomobil aldığını ayrıca işyeri açıldığını, anılan malların edinilmesinde vekil edeninin ziynet eşyalarının bozdurulduğunu ve ailesinin yardım yaparak katkı sağladığını açıklayarak taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesini, bu kapsamda 50.000 TL'nin yasal fazi ile birlikte davacıdan alınarak vekil edenine verilmesini istemiştir.Davalı vekili, davacının evlilik birliği boyunca çalışmadığını,tarafların kaçarak evlendiklerini bu nedenle düğünde davacıya ziynet eşyası takılmadığını ve davacının ailesiyle yaklaşık 14 yıl görüşmediğinden ailesinin nizalı malların edinilmesinde yardımda bulunmadığını, dava konusu malların edinilmesinde davacının katkısının bulunmadığını...