Yine HMK'nun 394/3.maddesine göre; "İhtiyati tedbir kararının uygulanması sebebiyle menfaati açıkça ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati tedbiri öğrenmelerinden itibaren bir hafta içinde ihtiyati tedbirin şartlarına ve teminata itiraz edebilirler. " Yapılan incelemede; davacı taraf, davalı adına kayıtlı taşınmaz ve banka hesapları üzerine tedbir konulması için dava dilekçesi ile talepte bulunduğu ve davacının ihtiyati tedbir talebinin mahkemece incelendiği, 22/08/2022 tarihli tensip ara kararının 13. Ve 14. Bentleri ile kabul kararı verilerek davalı adına kayıtlı taşınmaz ve banka hesapları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiği anlaşılmıştır....
ilçesi Kazlıçeşme Mahalle/Köyü 2586 ada, 7 parsel sayılı taşınmaza 3. kişilere devrini önlemek amacıyla ihtiyati tedbir konulmasına," karar verilmiş, Her iki tarafça ihtiyati tedbire itiraz edilmesi üzerine, Mahkemenin 10/02/2022 tarihli duruşmada; "Somut olaya bakıldığında; davacı ve davalı tarafın mal rejiminin tasfiyesi ile elde edebileceği alacağı güvence altına alma amacı ile ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu, mahkememizce davacı tarafından dava konusu edilen mal varlığının tamamına ve davalının talep ettiği tek taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir koyulduğu tarafların yapmış oldukları itirazın incelenmesi neticesinde davacının yaklaşık olarak alabileceği miktara, tedbir talep edilen mal varlığının değerinin davacı lehine hükmedilecek muhtemel talep miktarını karşılayıp karşılamayacağına, tedbirin davacının hakkını ve davalının ekonomik durumunu tehlikeye düşürmeyecek nitelikte olmasına, telafisi mümkün olmayacak sonuçlar doğurmamasına, tedbir kararının davalının ticari hayatını...
İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak-kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Geçici hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. HMK'nın ihtiyati tedbirle ilgili 390. maddesinin gerekçesinde geçici hukuki korumalarda ispat hususu üzerinde durulmuş, "yaklaşık ispat" kavramından bahsedilerek kabul edilmiştir. Yaklaşık ispat durumunda hakim, o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte, zayıf bir ihtimal de olsa, aksinin mümkün olduğunu gözardı etmez. Yaklaşık ispatta tam ispat aranmamakla beraber basit bir iddia da yeterli kabul edilemez....
Kişi adına kayıtlı olması nedeniyle erkeğin tedbir ve 3. kişilere ihbarına ilişkin talebini reddetmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının hatalı olduğunu, kararın kaldırılmasını, taşınmazın üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, davanın 3. Kişiye ihbar edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Bilindiği üzere; gerek ihtiyati tedbir, gerekse de ihtiyati haciz hukukumuzda geçici hukuki korumalar olarak düzenlenmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 341. maddesinin 1. fıkrasında; "ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği" hüküm altına alınmıştır....
İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Dava, boşanma ve eşler arasında mal rejiminin tasfiyesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Kural olarak, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda koşulların oluşması halinde tarafı lehine alacak hakkına hükmedilir ise de, yargılama sonucu olası alacakların teminat altına alınması amacıyla dava konusu alacak talebine konu malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulabileceği uygulamada Yargıtay içtihatlarıyla kabul edilmiş durumdadır. Tüm bu açıklamalar karşısında somut olaya bakıldığında; tarafların 02/04/1976 yılında evlendikleri, eldeki davanın boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi davası olduğuu anlaşılmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece, davanın kabulü ile, tarafların BOŞANMALARINA, tarafların anlaşmaları gözetilerek tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası, maddi-manevi tazminat, mal rejiminden kaynaklanan davalar, katkı payı alacağı, değer artış payı alacağı, katılma alacağı, eşya, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı ve sair ekonomik talepler ile yargılama gideri talepleri konusunda karar verilmesine yer olmadığına, dilekçe ekinde sunulan anlaşma protokolünün tasdikine karar verilmiştir....
İşte ortaya çıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir müessesesi kabul edilmiştir. HMK'nın 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş olup, söz konusu maddenin; meydana gelebilecek bir değişme nedeni ile hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada tamamen imkansız hale geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan haller, genel bir ihtiyati tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edilmiştir. İhtiyati tedbirde asıl olan ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Madde de bu iki hususa yer verilmiş ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir....
İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir. Dava, eşler arasında mal rejiminin tasfiyesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Kural olarak, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda koşulların oluşması halinde tarafı lehine alacak hakkına hükmedilir ise de, yargılama sonucu olası alacakların teminat altına alınması amacıyla dava konusu alacak talebine konu malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulabileceği uygulamada Yargıtay içtihatlarıyla kabul edilmiş durumdadır....
İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak kanunen gerektiği için açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....
gerekçe ile "Davalı vekilinin mahkememizce verilen 19/04/2023 tarihli ihtiyati tedbir kararına ilişkin itirazının ve ihtiyati tedbire ilişkin teminat tutarı belirlenmesi yönündeki taleplerinin reddine" karar verilmiştir....