Dava, boşanma ve eşler arasında mal rejiminin tasfiyesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Kural olarak, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda koşulların oluşması halinde tarafı lehine alacak hakkına hükmedilir ise de, yargılama sonucu olası alacakların teminat altına alınması amacıyla dava konusu alacak talebine konu malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir konulabileceği uygulamada Yargıtay içtihatlarıyla kabul edilmiş durumdadır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/148 KARAR NO : 2021/896 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YALVAÇ ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 07/11/2019 NUMARASI : 2016/139 ESAS-2019/422 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejimin KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin eşi T3 ile evlilikleri süresince birlikte mal edindiklerini, müvekkilinin eşinin vefat ettiğini, muris ile müvekkilinin ortak çocuklarının bulunmadığını, müvekkili ile murisin 2002 yılından sonra edindikleri mal varlığı olarak Yalvaç İlçesi Kızılca Mahallesi 520 ada 2 parsel numaralı taşınmaz, Yalvaç İlçesi Hisarardı Köyü 168 ada 4 parsel sayılı taşınmazda kayıtlı köy evi ve Yalvaç İlçesi Hisarardı Köyü 106 ada 6 parsel sayılı taşınmazda bulunan bahçenin...
Kanunun ve yönetmeliğin bütününe bakıldığında genel olarak yetkili idareyi giriş veya çıkış gümrük idaresi olarak belirlemediği aksine yönetmeliğin 244. maddede tahsilat işlemlerinin ilgili idare tarafından yapılacağını düzenlemekle gümrük gözetimi altında olan rejimin ihlalini tespit eden idare olacağı anlaşılmaktadır. Kanun'un 183. maddesi vergiyi doğuran olayın gümrük yükümlülüğünün rejimi ihlal eden olayın tesbiti ile başlayacağı kanunun açık hükmü gereği olmakla, kanun ve yönetmelik hükümlerinin değerlendirilmesinden yetkili idarenin coğrafi sınırlar ile belirlenmediği görülmekle çıkış gümrük idaresinin yetkisiz idare olduğuna karar verilemeyecektir. Doktrinde; “idare hukuku ilkelerine göre yönetimin ve kamu görevlilerinin yetkileri önceden yasalarla belirtilmiştir....
Kanunun ve yönetmeliğin bütününe bakıldığında genel olarak yetkili idareyi giriş veya çıkış gümrük idaresi olarak belirlemediği aksine yönetmeliğin 244. maddesinde tahsilat işlemlerinin ilgili idare tarafından yapılacağını düzenlemekle gümrük gözetimi altında olan rejimin ihlalini tespit eden idare olacağı anlaşılmaktadır. Kanun'un 183. maddesi vergiyi doğuran olayın gümrük yükümlülüğünün rejimi ihlal eden olayın tesbiti ile başlayacağı açık hükmü gereği olmakla, kanun ve yönetmelik hükümlerinin değerlendirilmesinden yetkili idarenin coğrafi sınırlar ile belirlenmediği görülmekle çıkış gümrük idaresinin yetkisiz idare olduğuna karar verilemeyecektir. Doktrinde; “idare hukuku ilkelerine göre yönetimin ve kamu görevlilerinin yetkileri önceden yasalarla belirtilmiştir. Kamu hukukunda yetki özel hukuktakinin tersine bir yükümlülük ifade eder görev niteliği de taşır....
Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir (TMK m.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK m.202/1). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m.179). Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK m. 229) ve denkleştirmeden (TMK m. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK m.231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK m.236/1). Katılma alacağı Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bululmasına gerek yoktur....
Bakanlığı arasında yapılan sözleşmeye istinaden ... tarafından yürütüldüğünü, sonrasında feshedilen sözleşme gereği bu faaliyetlerin kendilerine bırakıldığını, imtiyaz sözleşmesinin feshinden önce 01/01/2003-01/01/2004 tarihleri arasındaki dönemin bedellerinin... tarafından davacıya ödendiğini, dolayısıyla . tarafından yapılan ödemelerin sözleşmenin fesih tarihinden sonraki dönemi de kapsadığını, yine davacı tarafça talep edilen 2004 yılına ilişkin izin bedellerin de ödendiğini, söz konusu tesislerin idarece devralınmasından sonra orman sayılan arazilerden geçen tesislerin izin bedeli ile ilgili hukuki rejimin ve ödeme statüsünün belirlenmesi amacıyla davacı tarafa defalarca yazı gönderilmesine rağmen davacı tarafın bu yazılara cevap vermekten kaçındığını,ayrıca iki kurum arasında gecikme zammının kaynağını oluşturan hukuki bir ilişkinin mevcut olmadığını, bu durumda davacı tarafın gecikme zammı talebinin de haksız olduğunu belirterek;davanın reddini dilemiştir....
Ağır Ceza Mahkemesinin 24.09.2020 tarihli kararı ile sanık hakkında dolandırıcılık suçundan, 10 ay hapis ve 80,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimin göre çektirilmesine karar verilmiştir. II. TEMYİZ SEBEPLERİ Sanığın temyiz isteği; hükmü temyiz etme iradesinden ibarettir. III....
Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla, olayda transit rejimin idarece kontroller yapılıp usulüne uygun olarak sonlandırılmasının akabinde, antrepo rejiminin ihlali fiilinden hareketle, geriye doğru inceleme yapılarak durumun tespit edilmeye çalışıldığının anlaşıldığı, bu itibarla, idarece taşınan eşya veya eşyayı taşıyan araç üzerinde transit rejim hükümlerinin ihlal edildiğine ilişkin bir tespitin yapılmamış olması karşısında, olayda, eşyanın transit rejim hükümlerine aykırı bir şekilde Türkiye Gümrük Bölgesinde bırakıldığının varsayılarak, 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 184. maddesi uyarınca davacı hakkında gümrük yükümlülüğünün doğduğundan bahsedilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ......
Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla, olayda transit rejimin idarece kontroller yapılıp usulüne uygun olarak sonlandırılmasının akabinde, antrepo rejiminin ihlali fiilinden hareketle, geriye doğru inceleme yapılarak durumun tespit edilmeye çalışıldığının anlaşıldığı, bu itibarla, idarece taşınan eşya veya eşyayı taşıyan araç üzerinde transit rejim hükümlerinin ihlal edildiğine ilişkin bir tespitin yapılmamış olması karşısında, olayda, eşyanın transit rejim hükümlerine aykırı bir şekilde Türkiye Gümrük Bölgesinde bırakıldığının varsayılarak, 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 184. maddesi uyarınca davacı hakkında gümrük yükümlülüğünün doğduğundan bahsedilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ......
özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, transit refakat belgesi muhteviyatı eşyayı taşıyan araçların transit rejim kapsamında hareket gümrük müdürlüğünün kontrolü altında yüklemesinin yapılarak mühürlendikten sonra varış gümrük müdürlüğüne sevkinin sağlandığı ve söz konusu aracın transit güzergahında belirlenen tarihte varış gümrük müdürlüğünden çıkışının yapıldığı, bu aşamada rejim ihlali yapıldığına ilişkin olarak varış gümrük müdürlüğünce herhangi bir saptamada bulunulmadığı, bilahare söz konusu araçların yurt dışına çıkış yapıp taşıdıkları eşyayı bıraktıktan sonra geri döndüğü, davalı idarece söz konusu araçlar hakkında transit rejim hükümlerinin ihlal edildiğine, araçlar içerisindeki "kırmızı et" cinsi eşyanın değiştirildiğine ya da taşıma yapılan araçların mühürlerinin bozulduğuna yönelik bir tespitin de yapılmadığı, davalı idarece eşyanın antrepo beyannamesi ile antrepoya alındıktan sonra burda değiştirildiğinin kabul edildiği ve söz konusu transit rejimin...