Türk Medeni Kanunu'nun 202 vd. maddeleri uyarınca yapılmış " mal ayrılığı rejimi seçimi " sözleşmesinin " irade bozukluğu " hukuki sebebine dayalı olarak iptaline ilişkindir. -//- 24.09.200 tarihinde evlenmiş olan taraflar, evlilik devam ederken ... Noterliği'nde Temmuz/2010 tarihinde düzenleme şeklinde yapılan sözleşmeyle aralarındaki mal rejimi konusunda " mal ayrılığı rejimi (TMK. M. 242)ni kabul etmişlerdir. Davacı bu sözleşmeyi imzalarken korkutma (tehdit, ikrah) altında olduğunu, iradesinin bu sebeple bozulduğunu ve sözleşmenin bu şekilde geçersiz olduğunu iddia ederek, bu sözleşmenin iptal edilmesini talep etmektedir. Mahkemece olayda TMK'nun Aile Hukuku'na ilişkin hükümlerinin değil; Türk Borçlar Kanunu 37 vd. (eBK. M. 29. Vd.) maddelerinin uygulanacağı ve bu sebeple görevli mahkemenin görevsizlik kararı vermiş; hükmü davacı temyiz etmiştir....
Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden (4722 s.K. m. 10) 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM.nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (4721 sayılı TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4721 sayılı TMK.nun 202.m).Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2. maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Dava konusu edilen TOKİ Mahallesi Dönmez Sokak C-2 Blok No:8 Kat: 1'de bulunan meskene ilişkin satış sözleşmesini davalı ... 25.02.2008 tarihinde imzalamıştır. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre; sözleşme gereğince taşınmaza ait taksit ödemeleri devam etmektedir. Taşınmazın satın alındığı tarih itibariyle taraflar arasında yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir....
Edinilmiş mallara katılma rejiminde tasfiye davasının görülebilmesi için eşler arasındaki mal rejiminin sona ermiş olması gerekir. TMK’nın 225. maddesi ile “Mal rejimi, eşlerden birinin ölümü veya başka bir mal rejiminin kabulüyle sona erer. Mahkemece evliliğin iptal veya boşanma sebebiyle sona erdirilmesine veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesi hâllerinde, mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona erer” hükmü düzenleme altına alınmıştır. 16. Türk Medeni Kanunu’nun 218. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi, edinilmiş mallar (TMK m. 219) ile eşlerden her birinin kişisel mallarını (TMK m. 220-221) kapsar. Bu hüküm ile yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejiminin kapsamı belirlenmiştir....
Mahkemece, 25.12.2002 tarihli “mal ortaklığı sözleşmesi” esas alınarak taraflar arasındaki uyuşmazlık çözüme kavuşturulmuştur. 4722 sayılı Kanunun 10/3.maddesinde , “… bir yıllık süre içinde mal rejimi sözleşmesiyle yasal mal rejiminin evlenme tarihinden geçerli olacağını kabul edebilirler.” denilmektedir. Diğer bir anlatımla, sözleşmenin yapıldığı 25.12.2002 tarihinde yasal mal rejimi, edinilmiş mallara katılma rejimi olup sözleşmeyle ancak edinilmiş mallara katılma rejimi evlenme tarihinden geçerli olmak üzere geriye götürülebilecektir. 01.01.2002 tarihinden önce mal ayrılığı rejimi geçerli olup somut olayda; taraflar, yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminin aksine mal ayrılığı sözleşmesi yaparak evlilik birliği içerisinde edinilen taşınır ve taşınmaz mallara yarı yarıya sahip olunacağını kararlaştırmışlardır....
Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM. nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (4721 sayılı TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4721 sayılı TMK.nun 202.m). Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2. maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. Dava konusu 248 ada 2 parsel 20.11.2003 tarihinde davalı adına alınmış olup halen davalı adınadır. Taşınmazın edinme tarihine göre taraflar arasında başka bir mal rejimi seçilmediğinden (4722 s.K.m.10) yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir....
(Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2, s. 370-371) Davacı kadın tarafından açılan katılma alacağı davasının incelenebilmesi ve bu konuda işin esası hakkında bir karar verilebilmesi için eşler arasındaki geçerli kural mal rejiminin (yasal mal rejimi=edinilmiş mallara katılma rejimi) (= TMK. m. 202 f.I, 218-241) sona ermesi (TMK. m. 225 f. II) zorunludur. Taraflar arasında “seçilebilir mal rejimlerinden” (Ömer Uğur GENÇCAN, Mal rejimleri Hukuku, Ankara 2007, Kısaltma: GENÇCAN-Mal Rejimleri, s. 125) birinin seçildiği ileri sürülmediğine göre eşler arasında kural mal rejiminin (yasal mal rejimi=edinilmiş mallara katılma rejimi) (= TMK. m. 202 f.I, 218-241) geçerli olduğu duraksamasızdır. Katılma alacağı davası boşanma davasından bağımsız ve ayrı olarak görülmesi gerekli bir davadır....
Eşler arasındaki mal rejimi TMK 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında evlilik tarihi olan 11.10.1967 tarihinden TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı 17.08.2006 tarihine kadar yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Hemen belirtmek gerekirki; taraflar arasında TMK'nun 170. maddesi gereğince mal ayrılığının geçerli olduğu tarihte edinilen taşınmazlara ilişkin olarak ......
Anılan maddenin .... fıkrasına göre mal ayrılığı rejimine geçilmesine ilişkin talebin kabulüne dair hükmün kesinleşmesiyle eşler arasındaki önceki mal rejimi sözü edilen davanın açıldığı tarihte sona erer. Başka bir anlatımla, evlilik birliği devam etse dahi TMK'nun 206. maddesi uyarınca önceki mal rejimi sona ererek mal ayrılığı rejimine geçildiğinden önceki mal rejiminin tasfiyesi istenebilir. Mahkemenin eşler arasında boşanma davasının mevcut olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verdiği kararda isabet bulunmamaktadır. Buna göre, olağanüstü mal rejimine geçişe ilişkin ........
Art 206) alacağı davasının incelenebilmesi ve bu konuda işin esası hakkında bir karar verilebilmesi için katılma alacağı (TMK. m.231) davasında olduğu gibi eşler arasındaki geçerli kural mal rejiminin (yasal mal rejimi=edinilmiş mallara katılma rejimi) (= TMK. m. 202 f.I, 218-241) sona ermesi (TMK. m. 225 f. II) zorunludur. Taraflar arasında “seçilebilir mal rejimlerinden” (Ömer Uğur GENÇCAN, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununa Göre Mal Rejimine İlişkin Genel Hükümler ve Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi, Yetkin Yayınevi, Ankara 2002, Kısaltma: GENÇCAN-Mal Rejimi, s. 55) birinin seçildiği ileri sürülmediğine göre eşler arasında kural mal rejiminin (yasal mal rejimi=edinilmiş mallara katılma rejimi) (= TMK. m. 202 f.I, 218-241) geçerli olduğu duraksamasızdır. Değer artış payı (Mehrwertanteil) (TMK. m. 227, ZGB. Art 206) davası boşanma davasından bağımsız ve ayrı olarak görülmesi gerekli bir davadır....
Eşler, Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde başka bir rejimi seçmedikleri takdirde 01.01.2002 tarihinden geçerli olmak üzere yasal mal rejimini seçmiş sayılırlar. Yasa'nın emredici bu hükmü uyarınca ve aynı Kanun'un 10/3. maddesine göre eşler, ancak yukarıda öngörülen bir yıllık süre içerisinde yapılmış bir mal rejimi sözleşmesiyle yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminin evlenme tarihinden itibaren geçerli olacağını kabul edebilirler. Söz konusu düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde; eşlerin geçmişe etkili olarak mal ortaklığı rejimini seçemeyecekleri açıktır. Eş anlatımla, taraflar geçmişe etkili bir biçimde edinilmiş mallara katılma rejimi dışında Kanunun tanıdığı başka seçimlik bir mal rejimini (mal ortaklığı, mal ayrılığı ya da paylaşmalı mal ayrılığı rejimlerinden birini) evlenme tarihinden itibaren geçerli olmak üzere seçemez ve belirleyemezler....