BEYAN : Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davaya konu fatura düzenleyen ... ... ile cari hesap çerçevesinde çalışıldığını ve yapılan işler karşılığı olan fatura tutarlarının fatura düzenleyen dava dışı ... ... hesabına ödendiğini, davaya konu faturanın ise haksız ve mesnetsiz olarak düzenlenerek, davalı-müvekkili şirkete hiç tebliğ olunmadığını, yani fatura konusu mal/hizmet söz konusu olmadığından taraflarına tebliğ olunmayan davaya konu faturadan dolayı davalı-şirketin herhangi bir borcu olmadığını, Tebliğ olunmayan faturadan dolayı, fatura üzerinde bile belirtilmeyen faiz ve oranından da ayrıca herhangi bir sorumluluk söz konusu olmadığını, fatura konusu mal ve hizmetin verilmediğini, faturanın tebliğ dahi olmadığını, bu nedenle ticari defterlerde de yer almayan alacağa karşılık bu hususlardan dolayı itiraz olunmasına rağmen haksız ve mesnetsizce dava ikame edilmesinin kötü niyet olduğunu, bu nedenle icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini ileri sürerek...
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü Sayı : ......... günlü “Transit Reji igili işlemler” başlıklı ....... sayılı genelgesinin 10/8 maddesinde; "Transit beyanında asıl sorumlu ile taşıyıcının farklı olması halinde asıl sorumlu, yalnızca gümrük vergileri ve cezaları ile bunların yasal faizinin ödenmesinden sorumludur." düzenlemesi yer almaktadır....
Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir. Faturalarda belirtilen mal veya hizmetin davalı alıcıya teslim edildiği iddiasını davacı ispatla yükümlüdür. Fatura içeriğindeki mal veya hizmetin davalıya teslimi dayanak belgelerle kanıtlanmadığı sürece ticari defterler tek başına malın teslim edildiğini ispata yeterli değildir. Bu açıklamalar ışığında tarafların sunmuş oldukları tüm deliller dosya içerisine alınmış, icra dosyası getirtilerek incelenmiş, tüm deliller toplandıktan sonra alanında uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Taraflar arasında 23/06/2016 tarihinde imzalanan sözleşmenin incelenmesinde; Sözleşmenin taraflarının ... ......
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece "DAVANIN KISMEN KABULÜNE, 1- İşverene yönelik davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, 2- Davacının 129466.035 sicil sayılı Yeni Reji Limited şirketi unvanlı işyerinde 01/06/1988 tarihinde 1 gün süreyle günlük brüt asgari ücret üzerinden 506 sayılı Yasaya tabi olarak sigortalı çalıştığının tespitine" karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı SGK vekili istinaf başvurusunda; Kurum kayıtlarının aksinin eşdeğer belgelerle kanıtlanması gerektiğini, bir günlük çalışmanın yöntemince araştırılması gerektiğini ileri sürmüş ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Dosya içerisinde yer alan Yusuf Yücetürk (Reji Kolbaşısı Yusuf Ağa) mirasçılarını gösterir Büyükçekmece 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 22/02/2018 tarih ve 2016/1115 Esas, 2018/200 Karar sayılı mirasçılık belgesi yalnızca nüfus kayıtları incelenerek düzenlenmiş olduğundan davacıların murisi Yusuf Yücetürk ile tapu kayıtlarında paylı malik olarak yer alan Kolcu Yusuf Ağa'nın aynı kişiler olduğunu ispata yeterli değildir. Yine dosya içerisine sunulan Büyükçekmece 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/98 Esas sayılı dava dosyası için Bilirkişi Fehmi Tercan tarafından düzenlenen 14/11/2018 tarihli bilirkişi raporunun da tapu kayıtlarının temin edilememesi nedeniyle yalnızca nüfus kayıtları esas alınarak düzenlenmiş olması nedeniyle davacıların murisi Yusuf Yücetürk ile tapu kayıtlarında paylı malik olarak yer alan Kolcu Yusuf Ağa'nın aynı kişiler olduğunu ispata yeterli olduğu söylenemez....
Mahkemece, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin görülmekte olan dava yönünden, eşler arasında mevcut boşanma davasının olmadığı, evlilik birliğinin devam ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Eşler arasındaki mal rejiminin tasfiyesinin gerçekleşmesi aralarında devam eden mal rejiminin sona ermesine bağlıdır. Başka bir anlatımla mal rejimi sona ermeden alacak muaccel olmayacağından mal rejiminin tasfiyesi istenemez. Mal rejiminin sona ermesi mal rejiminin tasfiyesi davalarının görülebilirlik önkoşulu olup dava şartıdır ve yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi mahkemece de resen göz önünde bulundurulur. Mal rejiminin hangi hallerde sona ereceği 4721 sayılı TMK'nun 225. maddesinde belirtilmiştir....
Mal ortaklığı rejimi, gerek eski Medeni Kanun gerek yeni Medeni Kanun döneminde gerçekleştirilen evlilikler için kanun koyucunun eşlere seçme imkanı verdiği seçimlik mal rejimi türlerinden birisi olup, eşler geçerlilik şartlarına uygun şekilde tanzim edecekleri mal rejimi sözleşmesi ile mal ortaklığı rejimini aralarında geçerli kılabilirler. Sözleşme, yapıldığı tarihten sonra edinilen mallar yönünden etkili olacaktır. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK mad.179). Bu anlamda, tasfiye yapılırken uygulanacak mal rejiminin belirlenmesi önem taşır. Mal ortaklığı rejimi, gerek eski Medeni Kanun gerek yeni Medeni Kanun döneminde gerçekleştirilen evlilikler için kanun koyucunun eşlere seçme imkanı verdiği seçimlik mal rejimi türlerinden birisi olup, eşler geçerlilik şartlarına uygun şekilde tanzim edecekleri mal rejimi sözleşmesi ile mal ortaklığı rejimini aralarında geçerli kılabilirler....
Mahkemece, taraflar arasında görülen boşanma davasının redle sonuçlandığı, davalının davacıyı Cumhuriyet Başsavcılığına şikayet ettiği, tarafların fiilen ayrı yaşadıkları, mal rejiminin mal ayrılığına dönüştürülmesinin tarafların menfaatine olduğu kanaati ile davanın kabulüne, dava tarihinden geçerli olmak üzere taraflar arasındaki mal rejiminin mal ayrılığına dönüştürülmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; TMK.nun 206. maddesi gereğince açılmış taraflar arasındaki yasal edinilmiş mallara katılma rejiminin mal ayrılığı rejimine dönüştürülmesi isteğine ilişkindir....
Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir. Aynı Kanun'un 219/5. maddesine göre ise; edinilmiş malların yerine geçen değerler edinilmiş mal, 220/4. maddeye göre de, kişisel malların yerine geçen değerler de kişisel mal sayılır. Bu durum, kanun koyucunun kabul ettiği, mal rejiminin tasfiyesi davalarında ki ispat ve ikame kurallarıdır. Açıklanan bu kanuni düzenlemelere göre; bireysel emeklilik sonucu yapılan toplu ödeme ya da irat şeklindeki maaş ödemelerinin hangi mal grubundan sayılacağı, bireysel emeklilik için ödenen primlerin ait olduğu mal grubuna göre belirlenir. Bireysel emeklilikte biriken para, primleri edinilmiş mal grubundan karşılanmışsa edinilmiş mal, kişisel mal grubundan karşılanmışsa da kişisel mal sayılacaktır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklanan Tapu İptali Tescil-Mümkün Olmaması Halinde Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 225. maddesine göre; mal rejimi, eşlerden birinin ölümüyle, başka bir mal rejiminin kabulüyle, mahkemece boşanmaya, evliliğin iptaline veya mal ayrılığına geçilmesine karar verilmesiyle sona erer. Yargıtay'ın ve Dairemizin sapmaksızın devam eden uygulamalarına göre, mal rejiminin tasfiyesi ile alacak hakkında bir karar verilmesi için eşler aralarındaki mal rejiminin sona ermesi gerekir....