Buna göre, mahkemece davalı adına usulüne uygun olarak meşruhatlı davetiye tebliğ ettirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile re' sen dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 18.1.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu kez mahkemece, dava dosyası re’ sen ele alınarak temyiz talebinin reddine dair kararın kaldırılmasına karar verilmiş ve dosya yeniden Dairemize gönderilmiştir. Yukarıda açıkça belirtildiği gibi temyiz isteminin reddine ilişkin karar HUMK’ nun 432/son maddesi uyarınca temyiz edilmediğinden kesinleşmiştir. Mahkemece kesinleşen karara rağmen dosyanın yeniden ele alınarak kesinleşen kararı kendiliğinden değiştirecek şekilde yeni bir karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup, bu konudaki 4.8.2008 tarihli yerel mahkeme kararı yok hükmündedir. Bu nedenle dosyanın tetkiksiz olarak mahkemesine iadesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın mahkemesine tetkiksiz olarak GERİ ÇEVRİLMESİNE, 06.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya kapsamından çekişmeli taşınmazla ilgili Ek 4. madde çalışması yapılmadığı ve buna ilişkin bir tutanak düzenlenmediği anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kanunun 25/son maddesi gereğince tutanak düzenlenmeyen yerde Kadastro Mahkemesi görevli değildir, görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülebileceği gibi, mahkemece her aşamada re"sen de gözönünde bulundurulabilir. Bu durumda, mahkemece davanın görev yönünden reddine ve dosyanın genel mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde esasa girilerek karar verilmiş olması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan neddenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usûl ve kanuna uygun olmayan hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 24/09/2013 günü oy birliği ile karar verildi....
gereğince dava dosyasının yeniden esas defterine kaydedilip re' sen tarafların duruşmaya davet edilmesi gerekir, ( Bkz. Prof. Dr. Baki Kuru Hukuk Muhakemeleri Usulü 2001 Altıncı Baskı Cilt 5. Sayfa - 4648-4655 ). Mahkemece açıklanan usul hükümleri yerine getirilmeden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 18.01.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Görev 6100 Sayılı HMK' nın 1. maddesine göre kamu düzenindendir ve re' sen gözetilir. Mahkemece anılan hüküm uyarınca görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 13.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
uyarınca 5 ay hapis cezası ve 400 TL adli para cezası, TÜRK MİLLETİ ADINA 1)5320 Sayılı Yasanın 13/1.maddesi nedeniyle baro tarafından soruşturma aşamasında sanığa atanan müdafiiye ödenecek ücretin sanığa yargılama gideri olarak yükletilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 2)Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın kasten öldürme ve 6136 Sayılı Kanuna Aykırılık suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların nitelikleri tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve sanık müdafiinin duruşmalı incelemede ve temyiz dilekçesinde sübuta, delillerin hatalı takdir edildiğine, haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, kısmen re...
Birinci Ağır Ceza Mahkemesinin 14.10.2010 gün ve 178/275 sayılı kısmen re' sen de temyize tabi kararının sanık müdafiinin temyiz başvurusu üzerine incelenmesi sonucu, Dairemizin 25.10.2011 tarih ve 4796/6233 sayılı ilamıyla öldürme suçu yönünden kararın bozulmasına karar verildiği halde, 6136 sayılı Yasaya Aykırılık suçu yönünden bir karar verilmediği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 30.11.2011 tarih ve 2011/115520 sayılı yazısı ile bu yöndeki maddi hatanın düzeltilmesinin istenildiği anlaşılmakla; TÜRK MİLLETİ ADINA 5320 sayılı Kanunun 8 maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, Dairemizin 25.10.2011 tarih ve 4796/6233 sayılı kararının " ... bozma nedenine göre sanığın tahliyesine, başka suçtan tutuklu veya hükümlü değil ise derhal tahliyesinin temini için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına" ibaresinden sonra gelmek üzere yeni bir paragraf olarak, "6136 sayılı Yasaya Aykırılık suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede; suç tarihinden temyiz incelemesinin...
Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan elatmanın önlenmesi davası, davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle resen Kadastro Mahkemesine aktarılmış ve yargılama sırasında Mahkemece, davanın niteliği gereği Hazine davacı sıfatıyla davaya re' sen dahil edilmiştir. Kadastro Mahkemesince, çekişmeli parsel tutanağı ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda, davacı ...'ün davasının reddine, davacı Hazinenin davasının kabulüne, çekişmeli 101 ada 4025 parsel sayılı 672,89 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın kargir ev ve tarla vasfı ile ... adına tespitine, malik hanesinin bu şekilde doldurulmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
(TMK. m. 465) Hüküm, vesayet altındaki kişinin menfaatlerini korumak amacıyla getirilmiş olup, kamu düzenine ilişkin olduğundan re”sen dikkate alınması zorunludur. (TMK. m. 465) O halde vasiye, vesayet makamından davayı takip için izin kararı almak üzere önel verilmeden davaya devamla hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Hükmün açıklanan sebeple bozulması gerektiği düşüncesiyle değerli çoğunluk görüşüne katılmıyorum....
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı Şirketin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Yargılama giderleri ve karar-ilam harcının Mahkemece re' sen gözetilip, hüküm altına alınması yasal zorunluluktur....