WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Öte yandan, menfi tespit davasına konu olan kötüniyet tazminatı, icra hukukuna özgü götürü bir tazminat niteliğinde olup, kötüniyet tazminatının reddine karar verilmiş olması, genel hükümlere dayanılarak açılan, gerçek zararın tazminine yönelik davalar yönünden engel oluşturmamaktadır. Somut olayda davaya konu icra takibi nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığı tespit edildiğine ve buna ilişkin karar kesinleştiğine göre; yapılan takibin haksız olduğu sübuta ermiştir. Yargıtay kararlarıyla haksız haciz/takip dosyalarında manevi tazminat için benimsenen kötüniyet koşulunun maddi tazminat için de aranması uygun değildir. Takibin haksız olduğunu ispatlayan davacının uğradığı maddi zararı dava etmesine ve kanıtlanması halinde gerçek zararının tazminine karar verilmesine engel bulunmamaktadır....

    İcra Dairesi aracılığıyla talimat yoluyla yapılan haciz işleminde haczedilen menkullerin davacıya ait olduğu tespit edilerek hacizli malların iadesine karar verilmiştir. Haczin haksız olduğu anlaşıldığına göre davacının haksız haciz (el koyma) nedeniyle TBK daki genel hükümlere göre maddi ve manevi tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır. Davacı açacağı maddi tazminat davası ile haksız haciz nedeniyle malvarlığında meydana gelen azalmanın tazmin edilmesini isteyebilir. Bunun için haczin haksız olduğunun tespiti yeterlidir. Haksız haciz nedeniyle manevi tazminat istenebilmesi için ise haczin haksızlığı yanında failin ağır kusurlu ve kötüniyetli olmasıda şarttır. Somut olayda davacı açtığı istihkak davasında haklı çıkmış olmakla haczin haksız olduğu da anlaşılmıştır. Davacı haksız haciz nedeniyle yeddiemine 2.950 TL yeddiemin ücreti ödeyerek zarara uğramıştır. Zararın tazmin edilmesini istemekte hukuken haklıdır....

      TL’nin ise ıslah tarihi olan 09/06/2014 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacı ve ailesinin haksız icra takibi ve haciz nedeniyle seyahatleri esnasında araçlarının bağlanarak tatillerini yapamayıp araçsız geri dönmek zorunda kalarak mağduriyete uğramış olmaları nedeniyle de takdiren 3.000,00 TL manevi tazminatın haksız icra takibi olan 09/11/2010 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Davacı, borcundan dolayı davalı tarafından yapılan icra takibi sırasında veteriner kliniğinde haciz işlemi yapıldığını, mesleki olarak lüzumlu ve haczi caiz olmayan tibbi cihazların haczedilerek muhafaza altına alınması nedeniyle zarara uğradığını belirterek, maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, alacağını tahsil için icra takibi yaptığını, davacının borcunu ödememesi üzerine işyerinde haciz uygulandığını, mahcuzların muhafaza altına alınması ve yediemin deposuna teslimi görevinin icra memurlarının görevinde olması nedeniyle kendisinin sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur....

          b) Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacılar vekili, alınacak mal karşılığında müvekkili şirket tarafından davalı şirkete senet verildiğini, diğer müvekkili ...'ın bu senetlerde kefil olduğunu, malların teslim edilmemesi nedeniyle borçları bulunmadığı halde davalı şirketin bedelsiz kalan bu senetlere istinaden icra takibi başlattığını, durumun izah edilmesine karşın icra takibi sırasında iki kez haciz gerçekleştirildiğini ve bir kısım menkulün muhafaza altına alındığını, davalı şirket aleyhine açılan menfi tespit davası ile müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine karar verildiğini, kararın Yargıtayca onandığını, bu karara rağmen muhafaza altına alınan malların iade edilmediğini ve zararın karşılanmadığını belirterek, oluşan maddi ve manevi zararın tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu benimsenerek, ... 2....

            Dava, haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

              Davacı, babasının vefat etmesinden sonra maaşının mirasçıları tarafından çekilmediği halde aleyhlerine haksız icra takibi başlatıldığını, akabinde itirazın iptali davası açıldığını belirterek, uğradığı maddi ve manevi zararların ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı, haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Yerel mahkemece; maddi zararın ispat edilemediği ve mamelek hukukuna ilişkin olaylardan dolayı manevi tazminata hükmedilemeyeceği kabul edilerek, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından; davacının murisi olan ve davalı kurum tarafından kendisine maaş ödemesi yapılan şahsın vefat etmesinden sonra da hesabına 25/10/2004 ve 25/11/2004 tarihlerinde maaş yattığı, bu maaşların uzun bir süre kimse tarafından çekilmemesi üzerine davalı kuruma iade edildiği anlaşılmaktadır....

                Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece manevi tazminat yönünden verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Türk borçlar Kanunu 58. Maddesindeki şartların oluştuğunu ve davacı tarafça kanıtlandığını, haksız icra takibi yönünden mesajlarla ve aramalarla davacının sürekli olarak mağdur edildiğini, huzur ve sükununun bozulduğunu, sembolik manevi tazminat talebinin kabul edilmesi gerektiğini belirterek kararı istinaf etmiştir. GEREKÇE: Dava, davacı ile kredi kartı veren banka arasındaki sözleşme gereğince kredi kartı borcunu ödendiğinden bahisle davalı tarafından başlatılan icra takibine konu borcun olmadığının tespiti ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Mahkemece taraf delilleri toplanılmış ve yapılan yargılama sonucunda ''...İstanbul 11....

                Bu durumda mahkemece haksız haciz nedeniyle uğranılan zararın muhatabı davacı olmayıp, davacının annesi olduğundan bundan dolayı maddi ve manevi tazminat davası açma yetkisi davacının annesine ait olup, davacının maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden aktif dava ehliyeti bulunmadığı gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin öteki temyiz itirazlarının reddi ile (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, haksız icra takibi ve haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı taraf, davalının Konya ... İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyasındaki takip üzerine ödeme emrinden süresi geçtikten sonra haberdar olduğundan itiraz edemediğini, Konya ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açtıklarını iddia ve beyan etmiş, Konya ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... esas, ... karar sayılı ilamı ile, davanın kabulüne karar verildiği, Konya Cumhuriyet Başsavcılı'ğı tarafından ... soruşturma sayılı dosyasında dolandırıcılık suçundan soruşturma yürütüldüğü anlaşılmıştır. Uyuşmazlık haksız hacizden, diğer bir deyişle haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylemden kaynaklanan tazminat davalarında kural olarak gerçek zarar ilkesi geçerli olup, Türk Borçlar Kanunu uyarınca zararın kanıtlanması davacı tarafa, hükmedilecek tazminatın miktarının belirlenmesi ise hakime aittir....

                    UYAP Entegrasyonu