Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şu durumda, davalının davacı aleyhinde ödenilen dört adet senet ve altındaki imzanın davacıya ait olmadığı bir adet senet ile davacı hakkında yapmış olduğu icra takibi ve bu icra takibine dayanılarak yapılan haciz işleminin haksız olduğu kabul edilmeli ve davacı yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmelidir. Anılan yön gözetilmeden karar verilmiş olması nedeniyle kararın bozulması gerekmiştir. 2-Davacının maddi tazminat istemi yönünden; davacının aracına davalı alacaklı tarafından başlatılan... İcra Müdürlüğü'nün 2008/2667 Esas sayılı takip dosyasında 11/08/2008 tarihinde fiili haciz uygulanarak muhafaza altına alındığı, yine dava konusu aracın davacının dava dışı İş Bankası'na olan kredi borcu nedeniyle 02/12/2008 tarihinde haczedilerek daha önce muhafaza işleminin uygulandığı otoparkta bırakıldığı anlaşılmaktadır....

    GÖREVSİZLİK KARARIHAKSIZ HACİZMADDİ TAZMİNAT 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 5 ] "İçtihat Metni" Davacı Metin vekili Avukat tarafından, davalılar İsmail ve Adalet Bakanlığı aleyhine 18/05/2004 gününde verilen dilekçe ile haksız ihtiyati haciz nedeni ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalı Adalet Bakanlığı yönünden davanın idari yargıda açılması gerektiğinden, görev nedeni ile dava dilekçesinin reddine, davalı İsmail yönünden maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne dair verilen 02/02/2006 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı İsmail Pazarcık tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız haciz ve icra müdürünün hatalı işlemi nedeniyle uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkindir....

      ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

        Mahkemece, yapılan icra takibi ve haciz işleminin haksız olduğu benimsenerek maddi ve manevi tazminat istemi kısmen kabul edilmiştir. Dosya kapsamından; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı tarafından yapılan icra takibi nedeniyle hukuksal savunmada bulunmak amacıyla davacının vekil tayin ettiği, icra dosyası, .., itirazın iptali davası ve menfi tespit davaları nedeniyle vekiline ödemesi gereken .. TL vekalet ücreti ve sözleşme gereği alınan ve iade edilmeyen .. TL depozito bedeli hesaplanmıştır. Davacı tarafından talep edilen ve hükmedilen avukatlık ücreti, davacı ile avukatı arasındaki vekalet ilişkisinden kaynaklanmakta olup bu miktardan davalının sorumlu olması beklenemez. Kaldı ki, söz konusu dosyalarda vekalet ücreti yargılama gideri kapsamında değerlendirilmiştir. Öte yandan hakim, talep ile bağlı olup; fazlasına hükmedemez. (HMK m.26; HUMK m.74)....

          in karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi. KARŞI OY Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı taraf, davalının verdiği bonoların icra takibine konu edilmesi üzerine, davalı tarafın haksız şikayetiyle başlatılan ceza soruşturması kapsamında tutuklanması ve görev yerini değiştirmek zorunda kalması nedenleriyle manevi zarara uğradığını iddia ederek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece; taraflar arasındaki duygusal ilişki ve bu ilişkinin seyri de gözetildiğinde, davacının uğradığını iddia ettiği manevi zararın oluşumunda kendi davranışlarının başlıca etken olduğu ve davalının eylemiyle davacının uğradığını iddia ettiği zarar arasında doğrudan illiyet bağı bulunmadığı gerekçesiyle, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş; davacının yaptığı istinaf başvurusu da esastan reddedilmiştir....

            Mahkemece; maddi tazminat isteminin kabulüne; haksız hacizler nedeniyle davacının ekonomik ve ruhsal sıkıntılar yaşadığının kabulü gerektiği gerekçesi ile manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından; davacının talebinin maddi tazminat istemi dışında ayrıca haksız haciz nedeni ile manevi tazminat talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Haksız haciz nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için davalının kötü niyetinin ve ağır kusurunun varlığı ile buna bağlı olarak zararının oluşması gereklidir. Davaya konu olayda kefil sıfatıyla borçlu bulunan davacı hakkında davalının yaptığı icra takibinde kötü niyetli ve ağır kusurlu olduğu kabul edilemez. Şu durumda, manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile kısmen kabulüne karar verilmiş olması yerinde değildir; kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

              Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine 01/07/2006 tarihli kira sözleşmesine istinaden kira bedelinin fer'ileriyle birlikte tahsili için alacak ve tahliye talebiyle ... 11. İcra Müdürlüğünün 2007/227 (2009/13625) esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, müvekkilinin itirazının icra mahkemesince kaldırılmasına ve temerrüt nedeniyle tahliyesine karar verildiğini, bu icra takibi derdest iken davalının kira alacağının fer'ileri için taşınmazın tahliyesi talebiyle ... 4. İcra Müdürlüğünün 2007/7392 esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi yaptığını, ancak ödeme emrinin müvekkiline usulüne uygun tebliğ edilmemesine rağmen takibin kesinleştiğini, her iki icra takibi sonucunda Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından müvekiline ödenen yetim aylığına haciz uygulandığını belirterek her bir kesintinin yapıldığı tarihten başlatılacak yasal faizi ile birlikte istirdadı ve haksız kesilen yetim aylıkları nedeniyle mağdur olduğu iddiasıyla manevi tazminat isteminde bulunmuştur....

                İcra Hukuk Mahkemesinin 2010/862 Esas sayılı dosyası ile takibin iptaline karar verildiği gerekçesiyle haksız olduğunu ileri sürerek bu icra takibi ve takip sırasında yapılan hacizler nedeniyle uğradıkları maddi ve manevi zararların tazminini istemişlerdir. Davalı söz konusu takibin şeklen iptal edilmiş bir takip olduğunu, davacıların maddi hukuk anlamında borçlarının devam ettiğini ve davacıların taleplerinin haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, Mahkemece;... 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2010/862 Esas sayılı dosyasında, takip dayanağı senedin vade tarihinin 2009 iken 2008 olarak değiştirildiği gerekçesiyle takibin iptaline karar verildiği ve kararın 28/05/2011 tarihinde kesinleştiği, Yargıtay'ın yerleşik kararları da dikkate alınarak haksız icra takibi ve haksız haciz yapılmasının sorumluluk hukuku ilke ve kuralları gereğince haksız eylem niteliğinde olduğu gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

                  İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davalı aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat davasının reddine karar verildiği görüldü....

                  Mahkemece; 2012 yılından sonra davacının gelirindeki düşüş ile dava konusu olay arasında doğrudan bir illiyet bağı bulunmadığından maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat istemi yönünden ise; davalı bankanın kendisinden beklenen özeni göstermediği, özensizliği nedeni ile davacı hakkında haksız icra takibi yapıldığı gerekçesiyle manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğinden; davalı tarafça davacı hakkında icra takibine başlandığı, ancak davacının takibe itirazından sonra icra dosyası kapsamında herhangi bir işlem yapılmadığı, davacının mallarına haciz konulmasına yönelik bir mahkeme kararı olmadığı gibi, davalı vekilinin icra dosyası kapsamında bu yönde bir talebinin bulunmadığı anlaşılmakla, manevitazminat koşullarının oluşmadığı, bu nedenle davanın tümden reddedilmesi gerekirken mahkemece yazılı gerekçeyle manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş olması yerinde görülmemiş, bu yönüyle kararın bozulması gerekmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu