GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu takip dosyasından kendisine 05.02.2021 tarihinde 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, süresi içerisinde buna itiraz edilmediğini, ardından 19.02.2021 tarihinde 89/2 haciz ihbarnamesi gönderildiğini ve vekili aracılığıyla itiraz ettiğini, süresini kaçırmış oldukları 89/1 haciz ihbarnamesine itiraza ilişkin hazırlamış oldukları itiraz dilekçesini 89/2 haciz ihbarnamesine itiraz iradesiyle maddi hata sonucu sadece tarih düzenlenerek 89/1 haciz ihbarnamesine itiraz şeklinde gönderildiğini, icra müdürlüğünün bu itirazı karşısında alacaklı vekilinin 89/3 haciz ihbarnamesi gönderilmesine ilişkin talebini 03.03.2021 tarihinde, "itirazda maddi hata olduğu açıkça anlaşıldığından" gerekçesiyle reddettiğini, yani itirazlarının kabul edildiğini, daha sonra bu kararını alacaklı vekilinin baskısıyla re'sen değiştirerek "89/2 haciz ihbarnamesine itiraz edilmemiştir” şeklinde kurduğunu borçlu Murat Tek'in kendisinden hiçbir hak ve...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vd. aleyhine 16/05/2012 gününde verilen dilekçe ile ihtiyati haciz istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; ihtiyati haciz kararının kaldırılması isteminin reddine dair verilen 12/11/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ..... vekili Avukat ... Dikenci tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Talep, ihtiyati haciz kararının kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece istem esastan reddedilmiş, aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen ..... tarafından karar temyiz edilmiştir. İhtiyati haciz kararına esas olan alacak ile ilgili ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/147 esas sayılı dava dosyasında aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen şirkete maddi tazminat davası açıldığı anlaşılmıştır....
AŞ aleyhine 26/12/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/02/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince, Dava; haksız haciz nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Şti yönünden maddi ve manevi, davacılardan .... İnşaat Sanayi Tic. Ltd. Şti. bakımından manevi zararlarının giderilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı; talebin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; haksız ihtiyati haciz nedeni ile davacı şirketlerin ticari itibarlarının sarsıldığı gerekçesi ile manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne; benimsenen bilirkişi raporu uyarınca da davacılardan .... İnş. Beton San. ve Tic. Ltd. Şti‘nin maddi tazminat isteminin kabulüne karar verilmiştir. a) 2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür....
İş Mahkemesi TARİHİ : 21/07/2015 NUMARASI : 2015/568- Davacı, davalının menkul ve gayrimenkul malları üzerine alacak miktarı kadar ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacı, davalı işverene ait işyerinde çalışmakta iken geçirdiği iş kazası neticesi uğradığı maddi zararın tespiti ve 10.000 TL maddi, 30.000 TL manevi olmak üzere toplam 40.000 TL tazminata hükmedilmesi ile birlikte, davalının menkul ve gayrimenkul malları üzerinde talep edilen tazminat miktarı kadar ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir....
Davacı, alacaklı şirket tarafından dava dışı ... aleyhine başlattığı icra takibinden dolayı kendi adresinde haciz ve muhafaza işlemi yapıldığını, istihkak davası sonucu haczedilen malların kendilerine ait olduğuna karar verildiğini belirterek uğradığı maddi ve manevi zararın tazminini istemiştir. Davalı, haciz mahallinde bulunanların bu yerin borçlu şirkete ait olduğunu, her iki şirketin de “Ak' ailesine ait olduğunu, iki şirket arasında organik bağ bulunduğunu, aynı alanda faaliyet yaptıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, haciz tutanağına göre, haciz mahallinin borçlu şirket ...'...
ispat koşulunun bu aşamada sağlanamadığından bahisle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi doğru bulunmadığından, davacı vekilinin maddi tazminata ilişkin ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararına yönelik, istinaf talebinin HMK’nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca kabulü ile ilk derece mahkemesinin buna ilişkin ara kararının kaldırılmasına ve davalı T3 adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz mallar ile 3. kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla; ilk derece mahkemesi kararının maddi tazminat talebi bakımından ret kararının kaldırılması ve maddi tazminat talebi bakımından ihtiyati haciz uygulanmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerekmiştir....
Dosya kapsamı itibari ile, talebin yaralanma ile sonuçlanan trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, maddi tazminat talebine yönelik ihtiyati haciz istemine ilişkin olarak talebe konu maddi tazminatın miktarı, davalı tarafın kaçma yada mallarını kaçırma veya bu yönde bir hazırlık içinde olduklarına dair bir delil gösterilmediği, yukarıda açıklandığı gibi tarafların kusur oranı ile manevi tazminat alacağının varlığının da yargılama yapılmasını gerektirdiği anlaşıldığından netice itibari ile ihtiyati haciz talebinin reddine dair yerel mahkeme kararı hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf talebinin HMK'nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine (HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda) karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Şti'nin işyerinde yapılan haksız haciz işlemi sebebiyle davacının uğramış olduğu maddi zararlar için fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminatın haksız haciz tarihi olan 23.06.2020 tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, maddi tazminat yönünden fazlaya dair hakları saklı tutulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacıların, iş bu davada şimdilik maddi tazminat olarak talep ettiği 1.000,00 TL’nin, paranın satın alma gücü, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, her halükarda hayatın olağan akışı içerisinde neredeyse herkes tarafından, dolayısı ile davalılar tarafından da ödenecek meblağ dahilinde bulunduğu, kaldı ki maddi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin karar verilmesi halinde dahi talep edilen maddi tazminat miktarı ile sınırlı şekilde ihtiyati hacze karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla somut olayda maddi tazminat talebi bakımından da ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmış, maddi tazminat bakımından da ihtiyati haciz uygulanması mümkün görülmemiştir....