Davalı banka, cevap dilekçesinde davanın reddini dilemiş; temyiz dilekçesinde ise davacının hesabından yapılan kesintinin 747,50 TL’sinin davacı hesabına iade edildiğini savunmuştur. Dosya içinde bulunan hesap hareketlerinden, davalı bankanın 16.3.2011 tarihinde verilen kredi nedeniyle yaptığı kesintinin 747,50 TL’lik kısmını 18.3.2011 tarihinde davacıya iade ettiği anlaşılmaktadır. Ödeme savunmasının yargılamanın her aşamasında dile getirilebileceği gözetilerek, mahkemece bu kısım yönünden gereken araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının ikinci bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA,, peşin alınan 148,00 TL harcın istek halinde iadesine, 29/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki hakem heyeti kararının iptali-menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının iki farklı kredi kartı ve ek hesabı dolayısıyla müvekkili bankaya borçlandığını, söz konusu borca istinaden müvekkili bankanın davalının hesabından 2.248,82 TL miktarda takas ve mahsup hakkını kullandığını, davalının ise tüketici hakem heyetine başvurusuyla yapılan mahsup bedelinin iadesi yönünde karar alındığını, alınan kararın hakem heyetinin görevine girmediğini, ayrıca 1.750,00 TL'nin davalının hesabına iade edildiğini ileri sürerek, hakem heyeti kararının kaldırılması ile müvekkili bankanın borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Taraflar arasındaki sözleşme ve kredi kullandırılmasına, yapılan ödemelere dair tüm kayıtlar davacı bankadan celp edilmiş ve dosya taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözüm ve tespiti için bankacılık işlemleri alanında uzman bilirkişiye tevdii edilmiştir. Bilirkişinin 28/01/2022 tarihli raporunda; davacının hesabına geçen toplam 68.909,35 TL maaş tutarından 14.335,00 TL'nin (nakit/ATM) çekildiği, 2.900,30 TL tutarın ... ek nolu hesabına aktarıldığı, 51.655,27 TL kesintinin kredi borçlarına tahsil edildiği, davacı ...'in maaş hesabından kredi kartı, KMH ve Kredi Kartı Yapılandırması ile ilgili bireysel krediler için muvafakat sonrasına ait kesintiler yapılmış olduğu tespit edilmiştir.Ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporun mahkememizce yargılamaya esas alınmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı banka ile aralarında imzalanan Tüketici Kredisi Sözleşmesinden doğan borcuna istinaden davalı bankanın, kendisine ait maaş hesabından haksız tahsilat yaptığını ileri sürerek davalı bankanın haksız tahsil etmiş olduğu 2.493,42 TL bedelin davalıdan tahsiline maaş hesabı üzerine bloke konularak maaşını kullanmasının engellenmesi sonucu uğramış olduğu zarara karşılık 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin taşıma işi karşılığı hak ettiği istihkaktan, taşıma işinin yapıldığı maden şirketine tahakkuk ettirilen trafik para cezası nedeniyle kesinti yapıldığını, bu haksız kesintinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının eşinden dolayı Kurumdan %70 aylık bağlama oranı üzerinden emekli maaşı aldığını, Kurum tarafından emekli maaşının kesildiğini, yapılan araştırmada davacının emekli maaşından uzunca bir süre kömür yardımı kesintisi adı altında kesintilerin yapıldığını, yine ilgili görevlilerin davacının maaşından değişik adlar altında başka kesintilerinde yapıldığını bildirdiğini, ancak davacının davalı Kurumdan herhangi bir şekilde kömür yardımı almadığını, davacının banka hesabından en son 18.04.2014 tarihinde yaklaşık 550,00 TL emekli maaşı aldığını ileri sürerek davacıya ilk maaş bağlanma tarihinden itibaren aksi takdirde 10 yılda davacıın alması gerektiği emekli maaşı ile davalı Kurum tarafından banka hesabına ödenen emekli maaşlarının miktarlarının tespitine, Kurum tarafından almakta olduğu emekli dul maaşından yapılan hukuka aykırı kesintinin kaldırılmasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL nin kesinti tarihinden...
a ödenen kesintinin davacıya ödenmesine, (Kastamonu 2. İcra Müdürlüğü'nün 2015/2291 sayılı dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere) karar verilmesi doğru görülmediğinden bozulmuş, davacı vekili bozma kararının hatalı olduğundan bahisle karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Dosyanın yeniden yapılan incelemesi sonucunda: Dava BK'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir. Davacı; eldeki davada davalıların muvazaalı alacak yaratarak davalı ...'in diğer davalı hakkında icra takibi yapıp başka bir haciz yapmadan maaş haczi yaptığını, kendi hacizlerinin önüne geçtiğini ileri sürüp muvazaalı takibin iptalini ve maaş haczi ile tahsil edilen miktarın davalıdan tahsili ile kendisine ödenmesini istemiştir. Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır....
Şikayet ile icra dairesinin veya diğer icra organlarının kanuna veya hadiseye uygun olmayan işlemlerinin iptali veya düzeltilmesi ya da hiç yapmadıkları veya sürüncemede bıraktıkları işlemlerin yapılması sağlanır. Somut olayda davalı bankanın, davacıdan aldığı taahhüt doğrultusunda, kredi borcuna mahsuben maaş kesintisi yaptığı, yapılan kesintilerin davalı banka tarafından doğrudan davacının emekli maaş hesabından yapıldığı, davacının emekli maaşından icrai bir işlem ile kesinti yapılmadığı anlaşılmakla mahkemece şikayetin reddine dair verilen karar isabetli olup davacının istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili dava dilekçesi ile davalı bankanın müvekkilinin maaş hesabına uyguladığı aylık kesinti nedenleri ile borçlu olmadıklarının tespiti talebinde bulunmuş, davalı taraf ise davacının maaş hesabından herhangi bir kesinti yapmadıklarını iddia ederek husumet itirazında bulunmuştur. Dikili Ziraat Bankasına yazılan müzekkere cevabı ile davacının maaş hesabına herhangi bir kesinti uygulanmadığı, SGK İl Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında ise davacının maaş hesabından İstanbul 27. İcra Müdürlüğünün 2018/28205 esas sayılı dosyası sebebi ile kesinti yapıldığı bildirmiş olup İstanbul 27....
İlk derece mahkemesince 13/02/2020 tarihli ara kararı ile; davacının talebinin kabulü ile; davacının maaş hesabından yapılan kesintinin 1/4 oranında devamı ile 3/4 oranındaki kesinti işleminin davanın kesin sonucuna kadar takdiren teminatsız olarak ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına karar verilmiştir....