WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, taraflar arasında düzenlenen taksit sözleşmesi ( ödeme taahhüdü )'nde kararlaştırılan ilk taksit tarihi olan 15/09/2022 tarihi henüz gelmediğinden davalı-borçlunun maaşındaki haciz baki kalmak kaydı ile, kesintinin durdurulması dair 22/11/2021 tarihli memurluk kararı usul ve esas yönünden hukuka uygundur. Maaş haczinin ödeme taahhüdünden önce konulduğu ileri sürülmüş ise de; maaş haczinin kaldırılması yönünde karar verilmemiş olup, yalnızca kesintinin durdurulmasına karar verildiğinden ileri sürülen bu husus yerinde değildir. Açıklanan nedenlerle, şikayetin reddine karar verilmesi gerekir ki, ilk derece mahkemesinin kararı da bu cihettedir. HMK'nun 355. Maddesi kapsamında dairemizce resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır....

Farkı” açıklamasıyla davacı hesabından 61.439,90 TL kesinti yapıldığı, banka ile yapılan görüşmede ise, geçmiş dönemde pos cihazının kullanımından doğan zarar nedeniyle kesinti yapıldığının şifahen bildirildiği, yazılı belge sunulmadığı, davalı banka tarafından var olduğu iddia edilen alacağın takibi için hiçbir şekilde tebliğ yapılmadığı, davacının konu hakkında bilgisinin bulunmadığı, davalı banka tarafından yapılan kesintinin haksız olduğunu, yasal olmadığını, şayet böyle bir zarar var ise usulüne uygun bildirim yapılarak talep edilmesi gerektiğini belirterek davacı şirket hesabından haksız ve hukuka aykırı olarak, “ÜYE: 5010682 POS: O DÖNEM: 201907 Taahhütlü Kom....

    ın çalıştığı işyeri olan davacı şirkete 10.06.2013 tarihinde tebliğ edilen haciz ihbarnamesi ile kamu borçlusunun 21.696.34 TL vergi borcu olduğunu, maaşından yasal kesintinin yapılarak vergi idaresi hesabına aktarılmasını talep etmiştir. Davacı şirket tarafından bu haciz ihbarnamesine cevap verilmemiş ve itiraz yapılmamış, bunun üzerine 03.09.2013 tarihinde gönderilen ödeme emri ile 21.696,34 TL ödenmesi istenilmiştir. Davacı şirket ihtirazi kayıtla 18.11.2013 tarihinde bu miktarı davalı kuruma ödemiştir. Davacı şirkete çıkarılan haciz ihbarnamesi ile, çalışanı olan kamu borçlusu ...'ın maaşından yasal kesintinin vergi idaresine yatırılmasını istemiştir. Davacının sorumluluğu kamu borçlusunun işyerinde çalıştığı süre ve kamu borcunun bitimine kadar olan dönemdeki maaş kesintisi ile sorumludur. Mahkemece yapılacak iş, davacıdan çalışanı ...'...

      bu hesaptan alınması konusunda mutabakata varıldığını, bankada bulunan tüm hesapların, borç bitene kadar ve borca yetecek tutarının bankaya rehinli olacağı belirtilerek tüm hak, alacak ve hesaplar için hapis, takas ve mahsup konusunda bankanın yetkilendirildiğinin raporda belirtildiği, davacı vekilinin rapora itirazı üzerine SGK'ya ve davalı bankaya müzekkere yazılarak aynı bilirkişiden gelen cevaplar incelenerek ek rapor düzenlenmesinin istenildiği, bilirkişinin 05.06.2020 tarihli ek raporunun sonuç kısmında özetle; davacı banka tarafından Ağustos 2019'dan sonra krediye mahsup edilen herhangi bir tutara rastlanmadığı, davacının hesabına, davalı baka tarafından uygulanan icrai bir işlem olmadığı, davacının hesabından yapılan kesintilerin SGLK tarafından yapıldığı ve maaşın eksik yatırıldığı, dolayısıyla davalı banka tarafından davacının hesabından kesilerek blokede bekletilen bir tutara rastlanmadığı ve Ağustos 2019 tarihinden sonra yatırılan maaş tutarlarının tamamının (davacı adına yapılan...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile dava dışı ... ... ve ... ... imzaladığı sözleşme ile kullanmış oldukları tüketici kredisine kefil olduğunu, davalı bankanın .... Şubesinde maaş hesabı bulunduğunu, davalı banka tarafından dava dışı ... ... ve ... ... ... borçlarına binaen maaş hesabından rızası ve bilgisi dışında aktarım yapıldığını, maaş hesabına bloke konulduğunu, maaşını alamadığını, banka tarafından yapılan işlemlerin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasını, hesabından aktarılan bedellerin ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

        Hizmet Bedeli olarak tahsil edilen bedeller yönünden; Davacı taraf 2013 yılında imzaladığı sözleşme ile kendisine verilen bankacılık hizmeti nedeniyle, hesabından yapılan 105,00.-TL'lik kesintinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürmektedir. Bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere Üye İş Yeri Hizmet Bedeli adı altında 30/06/2014 tarihinde yapılan 50,00.-TL tutarındaki kesinti ile 2,50.-TL BSMV 08/10/2014 tarihinde hesaba iade edilmiştir. Bu nedenle davacı vekilinin talebi yerinde görülmemiştir. Kredi Tahsis Ücreti olarak tahsil edilen bedeller yönünden; Davacı taraf 2013 yılında imzaladığı sözleşme ile kendisine verilen bankacılık hizmeti nedeniyle, hesabından yapılan 630,00.-TL'lik kesintinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu ileri sürmektedir. Bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere Kredi Tahsis ve Değerlendirme Ücreti adı altında 27/04/2014 ve 30/12/2014 tarihlerinde yapılan 150,00.-TL tutarındaki 2 adet kesinti ile 7,50....

          Davacıdan yapılan maaş kesintisi, bir idari işleme dayanmakta olup, davalı idarenin kesintinin yapıldığı tarihte mütemerrit sayılamayacağı kuşkusuzdur. Kaldı ki ödeme yapılan tarihte de temerrüt faizi için zorunlu unsur olan borcun muaccel olma unsuru dahi gerçekleşmemiştir. Davalı idarenin temerrüde düşmesinden söz edilebilmesi için idare mahkemesi kararının kesinleşmesi gerekmektedir. ./.. -2- Davacı hakkında davalı tarafından uygulanan 3 ay maaş kesintisi cezasının iptaline ilişkin Mersin 1.İdare Mahkemesinin 18.01.2010 tarihli ve 2010/16 E, 2010/48 K sayılı kararı, Danıştay 12.Dairesi, 12.11.2013 tarihli ve 2010/3466 E., 2013/8046 K. sayılı kararı ile onanmış, Danıştay 12.Dairesi, 09.12.2014 tarihli ve 2014/3822 E., 2014/8471 K. sayılı kararı ile karar düzeltme istemi reddedilmiştir....

            İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamından, istinaf kapsam ve nedenlerine göre yapılan incelemeye göre; Kurumun dava açıldıktan sonra, 10/06/2020 tarihli işlemi ile mevduat ve maaş hacizlerini kaldırarak 19.930,76 TL maaş kesintisinin iadesine karar verdiği, feragate yetkisi olan davacı vekilinin 18/09/2020 tarihli celsede faiz alacağından feragat ettiği ve böylece davanın kısmen konusuz kaldığı, HMK'nın 312 ve 331.maddeleri kapsamında yapılan değerlendirmenin de yerinde bulunduğu, zira konusuz kalan davanın açılmasına davacı tarafın sebebiyet vermediği, önce Kuruma başvuruda bulunulduğu, Kurum işleminin işbu dava tarihinden sonra gerçekleştiği, Kurumun 10/06/2020 tarihli yazısından davacıya iade edilen miktarın maaşından yapılan kesintilerden ibaret olduğu, faiz alacağını kapsamadığı ve davacı vekilinin faiz alacağından feragat ettiği bu sebeple Kurum lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin de yerinde olduğu belirlenmekle, mahkemenin maddi vakıa ve hukuki değerlendirmesinde...

            Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacının ticari kredi kartından paket ücreti adında haksız kesintinin yapıldığını belirterek yapılan kesintinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği, davaya konu Kobi Bankacılık Paket Sözleşmesinin 9.maddesinde müşterinin başvuru formundaki paket ücretini bankaya ödeyeceğinin taahhüt edildiği, başvuru formunda paket ücretinin tutarının yazılmadığı, davalı banka tarafından kesilebilecek paket ücretinin ne kadar olabileceğinin tespit edilemediği, davalı vekiline verilen kesin süreye rağmen kobi paket ücretinin miktarını gösterir belgeleri dosyaya sunmadığı, davalının kestiği paket ücretinin sözleşmeye uygun olduğu ispat edilemediğinden yapılan kesintinin davacıya iade edilmesi gerektiği gözetilerek açılan davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              Davalı, dava konusu kredi taksitlerinin ödenmesi için otomatik ödeme talimatı verdiğini, kredi geri ödemelerinin aylık olarak maaş hesabından kesildiğini,yıllardır taksit ödemelerini bu şekilde yaptığını, kalan taksitlerin hesabından kesilmemesinin davacı bankanın kusuru olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının Tokat 2. İcra Müdürlüğünün 2013/4097 esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 16.015,43 TL asıl alacak,1.336,20 TL işlemiş akdi faiz,2.158,18TL işlemiş gecikme faizi,174,71 TL BSMV ve 4,75 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 19.689,27 TL üzerinden devamına, davacı tarafın fazlaya ilişkin talebinin ve icra inkar tazminatı talebinin reddine,davalının davanın açılmasından sonra 30.09.2014 tarihinde yaptığı 700,00 TL ödemenin icra dosyasında (infazda) nazara alınmasına dair verilen hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 13....

                UYAP Entegrasyonu