WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.nun 172. maddesine göre, ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte icra dairesine bildirmeye mecburdur. Somut olayda, takip alacaklısının, 18.03.2016 tarihinde, İİK.nun 43/2. maddesi uyarınca takibin şeklini “haciz yoluyla takip” olarak değiştirmek istediği ve talebin icra müdürlüğünce 18.03.2016 tarihinde kabul edildiği, bu durumda takip yolunun “iflas yoluyla takip”ten “haciz yoluyla takibe” çevrilmesi nedeniyle, takibe yönelik işlemlerin, baştan itibaren “kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe” uygun olarak yeniden yapılması gerektiğinden şikayetin konusunun kalmadığı anlaşılmış ise de, 28.11.1956 tarih ve 15/15 sayılı İ.B.K.'...

    olduğunu, kısıtlının doğrudan takip başlatabilme olanağının bulunmadığını, tek takipte iki ayrı takip talebi ve ödeme emri düzenlendiğini, takip konusu ilamın kesinleşmedikçe icra olunamayacağını, takip yapabilmek bakımından vesayet makamından izin alınması gerektiğini, takipte talep edilen alacak kalemlerinin yanlış olduğunu, bu nedenlerle öncelikle takibin mükerrer bir takip olması ve taşınmazın aynına ilişkin olması sebebiyle takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    Takip dayanağı 12.03.1974 tarih ve .... yevmiye numaralı ipotek akit tablosunun incelenmesinde bila faiz 150.000 TL alacak için kesin borç ipoteği tesis edildiği görülmüştür. İpotek bu hali ile kesin borç ipoteği (karz ipoteği) olup, ilam sayılan belgelerdendir. Bu nedenle icra takibinin ilam niteliğindeki akit tablosuna uygun yapılması zorunludur. Alacağın ve faizin fazla istendiğine ilişkin borçlunun iddiası ise ilama aykırılık nedenine dayalı İİK'nun 16. maddesine dayalı şikayet olup, aynı maddenin 2.fıkrası uyarınca süreye de tabi değildir. Öte yandan ilama aykırı takip yapıldığı iddiası yukarıda da belirtildiği üzere İİK. nun 16.maddesi kapsamında şikayet olup, şikayeti inceleme görevi icra mahkemesine aittir. O halde mahkemece, borçlunun talep edilen alacağın ipotek akit tablosuna uygun olmadığına ilişkin şikayeti incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yazılı gerekçe istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

      Kural olarak icra mahkemesi kararları kesin hüküm teşkil etmez ise de, aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı icra müdürlüğü ya da takip işlemi hakkında verilmeleri ve kesinleşmeleri koşuluyla sonraki şikayet yönünden birbirlerine karşı kesin hüküm teşkil ederler. Her ne kadar mahkemece kesin hüküm nedeniyle istemin reddine karar verilmiş ise de,.... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 26.06.2015 tarih ve 2015/44 E.-2015/63 K. sayılı dosyasında, şikayetçi, muris .... olup muris hakkında yapılan takipte murisin haczedilmezlik şikayeti hakkında verilen karar, takibin mirasçılara yöneltilmesinden sonra mirasçıların kendi adlarına yapacakları haczedilmezlik şikayeti yönünden kesin hüküm teşkil etmez. Tarafları aynı olmayan.... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 26.06.2015 tarih ve 2015/44 E.-2015/63 K. sayılı kararı eldeki meskeniyet şikayeti yönünden HMK'nun 303. maddesi anlamında kesin hüküm niteliğini taşımaz....

        İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Alacaklı tarafından ilk takip ilamsız takip yolu ile başlatılmış olup, devamında buna bağlı olarak yapılan her türlü itiraz ve şikayeti inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'ne aittir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp 22.01.2015 tarih ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Alacaklı tarafından ilk takip ilamsız takip yolu ile başlatılmış olup, devamında buna bağlı olarak yapılan her türlü itiraz ve şikayeti inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesine'ne aittir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Mükerrerlik şikayeti yönünden ise; Dairemizin kaldırma kararında da belirtildiği üzere mükerrerlik iddiası yönünden şikayetin süreye bağlı olmayıp İİK'nun 45. maddesinde rehin ile temin edilmiş bir alacağın borçlusunun iflasa tabii şahıslardan olsa bile alacaklının yalnız rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceği, kambiyo senetlerine özgü İİK'nun 167. madde hükmünün mahfuz olduğunun belirtildiği, bu kapsamda dava dilekçesinde belirtilen takip dosyaları incelendiğinde; Kayseri Gayrimenkul Satış İcra Dairesi'nin 2020/71 Esas sayılı takip dosyası ile bahse konu Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi'nin 2020/965 Esas sayılı takip dosyasında borçluların bir kısmının aynı olduğu, iptali talep edilen Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesinin 2020/965 Esas sayılı takip dosyasında "Kayseri Gayrimenkul Satış İcra Dairesi'nin 2020/71 Esas sayılı takip dosyası ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla" 2.000.000,00 TL miktarlı 19/09/20214 tanzim 2020 vade tarihli senede dayalı olarak 186.784,26...

            Davacı vekili tarafından tek dava dilekçesi ile meskeniyet şikayeti ile kıymet takdirine itiraz şikayetinin birlikte yapıldığı, mahkemece tensip kararı ile meskeniyet şikayeti yönünden dosyanın tefrik edilerek inceleme konusu esasa kaydının yapıldığı ve akabinde dosya üzerinden yetkisizlik kararı verildiği anlaşılmıştır. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Koşulların oluşması halinde İİK'nın 79. ve 360. maddeleri, kanunun yetki ile ilgili istisnalarını oluşturmaktadır. İİK'nın 79/2. maddesinde; "haczolunacak mallar başka bir yerde ise haciz yapılmasını malların bulunduğu yerin icra dairesine hemen yazar. Bu halde hacizle ilgili şikayetler, istinabe olunan icra dairesinin tabi bulunduğu icra mahkemesince çözümlenir..." hükmü yer almaktadır....

            İcra Müdürlüğünün 2017/5236 Esas sayılı takibin iptal kararı ile otomatik olarak ortadan kalkmadığını, karar kesinleşinceye kadar derdest bir takip olarak devam ettiğini, takip alacaklısının bu dosyada işlem yapmamış olmasının takibin varlığını ortadan kaldırmadığını, bu şekilde mükerrer takip itirazlarının sübut bulduğunu, davalı tarafından başlatılan takiplerde tahsilde tekerrür olmamak kaydının bulunmadığını, mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda müvekkiline sorumlu olacağı toplam tutarın 135.035,97 TL olarak belirlenmesi karşısında bu miktarın üzerinde alacak talep edilen 05/05/2017 tarihli icra emrinin iptaline karar verilmesi gerektiğini bildirerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, ilama aykırılık şikayeti ve mükerrerlik nedeniyle icra emrinin iptali istemine ilişkindir. Kural olarak icra mahkemesi kararlarının uygulanması için kesinleşmesi gerekmediğinden, Bakırköy 12....

            Diğer taraftan, takip alacaklısının, 06.01.2015 tarihinde İİK.nun 43. maddesi uyarınca takibin şeklini “haciz yoluyla takip” olarak değiştirmek istediği ve talebin icra müdürlüğünce 07.01.2015 tarihinde kabul edildiği, bu durumda takip yolunun “iflas yoluyla takip”ten “haciz yoluyla takibe” çevrilmesi nedeniyle, takibe yönelik işlemlerin, baştan itibaren “kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe” uygun olarak yeniden yapılması gerektiğinden şikayetin konusunun da kalmadığı anlaşılmış ise de, şikayetin yapıldığı tarih itibariyle başvurunun değerlendirilmesi zorunludur. Bu durumda, mahkemece, İİK'nun 172. maddesi uyarınca, itiraz ve şikayetlerin icra dairesine yapılması gerektiğinden bahisle istemin reddi gerekirken, işin esasının incelenmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...

              UYAP Entegrasyonu