Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yönetmeliğinin 16. maddesi kapsamında davaya konu kaza ile ilgili olarak davacı ... kazada ölenin yasal mirasçılarına ödeme yaptıktan sonra zararın tazmini için davalı sürücü/malik aleyhinde Bismil İcra Müdürlüğü 2012/792 sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatmıştır. ... İcra Müdürlüğü 2012/792 sayılı takip dosyasında, dava açıldıktan sonra davalı/borçlu tarafından yapılan takibin yasal düzenlemelere aykırılığı iddiası ile takibin iptali şikayeti üzerine Bismil İcra Hukuk Mahkemesince 2013/4 Esas sayılı dosya ile davalı/borçlunun şikayeti yerinde görülmüş ve ... İcra Müdürlüğünün 2012/792 sayılı takip dosyasının usul ve yasaya uygun bir takip olmadığı gerekçesi ile ... İcra Müdürlüğünün 2012/792 sayılı dosyadaki takibin iptaline karar verilmiştir. Davacı ..., Bismil İcra Müdürlüğünün 2012/792 sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan borca ve faize ilişkin itirazlarının İ.İ.K....

    Diğer taraftan, takip alacaklısının, 06.01.2015 tarihinde İİK.nun 43. maddesi uyarınca takibin şeklini “haciz yoluyla takip” olarak değiştirmek istediği ve talebin icra müdürlüğünce 07.01.2015 tarihinde kabul edildiği, bu durumda takip yolunun “iflas yoluyla takip”ten “haciz yoluyla takibe” çevrilmesi nedeniyle, takibe yönelik işlemlerin, baştan itibaren “kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe” uygun olarak yeniden yapılması gerektiğinden şikayetin konusunun da kalmadığı anlaşılmış ise de, şikayetin yapıldığı tarih itibariyle başvurunun değerlendirilmesi zorunludur. Bu durumda, mahkemece, İİK'nun 172. maddesi uyarınca, itiraz ve şikayetlerin icra dairesine yapılması gerektiğinden bahisle istemin reddi gerekirken, işin esasının incelenmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...

      olduğunu, kısıtlının doğrudan takip başlatabilme olanağının bulunmadığını, tek takipte iki ayrı takip talebi ve ödeme emri düzenlendiğini, takip konusu ilamın kesinleşmedikçe icra olunamayacağını, takip yapabilmek bakımından vesayet makamından izin alınması gerektiğini, takipte talep edilen alacak kalemlerinin yanlış olduğunu, bu nedenlerle öncelikle takibin mükerrer bir takip olması ve taşınmazın aynına ilişkin olması sebebiyle takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

      Dava, temel ilişkide herhangi bir borcun bulunmadığı iddiasıyla takip konusu bonodan dolayı borçlu olmadıklarının tespiti istemine ilişkin olarak keşideciler tarafından açılmış menfi tespit davasıdır. Davacılar, davacılardan ...'a ait olan taşınmazın emaneten dava dışı ...'e devrinin yapıldığını, davalının bu taşınmazı cebir ve tehdit yoluyla ...dan devraldığını, taşınmazı geri alabilmek için davalıya takip konusu bonoyu düzenleyerek verdiklerini, esasında herhangi bir borçlarının bulunmadığını iddia etmektedirler. Davalının savunması karşısında uyuşmazlığın davacıların dava dışı ...'ün borcunu üstlenip üstlenmedikleri takip konusu bononun bu amaçla imzalanıp imzalanmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır. ......

        İcra Müdürlüğünün 2017/5236 Esas sayılı takibin iptal kararı ile otomatik olarak ortadan kalkmadığını, karar kesinleşinceye kadar derdest bir takip olarak devam ettiğini, takip alacaklısının bu dosyada işlem yapmamış olmasının takibin varlığını ortadan kaldırmadığını, bu şekilde mükerrer takip itirazlarının sübut bulduğunu, davalı tarafından başlatılan takiplerde tahsilde tekerrür olmamak kaydının bulunmadığını, mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda müvekkiline sorumlu olacağı toplam tutarın 135.035,97 TL olarak belirlenmesi karşısında bu miktarın üzerinde alacak talep edilen 05/05/2017 tarihli icra emrinin iptaline karar verilmesi gerektiğini bildirerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, ilama aykırılık şikayeti ve mükerrerlik nedeniyle icra emrinin iptali istemine ilişkindir. Kural olarak icra mahkemesi kararlarının uygulanması için kesinleşmesi gerekmediğinden, Bakırköy 12....

        İcra Dairesince tesis edildiği, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisi, kıymet takdiri raporunu düzenleyen icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olup, anılan yetki, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğinde olduğundan ve mahkemece re'sen nazara alınması gerektiğinden şikayeti inceleme yetkisinin Erzurum İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Erzurum 1. İcra Hukuk Mahkemesince ise, İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Dairesinin 2022/354 Esas sayılı icra takip dosyasından 07.03.2022 tarihinde Erzurum 3. İcra Dairesinin 2022/16 Talimat sayılı dosyasına yazılan haciz talimatı ile şikayete konu taşınmazın kıymet takdirinin yapılmasının istendiği, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisinin, haciz kararını veren esas İstanbul Gayrimenkul Satış İcra Dairesinin bağlı olduğu İstanbul İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlular aleyhine limit ipoteğine dayalı olarak başlatılan ilamlı icra takibine karşı borçlular vekilinin süresi içinde icra mahkemesine gelerek hesap kat ihtarına süresinde itiraz ettiğini, takibe dayanak 10.06.2009 tarihli uzlaşma tutanağına göre takip tarihinde alacağın muaccel olmadığını, ipoteğin teminat niteliğinde olduğunu, mükerrer takip yapıldığını, borca, faize ve fer'ilerine itirazlarını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

            Çekin keşide tarihi 27/.../2008 olup, ibraz süresi 03/02/2012 tarihinden önce dolduğundan, altı aylık zamanaşımı süresine tâbi olduğu anlaşılmakla, takip dosyasında borçlu ...'na yönelik olarak yapılan icra takip işlemlerinin incelenmesinde, 30/09/2014 - 04/06/2015 tarihleri arasında işlem yapılmadığından zamanaşımının gerçekleştiği görülmektedir. O halde, mahkemece, borçlunun zamanaşımı şikayetinin kabulü ile İİK.nun 71/son maddesi göndermesi ile uygulanması gereken aynı yasanın 33/a maddesi gereğince şikayetçi borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, Dairemizce, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla, borçlunun karar düzeltme isteminin kısmen kabulü gerekmiştir....

              e 20.08.2014 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya itirazının ise yasal 5 günlük süreden sonra 29.08.2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, öncelikle usulsüz tebligat şikayetinin değerlendirilerek, ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinin tesbiti halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve düzeltilen tebliğ tarihine göre imzaya itirazı süresinde ise itirazın esası yönünden inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebligat şikayeti değerlendirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, alacaklı tarafından ilk takip ilamsız takip olarak başlatılmış olup, devamında buna bağlı olarak yapılan her türlü itiraz ve şikayeti inceleme görevi 12. Hukuk Dairesi'ne aittir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 12.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : 12.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın anılan Daireye gönderilmesine 26.12.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu