Somut olayda; dava, limited şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının ödenmesi istemine ilişkin olup, çıkma payının ödenmesi istemi nedeniyle ticari bir alacak davası niteliğini haiz olduğu, ayrıca uyuşmazlığın tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri bir işleme ilişkin olduğu, dolayısıyla bu davada arabuluculuğa başvurmuş olmanın bir dava şartı olarak kabul edilmesi gerektiği, ancak bu dava şartının yerine getirilmediği sonuç ve kanaatine varılmış olup davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; TTK nun 638. maddesi gereğince limited şirket ortaklığından çıkmanın ve çıkma payı talebinin haklı nedenlerin varlığı halinde limited şirketlerde söz konusu olabileceğini, müvekkilinin anonim şirket statüsünde bir şirket olması ve anonim şirketlerde şirket ortaklığından çıkma müessesesinin olmaması nedenleriyle ortaklıktan çıkma talebinin reddine, son 10 yılın kâr payı alacağı yönünden ise son 10 yılda müvekkili şirketin genel kurulları tarafından kâr payı dağıtılmasına ilişkin herhangi bir karar verilmediğini, kâr payı dağıtımına ilişkin genel kurul kararı olmadan bunun mümkün olmadığını, kaldı ki müvekkilinin 23/11/2012 tarihinden beri Kamu Platformunda ve ticaret sicilinde genel kurul tutanaklarını yayınladığını, davacının bu hususları biliyor olması gerektiğini, davacının talep ve davalarının zaman aşımı ve hak düşürücü süreye uğradığından bahisle davanın zaman aşımı ve hak düşürücü süre nedeniyle, bu olmadığında esastan reddine karar...
Dava, limited şirket ortaklığından çıkmaya izin, çıkma payının tahsili ve davalı yöneticinin şirkete vermiş olduğu zarar nedeniyle davacıya düşen % 40 payın tahsili istemine ilişkindir. Dairemizce şirket ortaklığından çıkma için haklı sebebin gerçekleşmemiş olması nedeniyle davanın reddi gerektiği, ayrıca zararın tahsili davasında da davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle mahkemece verilen önceki karar bozulmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, dinlenen tanıklar, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, davacının, haklı neden iddiasının ispatlanamadığı kabul edilmekle birlikte davalının şirket ortaklığından çıkmayı kabul ettiğine dair beyanı ve şirketin haklı sebebe dayanarak ortağın şirketten çıkarılmasının dava yoluyla talep edilmesinin mümkün olması nedeniyle bu konuda alınmış bir genel kurul kararı ve denetçi onayının bulunmasının dava şartı olmadığı, davanın ortaklıktan çıkarılma davası olması ve davalının çıkmayı kabul etmiş olması karşısında ortaklıktan çıkalırma isteminin kabulü gerektiği, bilirkişi raporunda hesaplanan çıkma payının benimsendiği, çıkma kararından sonra faize hak kazanılacak olmasına göre, faize hükmedilmeksizin davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına, hesaplanan çıkma payının davalıya verilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, dinlenen tanıklar, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, davacının, haklı neden iddiasının ispatlanamadığı kabul edilmekle birlikte davalının şirket ortaklığından çıkmayı kabul ettiğine dair beyanı ve şirketin haklı sebebe dayanarak ortağın şirketten çıkarılmasının dava yoluyla talep edilmesinin mümkün olması nedeniyle bu konuda alınmış bir genel kurul kararı ve denetçi onayının bulunmasının dava şartı olmadığı, davanın ortaklıktan çıkarılma davası olması ve davalının çıkmayı kabul etmiş olması karşısında ortaklıktan çıkalırma isteminin kabulü gerektiği, bilirkişi raporunda hesaplanan çıkma payının benimsendiği, çıkma kararından sonra faize hak kazanılacak olmasına göre, faize hükmedilmeksizin davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına, hesaplanan çıkma payının davalıya verilmesine karar verilmiştir.Bu karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/1106 Esas KARAR NO : 2022/277 DAVA: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ: 25/11/2015 KARAR TARİHİ: 24/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı---- davalı şirket ---- --- oranda hisseli olduklarını, davacı ile davalı ----- evli olduğu ve devam eden bir boşanma davası bulunduğunu, davacı şahıs davalı şirketin imza yetkili müdürü olduğunu, davacı ile davalı arasında husumet olduğundan dolayı şirket ortaklığını sürdürmenin mümkün olmadığını, davacının ortaklıktan çıkarılmasına ve ayrılma akçesinin kendisine ödenmesine karar verilmesini, davacıya ait esas sermaye payının gerçek değerinin tespiti için, davalı şirketin taşınır ve taşınmaz mal varlığı ile aktif ve pasiflerinin tespit edilmesini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa...
nin 16 hisseli ortağı olduğu, şirket işleyişi ile alakalı bilgilendirilmemesi ve kar payı dağıtımı yapılmaması sebebiyle dava dilekçesinde kayyım atanması ve kar payının tahsili talebinde bulunduğu, 16/04/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini çıkma payı karşılığında haklı nedenle şirket ortaklığından çıkma olarak değiştirmiştir. Akabinde çıkma talebini atiye bırakarak sadece haklı nedenle şirket ortaklığından çıkma talebinde bulunduğu anlaşılmıştır. Mahkememizce uyuşmazlığın çözümü adına davalı şirket kayıtları üzerinde teknik bilirkişiler eliyle incelemeler yaptırılmış ve hazırlanan rapor dosya içerisine alınmıştır....
Somut olaya döndüğümüzde, dava, limited şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının ödenmesi istemine ilişkin olup, çıkma payının ödenmesi istemi nedeniyle ticari bir alacak davası niteliğini haiz olduğu, ayrıca uyuşmazlığın tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri bir işleme ilişkin olduğu, dolayısıyla bu davada arabuluculuğa başvurmuş olmanın bir dava şartı olarak kabul edilmesi gerektiği, ancak 2023/5637 Sayılı Ticari Dava Şartı Arabuluculuk Başvuru Dosyası ve dosya kapsamında yer alan 14/04/2023 tarihli arabuluculuk başvuru formu incelendiğinde; uyuşmazlık türünün Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan (Nisbi) olarak belirtildiği, dosyaya da ibraz edilen 18/05/2023 tarihli arabuluculuk son tutanağı incelendiğinde ise; uyuşmazlık türünün ticari dava şartı arabuluculuk dosyası kapsamında karşı taraf şirket hissedarı/ortağı olan başvurucu tarafın şirkete yatırmış olduğu anaparanın iadesi ve ortaklıktan itibaren şirketin elde ettiği ve fakat dağıtılmayan şirket...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2018/355 Esas KARAR NO:2021/315 DAVA:Şirket Ortaklığından Çıkma DAVA TARİHİ:17/04/2018 KARAR TARİHİ :15/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan Şirket Ortaklığından Çıkma davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin 02/09/2005 tarihinde ... .... Ltd. Şti.'nde %5 payla ortak olduğunu, müvekkilinin ... Paz.Org.İnş.San. Tic.Ltd Şii.ne Sermaye koyma taahhüdünü yerine getirerek 5.8750,00-TL kadar ödeme yaptığını, müvekkilinin hisselerini .... Noterliği'nin 27/01/2014 tarih ve ... yevmiye numaralı Limited Şirket Hisse Devri Sözleşmesi ile ...'a devrettiğini, ...'...
Çıkan ortağın payının kime iktisap ettirileceği hususunda yapılan değerlendirmede; TTK 612/1-2 maddesinde "(1) Şirket kendi esas sermaye paylarını, sadece, bunları alabilmek için gerekli tutarda serbestçe kullanabileceği özkaynaklara sahipse ve alacağı payların itibarî değerlerinin toplamı esas sermayenin yüzde onunu aşmıyorsa iktisap edebilir.(2) Şirket sözleşmesinde öngörülen veya mahkeme kararıyla hükme bağlanmış bulunan bir şirketten çıkma ya da çıkarma dolayısıyla, esas sermaye paylarının iktisabı hâlinde, birinci fıkradaki üst sınır yüzde yirmi olarak uygulanır. Şirket esas sermayesinin yüzde onunu aşan bir tutarda iktisap edilen esas sermaye payları iki yıl içinde elden çıkarılır veya sermaye azaltılması yoluyla itfa edilir." hükmüne yer verilmiştir. Şirket ortaklığından çıkan ortak ...'nın payının kime iktisap ettirileceği mahkeme kararında yer almamıştır. Yine söz konusu çıkma davası şirkete karşı açılmış ve kesinleşmiştir....