Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile, icra müdürünün kıymet takdiri yaptırdığı tarih itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler. Bu itibarla; mahkemece görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ya da anılan mahkeme kararında, değerlemenin yapıldığı tarih açıkça belirtilmediği sürece, kıymet takdirine itiraz davasındaki keşif tarihinin, İİK’nun 128/a-2 maddesinde düzenlenen 2 yıllık sürenin başlangıç tarihi olarak kabulü mümkün olmadığı gibi, şikayet işleminin ruhuna da uygun düşmeyecektir. Somut olayda, ihaleye konu taşınmazın kıymet takdiri işleminin icra müdürlüğünce 22.10.2018 tarihinde yaptırıldığı, davacılar tarafından taşınmaza takdir olunan değerin gerçek değerinin altında olduğunu ileri sürerek kıymet takdirine itiraz etmesi üzerine, Bakırköy 4. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 16.09.2019 tarih ve 2019/444 E. - 2019/608 K. sayılı dosyasında şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Usule uygun olarak yapılan şikayetin esasına yönelik incelemesi sırasında, davacı tarafın yapmış olduğu itirazlar doğrultusunda; Gümüşhane İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/592 Esas sayılı dosyası ve Gümüşhane İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/39 Esas sayılı dosyaları incelenmiştir. Bu incelemenin sonunda Gümüşhane İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/39 Esas sayılı dosyasındaki dava konusu aracın kıymet takdirleri ile ilgili 12/02/2020 tarihinde kesin karar verdiği anlaşılmıştır. Bu karar sonucunda dava konusu aracın değeri 150.000 TL olarak kesinleşmiştir. Yukarıda belirtilen kanun maddesinde de belirtildiği gibi kesinleşen kıymet takdirinin üzerine 2 yıl boyunca yeniden kıymet takdiri istenemeyeceğinden 12/02/2020 tarihinde kesinleşen kıymet takdirine ancak 12/02/2022 tarihinde kıymet takdiri istenilebilir....

Hukuk Genel Kurulu'nun 26.02.1992 tarih ve 1992/4- 70 E. - 1992/130 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, İİK'nun 128. maddesinde öngörülen iki yıllık sürenin başlangıcı, sonradan kesinleşmesi koşulu ile kıymet takdirinin fiilen yapıldığı keşif tarihidir. Kıymet takdirine itiraz davası; İİK'nun 128/a maddesinde düzenlenmiş olup, icra müdürlüğünce satışa konu malın bilirkişi marifetiyle yaptırılan değer tespitinin yerinde olmadığına yönelik bir şikayettir. Bu şikayette ilgili, müdürlükçe yaptırılan değer tespitinin yerinde olmadığı, malın belirlenen değerinin gerçek kıymetini yansıtmadığı iddiasıyla mahkemeye başvurmaktadır. Mahkemece yapılacak iş; icra müdürü tarafından belirlenen değerin taşınmazın gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığı, bir başka ifadeyle memur işleminin doğru olup olmadığını denetlemektir. Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile, icra müdürünün kıymet takdiri yaptırdığı tarih itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2204 KARAR NO : 2021/2028 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK M TARİHİ : 16/07/2020 NUMARASI : 2019/1745 ESAS 2020/748 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;İstanbul 10. İcra Müdürlüğünün 2018/1855 esas sayılı dosyasında, takip başlangıç tarihi 02.04.2018 olup, ödeme emri borçluya 16.07.2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. İİK uyarınca 1 yıllık yasal süresi içinde 08.01.2019 tarihinde satış talep edilmiştir. Hacze konu taşınmazın kıymet takdiri 09.10.2019 tarihinde borçluya tebliğ edilmiştir. Kıymet takdirine borçlu tarafından 7 gün içinde itiraz edilmemiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre davalı alacaklı tarafından dava dışı borçlu hakkında başlatılan icra takibinde ,davacı tarafından istihkak iddiasında bulunulduğu ve davacı tarafından haczedilen menkullere yönelik haczedilemez mallar olduğu yönünde ve kıymet takdirine ilişkin şikayette bulunulduğu ilk derece mahkemesi tarafından şikayetin kısmen kabulüne karar verildiği, davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacı icra takibinin tarafı olmadığından tarafı olmadığı icra dosyasında yapılan hacze ilişkin iddialarını ancak istihkak prosedürü içerisinde ileri sürebilir, İstihkak prosedürü dışında dosyanın tarafı olamayan üçüncü kişinin haczedilemezlik şikayetinde ve kıymet takdirine itirazda bulunma imkanı bulunmamaktadır....

GEREKÇE: Uyuşmazlık; İmamoğlu İcra Dairesi'nin 2011/634 esas sayılı dosyasından başlatılan takipte icra memur muamelesi şikayetine ilişkindir. İİK'nun 16.maddesinde "Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas Dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde yapılır." hükmü yer almaktadır. Davanın 01/07/2022 tarihinde açıldığı görülmüştür. İmamoğlu İcra Dairesi'nin 2011/634 esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı T1 21/02/2022 tarihinde dosyaya ilişkin kıymet takdir raporunun usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir iddianın ileri sürülmediği görülmüştür....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/04/2021 NUMARASI : 2021/312E. 2021/323 K. DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili 21/04/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 10. İcra Müdürlüğünün 2019/26165 E. sayılı dosyasında müvekkil adına kayıtlı olan "İstanbul ili, Kartal ilçesi, Çavuşoğlu mah. Çobanyıldızı sk. 2370 ada, 762 parselde bulunan taşınmaza ilişkin satışa hazırlık işlemleri gerçekleştirildiğini, yapılan satışa hazırlık işlemlerinin usul ve yasaya aykırı olduğundan satış işlemlerin iptaline karar verilmesini talep etmelerine rağmen 15/04/2021 tarihli kararı ile " Dilekçede ileri sürülen sebeplerle müdürlüğümüzün satışı durdurma yetkisi bulunmadığından talebin reddine karar verildi" şeklinde karar verildiğini, taşınmazın aile konutu olup tapu kaydında şerh bulunduğunu, İstanbul Anadolu 20. İcra Mahkemesinin 2019/380 E. 2021/20 K. sayılı ilamda müvekkilin adresi "Çavuşoğlu Mah....

İcra Müdürlüğünün 2020/64638 sayılı takip dosyasına 14/01/2021 tarihinde talepte bulunarak davaya konu taşınmazın kıymet takdiri yapılmasını talep ettiği, icra müdürlüğünün alacaklının talebini kabul ederek kıymet takdiri yapılmasına karar verdiğini, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, tapu sicil kaydında müvekkili adına böyle bir taşınmazın bulunmadığını belirterek Kocaeli 8. İcra Müdürlüğünün 2020/64638 sayılı takip dosyasında davaya konu taşınmazın kıymet takdiri yapılmasına ilişkin müdürlük kararının kaldırılmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; icra müdürlüğünün 09/11/2020 tarihli kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davacının şikayetinin reddine karar verilmiştir....

Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile, icra müdürünün kıymet takdiri yaptırdığı tarih itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler. Bu itibarla; mahkemece görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ya da anılan mahkeme kararında değerlemenin yapıldığı tarih açıkça belirtilmediği sürece, kıymet takdirine itiraz davasındaki keşif tarihinin, İİK’nun 128/a-2 maddesinde düzenlenen 2 yıllık sürenin başlangıç tarihi olarak kabulü mümkün olmadığı gibi, şikayet işleminin ruhuna da uygun düşmeyecektir. Somut olayda, ihaleye konu taşınmazların kıymet takdiri işleminin, icra müdürlüğünce 25/04/2017 tarihinde yaptırıldığı, borçlu ve alacaklının taşınmaza takdir olunan değerin düşük olduğunu ileri sürerek kıymet takdirine itiraz etmeleri üzerine, Menderes İcra Hukuk Mahkemesinin 18/05/2018 tarih ve 2017/91 E. - 2018/59 K. sayılı dosyasında şikayetin kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür....

Mahkemece yapılacak iş; icra müdürü tarafından belirlenen değerin taşınmazın gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığı, bir başka ifadeyle memur işleminin doğru olup olmadığını denetlemektir. Dolayısıyla mahkeme, oluşturduğu bilirkişi kurulu ile, icra müdürünün kıymet takdiri yaptığı tarih itibariyle taşınmazın değerini belirleyerek memur işlemini denetler. Bu itibarla; mahkemece görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ya da anılan mahkeme kararında, değerlemenin yapıldığı tarih açıkça belirtilmediği sürece, kıymet takdirine itiraz davasındaki keşif tarihinin, İİK’nun 128/a-2 maddesinde düzenlenen 2 yıllık sürenin başlangıç tarihi olarak kabulü mümkün olmadığı gibi, şikayet işleminin ruhuna da uygun düşmeyecektir. Somut olayda, ihaleye konu taşınmazın kıymet takdiri işleminin, icra müdürlüğünce 24/02/2016 tarihinde yapıldığı, davacı/borçlu şirketin taşınmaza takdir olunan değerinden düşük ileri sürerek kıymet takdirine itiraz etmesi üzerine, Erzurum 2....

UYAP Entegrasyonu