D. 01/03/2018 tarih 2017/4549 esas 2018/2255 karar) Davacı tarafça kıymet takdirinin hatalı yapıldığı aracın önemli özelliklerinin tam olarak tespit edilmediği, gerçek değerin çok altında belirlenen bedel üzerinden aracın satışa çıkarıldığı, ayrıca satış ilanında aracın önemli özelliklerinin de yer almadığı gibi yanlış bilgilerin yazılı olduğu ileri sürülmüştür. Müflis tarafından ihalenin feshi davası açılabilecek ise de müflisin kıymet takdirine itiraz hakkı bulunmamaktadır. Zira müflis borçlu tarafından ihalenin feshi davası açılabilmesinin asıl dayanağı yukarıda da belirtildiği üzere İİK'nın 134/2 maddesinde borçlunun ihalenin feshi davası açabileceğinin açıkça yazılı olmasıdır. Oysa ki kıymet takdirine itirazı düzenleyen İİK'nın 128/a-1 maddesine göre kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililerin kıymet takdirine itiraz edebileceği düzenlemiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/486 esas 2021/257 karar sayılı dosyasında kıymet takdirine itiraz ettiği, mahkemece itiraz esastan incelenerek itirazın reddine karar verildiği görülmüştür. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesince itirazın incelemesiz reddedilmesi halinde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet taktirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Somut olayda, şikayetçi tarafından, icra müdürlüğünce yaptırılan kıymet takdirine, taşınmazın değerinin eksik tespit edildiği gerekçesi ile süresinde itiraz edilmiş, Mersin 5....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; Tüm dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde, birleşen dava yönünden şikayet edenin (davacı) ileri sürdüğü ihalenin feshi nedenlerinin yerinde olmadığı, resen ihalenin feshini gerektirir nedenlerin de bulunmadığı anlaşıldığından, Mahkemenin 2018/155 esas sayılı asıl dava dosyası yönünden; İhalenin feshi şikayetinin şikayet edenin aktif husumet yokluğu nedeni ile REDDİNE, Mahkemenin 2018/164 esas sayılı birleşen dava dosyası yönünden; satış ilanı tebliğinin usulüne uygun olduğu, kendisi dışındaki kişilere yapılan ya da yapılmayan tebliğe ilişkin şikayette bulunamayacağı, kıymet takdirine itirazını da satış ilanının tebliği tarihinden itibaren en geç 7 günlük yasal süre içinde ileri sürmesi gerektiği gerekçeleriyle, ihalenin feshi şikayetinin REDDİNE, Davacının ihalenin feshi şikayetine konu taşınmazın ihale tutarı olan 78.000,00 TL'nin %10'u oranında 7.800,00 TL para cezasına mahkum edilmesine, bu tutarın davacıdan hazine adına tahsili...
Ayrıca; bu husus kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece ihalenin feshi şikayetinde resen nazara alınmalıdır. Somut olayda; şikayet konu taşınmazların kıymet takdiri işleminin icra müdürlüğünce 19/09/2019 tarihinde yapıldığı, davacının ve diğer takip borçlusunun taşınmazların değerinin daha yüksek olduğundan bahisle kıymet takdirine itiraz etmeleri üzerine İstanbul Anadolu 9. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 17/09/2020 tarihli, 2019/848 esas ve 2020/334 karar sayılı kararı ile kıymet takdirine itirazın kısmen kabulüne, Sancaktepe'de bulunan taşınmazlar ve Pendik'de bulunan taşınmaz yönünden kıymet takdirine itirazın reddine, Çekmeköy'de bulunan taşınmaz yönünden kıymet takdirine itirazın kabulüne, bu taşınmazla ilgili mahkemece alınan 26/02/2020 tarihli raporun esas alınmasına karar vermiştir....
Davalı alacaklı-ihale alıcısı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kıymet takdirine itiraz yargılamasında alınan bilirkişi raporunda değerlemenin hangi tarih itibariyle yapıldığı açıkça belirtilmemiş ise de, raporun üçüncü sayfasındaki 4.1.1 başlıklı bölümde yapıların inşaat birim maliyetlerinin 2018 yılı için belirlenen cetvele göre tespit edildiğini, icra dosyasından yapılan kıymet takdir tarihinin ise 2017 yılı olduğunu, bu nedenle kıymet takdirine itiraz yargılamasındaki değerlendirmenin keşif tarihi olan 20/04/2018 tarihi itibariyle yapıldığının kuşkuya yer vermeyecek derecede açık olduğunu, bu tarih itibariyle de iki yıllık süre dolmadan ihalenin yapılmış olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına, şikayetin reddine ve para cezasına hükmedilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, ihalenin feshi şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır. Şikayetçinin aktif husumetinin bulunduğu, şikayetin süresi içerisinde yapılmış olduğu anlaşılmıştır....
Dairemiz bozma kararına Bölge Adliye Mahkemesince direnilmesi üzerine karar ihale alıcısı tarafından temyiz edilmekle 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 373 üncü maddesinin beşinci fıkrası gereğince Dairemizce yapılan incelemede; bozma ilamında da yer verildiği gibi, feshi istenilen ihaleye konu olan taşınmazın, muhammen bedelinin üzerinde satıldığı, dolayısıyla ihalede zarar unsurunun bulunmadığı anlaşılmış olsa da, satış ilanı ve kıymet takdiri tebliğlerinin usulsüz olduğu görülmüş olup borçlunun ihalenin feshine ilişkin şikayet dilekçesinde kıymet takdir raporuna itiraz hakkının kısıtlandığını ve taşınmazın gerçek değerinden kat kat düşük değere satıldığını da ileri sürdüğü anlaşılmıştır....
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesinin kıymet takdirine itiraza ilişkin kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, borçlunun fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazları konusunda uzman bilirkişi marifeti ile keşif yapılmak suretiyle incelenerek taşınmazın değerinin belirlendiği tarih esas alınarak bilirkişi tarafından tespit edilen değerin ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalenin feshine karar verilmesi, muhammen bedelin altında olması halinde ise ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinden ibarettir....
Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir. Kaldı ki, satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için, usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise; İİK.'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür....
İhale ve şikayet tarihi itibariyle uygulanması gereken İİK'nın 134/8. maddesinde "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, ihale bedelinin, en az muhammen bedel kadar olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir. Somut olayda; ihale konusu 1.025.000- TL muhammen bedelli taşınmazın, 1.601.100- TL'ye ihale edildiği görülmektedir. Davacı dilekçesinde kendisine kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğ edildiği iddiasında bulunmuş ise de; taşınmazın kıymetinin davacının açtığı kıymet takdirine itiraz davası neticesinde İstanbul Anadolu 24....
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, borçlunun fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazları konusunda uzman bilirkişi marifeti ile keşif yapılmak suretiyle incelenerek taşınmazın değerinin belirlendiği tarih esas alınarak bilirkişi tarafından tespit edilen değerin ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalenin feshine karar verilmesi, muhammen bedelin altında olması halinde ise ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinden ibarettir....