İhale bedelinin, ihale konusu malın tahmini değerinin üzerinde satılması halinde, kural olarak, şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte hukuki yararının bulunmadığı sonucuna varılabilir. Ancak her ihalenin feshi isteminin bu gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru değildir. Borçluya kıymet takdiri tebliğ edilmemiş veya borçlunun ihaleden önce süresi içinde usulüne uygun olarak kıymet takdirine itiraz etmiş olması şartı ile malın tahmini değerinin düşük olduğu sebebiyle ihalenin feshi talep edilmiş ise, ihale bedelinin, tahmini bedelden yüksek bulunması, tek başına şikayetçinin ihale dolayısı ile zarara uğramadığını göstermeye yeterli değildir. İhalenin, kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda, şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi, ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Bu hallerde ihalenin feshinde kamunun da yararı bulunmaktadır. İİK'nun 134/2. maddesi, Borçlar Kanunu'nun 226....
Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Somut olayda, borçlu davacı Banu Taşçı tarafından, icra müdürlüğünce yaptırılan kıymet takdirine, taşınmazın değerinin düşük belirlendiği ve gerçeği yansıtmadığı gerekçesi ile itiraz edilmiş, Aydın İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/45 Esas 2020/108 Karar sayılı dosyasında, itirazın süresinde olmadığından reddine karar verilmiş ise de, yukarıda açıklandığı gibi, borçlunun kıymet takdirine itirazı yasıl süresinde olup, bu hususun ihalenin feshi şikayetinde de fesih sebebi yapıldığı gibi istinaf sebebi de yapıldığı anlaşılmakla, artık kıymet takdirinin kesinleştiğinden söz edilemez, itirazının ihalenin feshi şikayetinde değerlendirilmesi gerekmektedir....
2020/463 Esas sayılı dosya ile davanın görüldüğünü, T2 A.Ş. ilgi taşınmazı değerinin 5.000.000,00 TL olduğunu düşünüyor olmasına rağmen, kıymet takdirine itiraz hakkı var iken itiraz etmediğini, T2 A.Ş.'...
Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir. Satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için, usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise; İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler....
Mahkemece bu hususları değerlendirmeden kıymet takdirine konu gayrimenkule yapılan keşifte eksik bırakılan hususları değerlendirmeden karar verdiğini, taşınmazın değerinin usulünce tespit edilmediğini, kıymet takdirine ilişkin kararlar kesin olduğundan bu itirazların ancak ihalenin feshi aşamasında incelenebilecek itirazlardan olduğunu, taraflarınca kıymet takdirine itiraz edildiği halde icra mahkemesi'nce yapılan keşif ve hazırlanan bilirkişi raporuna itirazları değerlendirilmeden, taşınmazın gerçek değeri usulünce tespit edilmediğinden ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir. II....
Öte yandan, kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesinin kıymet takdirine itiraza ilişkin kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Somut olayda, şikayetçi borçlunun icra müdürlüğünce yapılan ve menkullere ....000 TL değer biçilen kıymet takdirine itirazı üzerine .......
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı). Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayetlerde, Mahkemece borçlunun kıymet takdirine itirazının süresinde olup olmadığı araştırılarak yasal yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz edilmiş olduğunun tespiti halinde; borçluya yüklenecek tek yükümlülük gerekli masrafı yatırmaktır ( Yargıtay 12. HD'nin 22.09.2016 tarihli, 2016/15928 E, 2016/19500 K. sayılı içtihadı)....
Şikayetçi fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler....
İİK.nun 128/a maddesine göre, ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebilirler. Yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edemezler. Kendisine kıymet takdiri tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde, yine bu hususu ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürmeleri mümkün değildir. İhale edilen taşınmazın esaslı vasıflarında hata var ise, bu durum kıymet takdiri tebliği ile öğrenilmiş sayılacağından, İİK'nun 134/2. maddesindeki ıttıla tarihi kıymet takdiri tebliği ile başlar. Somut olayda, kıymet takdiri raporu şikayetçi borçluya 21/03/2013 tarihinde tebliğ edildiği halde 7 günlük yasal sürede icra mahkemesine kıymet takdirine itirazda bulunmamıştır....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, şikayetçi borcu kapatmak için bankaya müracaat etmesine karşın bankanın kötü niyetli davranarak cevap vermediğini ve takibe dayanak bononun sahte olduğunu ileri sürerek ihalenin feshini talep etmiş ise de bu iddiaların ihalenin feshi şikayetlerinde dinlenmeyeceği, şikayetçiye kıymet takdir tutanağına ilişkin bilirkişi raporu usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, yasal süre içerisinde kıymet takdirine itiraz edildiği ancak şikayetçi borçlunun keşif harcı ve gider avansını yatırmaması nedeniyle kıymet takdirine ilişkin şikayetin reddine hükmedildiği, mahkemenin yaptığı yargılamaya yönelik bir itiraz bulunmadığı ve 26.10.2020 tarihinde kıymet takdirinin kesinleştiği, icra emrinin son olarak şikayetçi borçluya 29.07.2019 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı tarafından taşınmazların bir yıllık sürede satışının talep edilip masraflarının yatırıldığı, kıymet takdirlerinin kesinleşmesinden itibaren iki...