İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/06/2020 NUMARASI : 2019/1360 ESAS- 2020/573 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı, Kıymet Takdirine İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 10....
İcra Müdürlüğünün 2015/15424 Esas sayılı dosyası ile T2 maliki göründüğü, ancak T1 kesinleşmiş tapu iptali ve tescil davası ile yasal maliki olduğu ve ikamet ettiği İzkent Mah., 8831 Sok., No:73/27, Çiğli/İzmir adresinde bulunan Çiğli İlçesi, Küçükçiğli Mah., 1053 ada 1 parsel 27 nolu bağımsız bölümün kıymet takdirinin yapıldığını, taşınmaza 180.000,00 TL değer biçildiğini, bedelin düşük belirlendiğini, bahse konu meskenin müvekkillerinin haline münasip evi olduğunu belirterek, kıymet takdirine itirazın kabulü ile taşınmazın değerinin yeniden belirlenmesine, İİK'nın 82. maddesi uyarınca haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiş, Karşıyaka 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 15/02/2019 tarihli 2019/102 Esas 2019/102 Karar sayılı kararı ile meskeniyet şikayeti yönünden yetkisizlik kararı verilerek, dava dosyası yasal süresi içinde İzmir 8. İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir....
Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine Alanya İcra Dairesinin 2019/41198 Esas sayılı dosyası ile takibe geçilmiş, taşınmaz üzerine 17/01/2020 tarihinde haciz işlenmiş, icra dairesinin 11/08/2020 tarihli yazısı ile 103 davet kağıdı hazırlanarak borçluya 31/08/2020 tarihinde bizzat tebliğ edilmiş, 10/09/2020 tarihinde kıymet takdir raporu düzenlenerek davacı borçluya 05/10/2020 tarihinde tebliğ edilmiş, davacı borçlu tarafından kıymet takdirine itiraz edilmesi üzerine Ankara 16. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/872 Esas ve 2020/1276 Karar sayılı dosyası ile taşınmazda keşif yapılarak itirazın reddine kesin olarak karar verilmiş, davacının meskeniyet şikayeti Alanya 1....
"İçtihat Metni"İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kıymet takdirine itiraz-meskeniyet şikayeti Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R 1-Kıymet takdirine yönelik temyiz itirazları yönünden İcra Mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK'nun 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan Mahkeme kararları kesindir....
Öte yandan; borçlunun şikayet dilekçesinde kıymet takdir raporuna itiraz ettiği taşınmazlardan biri de aynı zamanda meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmaz olup, mahkemece her iki şikayet konusunun da aynı dosyada çözümlenmesi ve borçludan alınacak tek bir gider avansı ile yapılacak keşifte her iki şikayet konusuna ilişkin olarak da tek rapor alınabilecek olması karşısında, mahkemenin tefrik kararı da usul ekonomisi ilkesi gereğince doğru bulunmamıştır. O halde mahkemece, kıymet takdirine itirazla birlikte meskeniyet şikayetinin yapıldığı ve tefrik kararı veren .......... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2016/......
Öne sürülsün ya da sürülmesin şartın tahakkuk edip etmediğini dikkate alıp değerlendirmek hem İİK 16.madde hem de HMK 114 .maddesi ile yargıca verilmiş bir yetki ve yükümlülüktür. Somut olayda, mahkememiz dosyası ve icra takip dosyasının incelenmesinde davacı tarafın 14/12/2021 tarihinde tesadüfen hacizden haberdar olduğu iddia olunmuşsa da taşınmaza ait kıymet taktiri raporunun 31/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafça 24/04/2019 tarihinde İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/740 Esas sayılı dosyasına kıymet taktirine itiraz da bulunduğu, öğrenmenin kıymet taktiri raporunun tebliğ ile gerçekleştiği anlaşılmakla meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesinde öngörülen yasal süreden sonra yapılmıştır. Bu nedenle mahkememizce, İİK 16.maddesine göre bu tarihten başlayarak 7 günlük süre içerisinde gerçekleştirilmesi gerekirken, davanın 17/12/2021 tarihinde açıldığı sabit olduğu, bu davanın süre aşımı nedeniyle reddine'' karar verildiği görülmüştür....
nedeniyle reddine karar verilemeyeceğini, zira kıymet takdirine itiraz davasının yasal süresi içerisinde ikame edildiğini, davanın topyekûn süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin usule ve yasaya aykırı olduğunu, davalı aleyhine ikame edilen menfi tespit davasında özel olarak bir belirtme yapmaksızın ''müvekkilin taşınır ve taşınmaz mallarına haciz konulmuştur'' şeklindeki ibareden öğrenme tarihinin menfi tespit davasının açıldığı tarih olarak esas alınmasının usule ve yasaya aykırı olduğunu, kararın, aynı zamanda adil yargılanma hakkının geri döndürülemez ve tazmin edilemez nitelikte bir ihlali olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına, haczedilemezlik ve kıymet takdirine itiraz taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir....
Kat 26 nolu bağımsız bölüme haciz konulmuştur. Davacı bu taşınmazla ilgili Aksaray İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/240 Esas sayılı dosyasıyla kıymet takdirine itiraz ve meskeniyet şikayeti açmıştır. Mahkemece davacının meskeniyet şikayeti tefrik edilerek Aksaray İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/119 Esas sırasına kaydedilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 114/1- ı maddesinde aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte (derdest) olmaması dava şartları arasında düzenlenmiştir. Derdestlik; daha önceden açılmış ve halen görülmekte olan bir davanın yeniden aynı ya da başka bir mahkemede açılması durumunda, ikinci davanın açıldığı mahkemede nazara alınan ve bu davanın daha önceden de açılmış ve halen görülmekte olması sebebiyle usulden reddine karar verilmesini sağlamaya yönelik bir dava şartıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, davacı borçlunun taşınmazında 11/12/2020 tarihli fiili haciz ve kıymet takdirinin yapıldığı, bu esnada tanzim edilen tutanağa göre borçlunun haciz mahallinde bulunduğu ve imzadan imtina ettiği ve şikayete konu haczi bu işlemlerle öğrendiği halde 7 günlük şikayet süresi içinde eldeki davayı açmadığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 04/03/2015 tarih 2013/1610 E 2015/892 K sayılı ilamı , Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 03/04/2017 tarih 2017/1893 E 2017/5191 K sayılı 22.4.2005 T. 5078/8749; 24.3.2005 T. 2607/6131; 7.6.2004 T. 9875/14493 sayılı ilamlarında Meskeniyet şikayetinin kamu düzeni ile ilgili bulunmadığının belirtildiğini, bu nedenle haczin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılması gerekeceği, davacı borçlunun taşınmaza uygulanan haczi öğrendiği halde 7 günlük süre içinde dava açmadığı belirtilerek, davacının meskeniyet şikayetinin süresi içinde açılmadığından reddine karar verilmiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; şikayet dilekçesindeki beyanlarını tekrarlamakla birlikte mahkemece kıymet takdiri raporu ile haczin öğrenildiğinin kabul edildiğini, oysa bu alacak için kıymet takdiri raporu alınırken haciz konulmadığını, ikinci ödeme emri nedeniyle ek haciz dahi konulmadığını, haciz konulmayan bir alacağa ilişkin kıymet takdiri yapılamayacağını, fiili haczin kıymet takdiri ile birlikte yapıldığı düşünüldüğünde öncelikle kıymet takdiri kararının alınması için taşınmazın hacizli olması gerektiğinin açık olduğunu, bu nedenle usulsüz ve hacizsiz yapılan kıymet takdiri raporu ile ekine sonradan yapılan fiili haczi öğrendiklerine karar verilmesinin usulsüz olduğunu, haczi öğrenme tarihlerinin 03/03/2022 olduğunu ve süresinde şikayette bulunduklarını beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....