Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Öte yandan; borçlunun şikayet dilekçesinde kıymet takdir raporuna itiraz ettiği taşınmazlardan biri de aynı zamanda meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmaz olup, mahkemece her iki şikayet konusunun da aynı dosyada çözümlenmesi ve borçludan alınacak tek bir gider avansı ile yapılacak keşifte her iki şikayet konusuna ilişkin olarak da tek rapor alınabilecek olması karşısında, mahkemenin tefrik kararı da usul ekonomisi ilkesi gereğince doğru bulunmamıştır. O halde mahkemece, kıymet takdirine itirazla birlikte meskeniyet şikayetinin yapıldığı ve tefrik kararı veren .......... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2016/......

    Öne sürülsün ya da sürülmesin şartın tahakkuk edip etmediğini dikkate alıp değerlendirmek hem İİK 16.madde hem de HMK 114 .maddesi ile yargıca verilmiş bir yetki ve yükümlülüktür. Somut olayda, mahkememiz dosyası ve icra takip dosyasının incelenmesinde davacı tarafın 14/12/2021 tarihinde tesadüfen hacizden haberdar olduğu iddia olunmuşsa da taşınmaza ait kıymet taktiri raporunun 31/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafça 24/04/2019 tarihinde İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/740 Esas sayılı dosyasına kıymet taktirine itiraz da bulunduğu, öğrenmenin kıymet taktiri raporunun tebliğ ile gerçekleştiği anlaşılmakla meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesinde öngörülen yasal süreden sonra yapılmıştır. Bu nedenle mahkememizce, İİK 16.maddesine göre bu tarihten başlayarak 7 günlük süre içerisinde gerçekleştirilmesi gerekirken, davanın 17/12/2021 tarihinde açıldığı sabit olduğu, bu davanın süre aşımı nedeniyle reddine'' karar verildiği görülmüştür....

    Kat 26 nolu bağımsız bölüme haciz konulmuştur. Davacı bu taşınmazla ilgili Aksaray İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/240 Esas sayılı dosyasıyla kıymet takdirine itiraz ve meskeniyet şikayeti açmıştır. Mahkemece davacının meskeniyet şikayeti tefrik edilerek Aksaray İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/119 Esas sırasına kaydedilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 114/1- ı maddesinde aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte (derdest) olmaması dava şartları arasında düzenlenmiştir. Derdestlik; daha önceden açılmış ve halen görülmekte olan bir davanın yeniden aynı ya da başka bir mahkemede açılması durumunda, ikinci davanın açıldığı mahkemede nazara alınan ve bu davanın daha önceden de açılmış ve halen görülmekte olması sebebiyle usulden reddine karar verilmesini sağlamaya yönelik bir dava şartıdır....

    nedeniyle reddine karar verilemeyeceğini, zira kıymet takdirine itiraz davasının yasal süresi içerisinde ikame edildiğini, davanın topyekûn süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin usule ve yasaya aykırı olduğunu, davalı aleyhine ikame edilen menfi tespit davasında özel olarak bir belirtme yapmaksızın ''müvekkilin taşınır ve taşınmaz mallarına haciz konulmuştur'' şeklindeki ibareden öğrenme tarihinin menfi tespit davasının açıldığı tarih olarak esas alınmasının usule ve yasaya aykırı olduğunu, kararın, aynı zamanda adil yargılanma hakkının geri döndürülemez ve tazmin edilemez nitelikte bir ihlali olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına, haczedilemezlik ve kıymet takdirine itiraz taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, davacı borçlunun taşınmazında 11/12/2020 tarihli fiili haciz ve kıymet takdirinin yapıldığı, bu esnada tanzim edilen tutanağa göre borçlunun haciz mahallinde bulunduğu ve imzadan imtina ettiği ve şikayete konu haczi bu işlemlerle öğrendiği halde 7 günlük şikayet süresi içinde eldeki davayı açmadığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 04/03/2015 tarih 2013/1610 E 2015/892 K sayılı ilamı , Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 03/04/2017 tarih 2017/1893 E 2017/5191 K sayılı 22.4.2005 T. 5078/8749; 24.3.2005 T. 2607/6131; 7.6.2004 T. 9875/14493 sayılı ilamlarında Meskeniyet şikayetinin kamu düzeni ile ilgili bulunmadığının belirtildiğini, bu nedenle haczin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılması gerekeceği, davacı borçlunun taşınmaza uygulanan haczi öğrendiği halde 7 günlük süre içinde dava açmadığı belirtilerek, davacının meskeniyet şikayetinin süresi içinde açılmadığından reddine karar verilmiştir....

    Davacı vekili istinaf dilekçesinde; şikayet dilekçesindeki beyanlarını tekrarlamakla birlikte mahkemece kıymet takdiri raporu ile haczin öğrenildiğinin kabul edildiğini, oysa bu alacak için kıymet takdiri raporu alınırken haciz konulmadığını, ikinci ödeme emri nedeniyle ek haciz dahi konulmadığını, haciz konulmayan bir alacağa ilişkin kıymet takdiri yapılamayacağını, fiili haczin kıymet takdiri ile birlikte yapıldığı düşünüldüğünde öncelikle kıymet takdiri kararının alınması için taşınmazın hacizli olması gerektiğinin açık olduğunu, bu nedenle usulsüz ve hacizsiz yapılan kıymet takdiri raporu ile ekine sonradan yapılan fiili haczi öğrendiklerine karar verilmesinin usulsüz olduğunu, haczi öğrenme tarihlerinin 03/03/2022 olduğunu ve süresinde şikayette bulunduklarını beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

    Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Davalı tarafından davacı borçlu-taşınmaz maliki hakkında başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibinde davacı tarafından ipoteğe konu taşınmazın icra müdürlüğünce belirlenen kıymetine itiraz edildiği aynı zamanda meskeniyet şikayetinde bulunulduğu, mahkemenin 2020/199 Esas sırasına kaydının yapıldığı, davacının eşi olan T1 tarafından da yine kıymet takdirine itiraz ile birlikte meskeniyet şikayetinde bulunulduğu, mahkemenin 2020/197 Esas sırasına kaydının yapıldığı, 2020/199 esas sayılı dosyanın 2020/197 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği ve yapılan yargılama sonunda asıl davada davacının davasının reddine; birleşen davada kıymet takdirine ilişkin davanın kabulüne karar verildiği, birleşen dava davacısı tarafından kıymet takdirine ilişkin karara karşı ve ayrıca meskeniyet şikayetine ilişkin hüküm kurulmamış olması nedenleri ile istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....

    Garanti Bankası A.Ş'nin dosya alacağını T4 temlik etmiş olduğu görülmekle takip ve davada taraf sıfatı kalmadığından karar başlığından çıkartılmasına karar verilerek incelemeye geçilmiştir. İstinaf talebine konu mahkeme kararının, Yahyalı İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/34 Esas 2022/15 Karar sayılı 07/02/2022 tarihli kararı ile davacılar T2 ile T1'in Yahyalı İcra Müdürlüğünün 2021/35 Talimat sayılı dosyasından Yahyalı ilçesi Derebağ Camikebir mah. 261 ada 3 parsel sayılı taşınmazın yapılan kıymet takdirine itiraz ile İİK'nın 82/12 maddesi gereğince meskeniyet şikayetine ilişkin yapılan inceleme sonucu davacıların meskeniyet şikayetleri yönünden verilen mahkemenin yetkisizliği ile Kayseri İcra Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğuna ilişkin kararıı üzerine davacıların süresinde dosyasının yetkili Kayseri İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesi talebi üzerine meskeniyet şikayeti yönünden yargılama yapıldığı görülmüştür....

    İİK'nun 82/1-12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Mahkemece, borçlunun şikayete konu hacze muttali olduğu kabul edilen takip dosyasına sunduğu 14.07.2015 tarihli dilekçesinde ... plaka sayılı aracına konulan haciz şerhinin kaldırılmasının talep edildiği görülmüş olup, anılan dilekçeden, borçlunun şikayete konu taşınmaz haczini öğrendiğinin kabulü mümkün değildir. Hal böyle olunca, borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmaza, tapuda 14.01.2015 tarihinde haciz şerhinin işlendiği, borçluya İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiye tebliğ edilmediği, kıymet takdirine ilişkin keşfin ise 29.09.2015 tarihinde yapıldığı dosyadaki bilirkişi raporundan görülmüş olup, borçlunun hacizden en erken bu tarihte haberdar olduğu anlaşılmakla, 05.10.2015 tarihinde yapılan meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü gerekir....

      İcra Müdürlüğü 2019/2124 talimat sayılı icra dosyası ile taşınmazda yapılan kıymet takdiri işlemi nedeniyle öğrendiğini, aile konutu olarak kullanılan borçlunun haline münasip evi olan taşınmazın İİK'nın 82. maddesi kapsamında haczinin kabil olmadığını, bu nedenle hacze itiraz ettiklerini ve haczin kaldırılmasını talep ettiklerini, söz konusu dairenin aynı zamanda TMK'nın 194. maddesi uyarınca aile konutu vasfında olduğunu, TMK'nın 194. maddesi ve bu madde delaletiyle İİK'nın 82. maddesi uyarınca üzerindeki ipoteğin terkini de gerektiğini belirterek meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin İİK'nın 82. maddesi uyarınca kaldırılmasına, taşınmazın aynı zamanda aile konutu olması ve tapu kaydında bu yönde şerh bulunması dikkate alınarak, TMK'nın 194. maddesi uyarınca dava konusu aile konutu üzerindeki haciz ve ipoteğin terkinine karar verilmesini talep etmiştir....

      UYAP Entegrasyonu