Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Satış ilanı ve kıymet takdiri raporu tebligatlarının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine tebligat yapılmayan ilgilisine aittir. İhalenin feshini isteyen şikayetçi, kendisi dışındaki diğer ilgililere satış ilanının ve kıymet takdiri raporunun tebliğ edilmediği hususunu ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremeyeceği gibi, mahkemece şikayetçiden başka ilgililere yapılan tebligatların usulsüz olduğu veya hiç yapılmamış olduğu gerekçe yapılarak ihalenin feshine karar verilemez. Öte yandan, kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....

    Sulh Ceza Hakimliğince; idari yaptırım kararına itiraz başvurusunu inceleme görevinin iş mahkemelerine ait olduğu ve itiraz hususunda Hakimliklerinin görevli ve yetkili olmadığı gerekçesiyle görev yönünden red kararı verildiği, Bursa 4. İş Mahkemesince; mahkemelerinin iş bu itirazı değerlendirme konusunda yetkili merci olmadığı, mahkemelerinin İşçi ve İşveren Arasındaki Uyuşmazlıklardan Kaynaklanan Davalara bakmaya yetkili olduğu gerekçesiyle görev yönünden red kararı verdiği anlaşılmıştır. Dairemizin merci tayini görevi HMK 21. madde kapsamında hukuk mahkemeleri arasındaki ihtilaflar için olup, bu aşamada merci tayini koşullarının oluşmadığı, dosyanın bu haliyle mahkemesine iadesi gerektiği anlaşılmıştır....

    İİK'nun 128/a-1. maddesi ilk cümlesine göre, kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12-161 E.- 148 K. sayılı kararı). Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....

      İş Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, Dosyanın merci tayini talebinde bulunan Mahkemeye GÖNDERİLMESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 23/1 ve 362/1- c maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 26/04/2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....

      Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B maddesi uygulaması çalışmaları yapılmış bulunmasına göre dava Kadastro Mahkemesince ilk verilen görevsizlik kararından bağımsız olarak orman kadastrosuna itiraz davasına dönüşmüştür. ... kadastrosuna itiraz davaları ise, 6831 sayılı Kanunun 11. maddesi gereği kadastro mahkeelerinde görülür. Ayrıca, mahkemelerce verilen kararlarda hukukî neden farklı olduğu için merci tayini için gerekli kesinleşmiş iki ayrı görevsizlik kararından sözetmek mümkün değildir. Bu nedenle, ... Kadastro Mahkemesince, dava dosyasının yanlış yorumlanmak suretiyle merci tayini tespiti amacıyla Yargıtaya gönderilmiş olduğu görüldüğünden ve dosya hakkında yapılacak başkaca bir işlem de bulunmadığından mahkemesine İADESİNE 30/06/2015 günü oy birliğiyile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kıymet takdirine itiraz Dava, satış memurluğunca yapılan kıymet takdirine itiraz kıymet takdirine itiraz istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu hali ile temyiz inceleme görevi dairemize ait olmayıp, Yargıtay ... Hukuk Dairesine ait olması nedeniyle, dosyanın incelenmek üzere Yargıtay ... Hukuk Dairesine gönderilmesine, 29.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Öte yandan, kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesinin kıymet takdirine itiraza ilişkin kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Somut olayda, şikayetçi borçlunun icra müdürlüğünce yapılan ve menkullere ....000 TL değer biçilen kıymet takdirine itirazı üzerine .......

            İcra Hukuk Mahkemesi’nin 06.09.2019 tarih ve 2019/965 E.-2019/777 K. sayılı kararı ile kıymet takdirine itirazın süre yönünden reddine karar verildiği görülmüştür. İhalenin feshini isteyen ve kıymet takdirine itiraz eden asıl borçlu adına çıkartılan kıymet takdiri raporunun 23.08.2019 tarihinde tebliğ edildiği, kıymet takdirine itiraz talebinin 02.09.2019 tarihli olduğu, dava açma süresinin 7 gün olduğu, 7.gün olan 30 Ağustos Zafer Bayramı resmi tatil olduğundan ilk iş günü olan 02.09.2019 tarihinde süresinde dava açıldığı, kıymet takdirine itirazın süresinde olduğu, dolayısıyla, icra mahkemesince, kıymet takdirine ilişkin itirazın süre aşımı nedeniyle reddinin yerinde olmadığı görülmekte olup bu durumda, ihaleye konu taşınmazın kıymetinin yeniden değerlendirilmeye tâbi tutulması gerekmektedir....

              Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. O halde mahkemece, borçlunun kıymet takdirine itirazının süresinde olup olmadığı araştırılarak yasal 7 günlük sürede kıymet takdirine itiraz edilmiş olduğunun tespiti halinde; fesih nedeni olarak ileri sürülen kıymet takdirine ilişkin itirazların, konusunda uzman bilirkişi marifeti ile keşif yapılmak suretiyle incelenerek, icra dosyasında alınan bilirkişi raporu ile tespit edilen değerinin taşınmazın gerçek değerini yansıtıp yansıtmadığı denetlenerek, kıymet takdirine itiraz davasında taşınmaz ile ilgili yapılan kıymet takdiri tarihi itibariyle tespit edilecek değerinin, ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması halinde ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken açıklanan bu hususlar gözardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi doğru görülmemiştir....

                Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. O halde mahkemece, borçlunun kıymet takdirine itirazının süresinde olup olmadığı araştırılarak yasal yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz edilmiş olduğunun tespiti halinde; borçlunun taşınmazını kıymetinin belirlenmesi için açık bulundurma yükümlülüğü olmayıp, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayetlerde, borçluya yüklenecek tek yükümlülük gerekli gider avansını yatırmaktır....

                  UYAP Entegrasyonu