Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın kaydına 25/09/2014 tarihinde konulan haczin yasal 1 yıllık sürede satış istenmediği için düştüğünü, bu nedenle davacıya bu hacze ilişkin gönderilen 103 davetiyesinin geçerliliği bulunmadığından mahkemenin şikayet süresini 103 davetiyesinin tebliği tarihinden itibaren başlatmasının yerinde olmadığını, ortada geçerli bir haciz bulunmadığı için 103 davetiyesinden sonra şikayette bulunmadıklarını, ancak taraflarına kıymet takdir raporu tebliğ edilince taşınmaza yeniden haciz konulduğunu düşündüklerini ve şikayette bulunduklarını, ancak anlaşıldığı üzere takip dosyasında geçerli bir haciz bulunmadığını, bu durumun icra müdürlüğü ve icra mahkemesi tarafından re'sen dikkate alınması gerektiğini, borçlunun taşınmazın değerini öğrendikten sonra şikayette bulunması için şikayet süresinin kıymet takdir raporunun tebliği ile başlamasının kabul edilmesi gerektiğini, davanın süresinde olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına...

Somut olayda, istinaf incelemesine konu şikayetlerden biri, İİK'nun 85. maddesinin uygulanma biçimine (taşkın haciz) göre verilen kararlardan olup İİK'nun 363. maddesi uyarınca icra mahkemelerince verilen bu kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması mümkün değildir. Mahkemece verilen kararda sehven istinaf kanun yoluna başvurabileceğinin belirtilmiş olması da bu sonucu değiştirmez. Dolayısıyla davacının taşkın haciz şikayeti yönünden inceleme yapılmamıştır. II) Davacının dosya borcunun tamamının ödendiği yönündeki şikayetine ilişkin ise mahkemece değerlendirme yapılmaksızın şikayetin reddine karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Davacı idare tarafından icra dosyasına 58.656,46 TL ödeme yapıldığı, ödeme tarihi itibariyle yatırılan tutarın dosya borcunu karşılamaya yeter olduğu ileri sürülmüştür....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesini tekrar ederek 34 XX 420 plakalı araç hakkında müvekkilinin koa hastalı olmasından ötürü aracın elzem olduğunu, haczin ve yakalamanın usulsüz olduğunu, mahkemenin karar verirken bu konuya hiç temas etmediğini, müvekkilinin 74 yaşında olup hastalığına dair raporlarının olup icra dosyasında altı adet borçlu olduğunu, dosya borçlularının müteselsil borçluluk esasına göre sorumlu olduklarını, yapılmış olan hacizlerin de borcu karşılayacağını, müvekkilinin hastalığından ötürü acilen hastaneye yetiştirilmesi gereken durumlarda mağdur olacağını, kararın hukuki mesnetlere yönelik değerlendirme yapılmadan verildiğini, mahkemece kıymet takdirinin münhasıran icra müdürlüğünün görevinde bulunduğu kıymet takdiri söz konusu olmadığından taşkın haciz iddiasının yerinde olmadığını iddia ettiğini, fakat mahkemece burada bilirkişi incelemesi vasıtasıyla taşkın haczin var olup olmadığını tespit etmesinin mümkün olmadığını belirterek mahkeme kararının...

İli, Tepebaşı İlçesi, Şirintepe Mah. 8776 ada 11 parsel taşınmazın kıymet takdirinin yapılmasının istendiği, bu talimat uyarınca konulan haczin yukarıda açıklanan şekilde "nokta haczi" niteliğinde olduğu anlaşılmakla, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayetini inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olup, anılan yetki, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğinde olduğundan mahkemece re'sen nazara alınmalıdır. Bu nedenle şikayeti inceleme yetkisi ... 24. İcra Hukuk Mahkemesi’ne aittir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddesi gereğince; ... 24. İcra Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisinin haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu İstanbul İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu, yine kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayeti inceleme yetkisinin de İİK 4. Maddesi uyarınca tebliğ işlemini yapan esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu İstanbul İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesince ise, kıymet takdirinin Erzurum 4. İcra Müdürlüğü tarafından yapıldığı İİK’nın 128/a maddesine göre şikayeti inceleme yerinin talimat icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İcra İflas Kanunu’nun 128/a. maddesi gereğince kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler....

      İcra Müdürlüğünce alınmış bir kıymet takdiri raporunun bulunmadığı, taşınmaza ilişkin kıymet takdiri raporunun ... İcra Müdürlüğünce alınmış olduğu, bu durumda yetkili mahkemenin ... İcra Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... İcra Hukuk Mahkemesince ise, kıymet takdirine konu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinden hacizin ... 14. İcra Müdürlüğü'nce konduğunun anlaşıldığı, talimat dosyasında ... İcra Müdürlüğü'nden genel nitelikte haciz tesisi istenmeyip belirli nitelikteki taşınmazın kıymet takdirinin istendiği, nokta haczi niteliğinde olduğu, bu nedenle kıymet takdirine ilişkin itirazları inceleme yetkisinin talimat yazan ... 14. İcra Müdürlü'ğünün bağlı olduğu İcra Mahkemesi'nde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinde başlamış ise, bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesinde çözümlenir....

        Bafra İcra Hukuk Mahkemesince, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayeti inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olup, anılan yetki, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğinde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İstanbul Anadolu 12. İcra Hukuk Mahkemesince ise, kıymet takdirine itiraz davasının kıymet takdirini yapan yer mahkemesinde görüleceği, asıl dosyanın İstanbul'da bulunmasının İstanbul Anadolu İcra Dairelerinin davaya konu taşınmaza haciz koyması nedeniyle talimat icra dairesince kıymet takdirinin yapılması İstanbul Anadolu Mahkemelerini yetkili kılmayacağı, Bafra icra dairesinin yapmış olduğu kıymet takdirine itiraz edildiği dolayısıyla Bafra İcra Dairesinin bağlı olduğu mahkemenin Bafra İcra Dairesinin yapmış olduğu kıymet takdirinin doğru olup olmadığını keşif yapmak suretiyle belirleyeceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....

          İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda ise, taşınmaz kaydı üzerine son olarak, alacaklı vekilinin talebi üzerine 27.8.2019 tarihinde haciz şerhi işlendiği, bu hacze ilişkin olarak icra dosyasından 07.10.2019 tarihinde borçluya kıymet takdiri raporu tebliğ edilerek bildirimde bulunulduğu, borçlunun 14.10.2019 tarihinde süresinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu anlaşılmıştır....

            Şikayetçinin haczedilmezlik şikayetine gelince, öncelikle haciz tutanağının 17/12/2021 tarihinde saat 17:00 da değil hacze 16:00 da başlandığı bunda bir usulsüzlük bulunmadığı ve haciz tutanağı içerisinde mahallinde haczedilen mevkullerden (Çamaşır makinesi,buzdolabı vs.) birden fazla olduğu İİK 82/3 mad gereği haczedilmesinde bir engel bulunulmadığı anlaşılmakla haczedilmezlik şikayetinin reddine karar vermek gerekmiştir. Şikayetçinin taşkın haciz şikayetine gelince İİK 4 mad. Gereği icra mahkemesi icra müdürlüğünün yerine geçip kıymet takdiri yapamayacağı haczedilen taşınmaz ile mevkullerin henüz değerlerinin belirlenmediği bu aşamada taşkın haciz olup olmadığı belirlenemeyeceği için ancak kıymet takdirleri yapıldıktan sonra belirlenebileceği için bu nedenle şikayetçinin taşkın haciz şikayetinin bu aşamada usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Kaldı ki taşkın haciz şikayeti kıymet takdiriyle belirlendikten sonra da her zaman yapılabilecek olduğu nazara alınmıştır....

            Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;hacizde tertip ilkesi kapsamında borçlunun mevduatı üzerindeki hacizlerin satımı ve paraya çevrilmesi daha kolay olduğundan taşınmaz mallar üzerindeki haczin mevcudiyeti ileri sürülerek haciz talebinin reddinin usul ve yasaya uygun olmadığı, çünkü mevduat üzerine haciz konulması halinde alacaklı alacağını daha hızlı ve daha kolay şekilde tahsil edebileceği, oysa ki taşınmaz üzerinde bulunan haciz nedeniyle alacaklının satış talebi, kıymet taktiri, ihale, ihalenin feshi vb. aşamalarla uğraşmak zoruna kalacağı, bu husus hem dosyada fazla ve gereksiz masraf yapılmasını gerektirecek hem de alacaklının alacağını geç almasına sebebiyet vereceği, icra müdürlüğünün, alacaklının talebi ile borçluya ait malvarlığı üzerine haciz koymak zorunda olduğu, ancak borçlunun, haczedilmezlik şikayeti ya da taşkın haciz şikayeti ile icra mahkemesine başvurabileceği, bu konuda ispat yükünün ise borçluya düşmekte olduğu...

              UYAP Entegrasyonu