Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK. nun 363/1 maddesinde "İcra mahkemesince 85 inci maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekâlet ücreti, 103 üncü maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yediemin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikâyet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilânının iptali, süresinde satış istenmemesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263 üncü maddenin uygulanma biçimi, iflâs idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflâs idaresinin işlemleri hakkında şikâyet üzerine verdiği kararlara karşı, iflâs idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası ve 36 ncı maddeye göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararlarına karşı istinaf kanun yoluna başvurulamayacağı belirtilmiştir....

Satış ilanının usulsüz tebliği başlı başına ihalenin feshi sebebi ise de davacı borçluların 05/11/2020 tarihinde kıymet takdirine itiraz ettiği, söz konusu itirazlarında satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir şikayetlerinin bulunmadığı, söz konusu şikayet dosyasında satışın tedbiren durdurulmasını talep ettikleri, satıştan ve satış ilanından haberdar oldukları, şikayet tarihi ile ihale tarihi olan 03/12/2020 tarihi arasında yeterli sürenin de bulunduğu anlaşılmakla bu haliyle satış ilanı tebliğinin usulsüzlüğü nedeni ile ihalenin feshine karar verilmez. Davacı tarafça kıymet takdirine itiraza ilişkin Kocaeli 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/402 esas 2021/77 karar sayılı dosyası ve icra emrinin usulsüzlüğü ile takibin iptaline yönelik İstanbul Anadolu 17. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/495 esas 2021/194 karar sayılı dosyasındaki yargılama derdest iken yapılan ihalenin feshi gerektiği ileri sürülmüş ise de; Kocaeli 3....

İcra Hukuk Mahkemesince ise, şikayete konu takipte satışın ... 7. İcra Hukuk Mahkemesince 07/02/2020 tarihli yetkisizlik kararı öncesi 25/12/2019 tarihinde gerçekleştiği ve ihalenin kesinleştiği, İcra ve İflas Kanunu’nun 360. maddesi uyarınca satışı yapan yer mahkemesince arttırma ve ihaleye mütedair işlemlerin incelenebileceği, somut olayda şikayet tarihinde yapılmış bir artırma ve ihale işlemi olmadığı gibi Hukuk Genel Kurulu ve Yargıtay kararları doğrultusunda satışın durdurulması ve iptaline yönelik taleplerin asıl takibi yapan yer mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği, bu sebeple gazete ilanı ve haciz alacaklısına tebligat yapılmadığı yönündeki iddialar da dahil satışın durdurulması, satışın ve icra emirlerinin iptaline yönelik taleplerin asıl icra dairesinin bağlı bulunduğu ... İcra Mahkemelerince değerlendirmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....

    İlk derece mahkemesi kararında özetle; "davalının şikayet eden aleyhine Tufanbeyli İcra Dairesi'nde icra takibi başlattığı, 13/11/2015 tarihinde ödeme emrinin şikayet edene tebliğ edildiği, 24/11/2015 tarihinde şikayet edenin malları üzerine haciz konulduğu, 12/04/2016 tarihinde satış talep edilip, 13/04/2016 tarihinde satış kararı verildiği; şikayet edenin ihalenin feshi talebiyle Tufanbeyli İcra Hukuk Mahkemesi'nde dava açtığı ve kararın 04/05/2018 tarihinde kesinleştiği; şikayet edenin Tufanbeyli İcra Hukuk Mahkemesi'ne usulsüz tebligat, meskeniyet iddiası ve kıymet takdirine itiraz davası açtığı ve bu davanın derdest olduğu anlaşılmıştır. İcra ve İflas Kanunu'nun 110'uncu maddesi gereğince bir malın satılması kanuni müddet içinde istenmez veya icra müdürü tarafından verilecek karar gereği gerekli gider onbeş gün içinde depo edilmezse veya talep geri alınıp da kanuni müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haciz kalkar....

    Buna göre, icra mahkemesince 85. maddenin uygulanma biçimi, icra dairesi tarafından hesaplanan vekalet ücreti, 103. maddenin uygulanma biçimi ve bu maddede düzenlenen davetiyenin içeriği, yediemin ücreti, yedieminin değiştirilmesi, hacizli taşınır malların muhafaza şekli, kıymet takdirine ilişkin şikayet, ihaleye katılabilmek için teminat yatırılması ve teminatın miktarı, satışın durdurulması, satış ilanının iptali, süresinde satış istememesi nedeniyle satışın düşürülmesi, 263. maddenin uygulanma biçimi, iflas idaresinin oluşturulması, icra mahkemesinin iflas idaresinin işlemleri hakkında şikayet üzerine verdiği kararlar, iflas idare memurunun ücret ve masrafları hakkındaki hesap pusulası, İİK 36. maddeye göre icranın geri bırakılmasına ilişkin kararları kesin olup, istinaf kanun yoluna başvurulması mümkün değildir....

    Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Bu durumda, somut olayda; borçlunun bir kısım unsurların taşınmazda olmamasına karşın bilirkişi raporunda değer verildiğinde yönelik iddiası, satışa hazırlık işlemine ilişkin şikayet niteliğinde olup, şikayetçi borçlu tarafça Mahkememizin 2019/47 Esas ve 2019/134 Karar sayılı dava dosyasında şikayet konusu taşınmaza yönelik olarak kıymet takdirine itiraz davası açıldığı, ancak "Mahkememizin 2018/107 Esas 2018/155 Karar sayılı dosyasında davamız davacısına dava dilekçesi ve tensip zaptının 18/08/2018 tarihinde tebliğ edildiği, tebligatın usulüne uygun olduğu, bu nedenle 18/08/2018 tarihinde davacının kıymet takdirinden haberdar olduğu, davacı vekilinin 27/02/2019 tarihinde kıymet taktirine itiraz talebinde bulunduğu ve aynı tarihte harcını yatırdığı, İİK m. 128/a gereğince 7 günlük süreyi kaçırdığı görülmekle.."...

    Leylak Blok D:10 Kağıthane/İSTANBUL DAVANIN KONUSU : Kıymet Takdirine İtiraz/Satışın Durdurulması ve İptali KARAR TARİHİ : 31/05/2022 G.K....

    Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Bu nedenle açık artırma şartnamesi ve tutanağının hazırlanması işlemi de satışa hazırlık işlemi olduğundan ve davacı vekiline satış ilanı tebliği üzerine yasal sürede şikayet konusu yapıldığı iddia edilmediğinden davacının bu iddiayı ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürmesi ve dinlenilmesi olanaklı değildir. İİK'nın 128/a.2 maddelerinde "kesinleşen kıymet takdirinin yapıldığı tarihten itibaren iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri istenemez." hükmüne yer verilmiştir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tebligat yapmakla görevli memurun adrese geldiği saatlerde müvekkilinin ikamet adresinde kimsenin bulunmaması nedeniyle muhtara bırakıldığını ve hiçbir bildirici evrakın kapıya yapıştırılmadığını, tebliğ mazbatasında adı yazan Ufuk Peksöz isimli şahısla müvekkilin hiçbir bağlantısının olmadığını, bu kişiyi tanımadığını, tebliğ tarihinin takipten tesadüfen haberdar olduğunu beyan ettiği 30/03/2021 tarihi olarak düzeltilmesi gerektiğini, taşınmaz dubleks mesken olup, mahallindeki emsal taşınmazların değerinin 500.000,00- TL olduğunu, kıymet takdiri kesinleşmeden satışın yapılmasının yasaya aykırı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kıymet takdirine itiraz, satışın durdurulması ve ihalenin feshi istemine ilişkindir....

    Şikayet olunan vekili, borçlunun taşınmazları üçüncü kişiyet sattığını ve tasarruf yetkisinin kalmadığını, bu nedenle haczin düşmesi ile ilgili dava açma hakkı bulunmadığını, kıymet takdirine itiraz edildiğinden kıymet takdiri raporu kesinleşene kadar satış isteme süresinin işlemeyeceğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, dosya üzerinde inceleme yapılarak, borçlu hakkında alacaklı tarafından başlatılan takip sonucu borçluya ait taşınmazlara 02.03.2001 tarihinde haciz konulduğu, taşınmazların kıymet takdirinin yapıldığı, 11.02.2002 tarihinde kıymet takdirine itiraz edildiği, alacaklı tarafından 22.06.2004 tarihinde satış istendiği, bu tarihte kıymet takdirine itiraz davasının derdest olduğu ve kıymet takdiri kesinleşmeden satışın yapılamayacağı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. İİK'nun 142.maddesine göre, sıra cetveline itiraz alacaklıya tanınan bir haktır....

      UYAP Entegrasyonu